Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır. (5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.” Şeklindedir. Somut uyuşmazlıkta, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 26/12/2018 tarihli olumlu yetki tespit kararı ile davacı işverene ait olan ve “Metal” işkolunda yer alan (1432628) sicil numaralı işyerinde davalı sendikanın yarıdan fazla çoğunluğu sağladığı belirlenmiştir. Davacı işverenin temel itirazı, aynı iş organizasyonu kapsamında yer aldığı iddiasıyla diğer işyerlerinin de yetki tespitinde dikkate alınması gerektiğine ilişkindir. Dosya içeriğine göre itiraz konusu işyerlerinin “Metal” işkolunda kayıtlı olmadığı görülmektedir. Diğer taraftan, yetki tespitinden önce itiraz konusu işyerlerinin işkoluna dair bir itiraz ve başkaca bir tespit talebi de söz konusu olmamıştır. 6356 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre “Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur....

    İhtiyati hacze itiraz eden vekili, sözleşmedeki yetki kaydının çeklerden kaynaklanan alacak istemine de uygulanamayacağını, çeklerin sözleşmeden mücerret olduğunu, sözleşme ile çekler arasında bir ilişki kurulamadığını, alacağın ipotekle teminat altına alındığını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin yetki itirazının yerinde olmadığı, buna karşılık alacağın rehinle temin edilmiş olduğu gerekçeleriyle yetki itirazının reddine, alacağın teminat altına alınmış olması nedeniyle ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiştir Mahkemece, muteriz vekilinin yetki itirazı yerinde görülmemiş ise de ihtiyati hacze konu çeklerin sözleşme hükümlerine göre verildiğine dair yazılı bir belge ibraz edilmemiş olması karşısında, çeklerin sözleşme hükümlerine göre verildiği konusunda mahkemede ne şekilde kanaat uyandığının kararın gerekçesinde açıklanmaması isabetsizdir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/09/2022 NUMARASI : 2022/460 ESAS - 2022/542 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; aleyhine İstanbul 12....

      Yetki sözleşmesi, bağımsız bir sözleşme şeklinde ortaya çıkabileceği gibi, yapılan bir sözleşmede yetki kaydı olarak da yer alabilir. Yetkinin bir yetki kaydı ile kararlaştırıldığı hâllerde de bu kayıt, içinde yer aldığı sözleşmeden ayrı bir yetki sözleşmesi özelliği göstermektedir.Bir yetki sözleşmesinin ya da yetki kaydının, HMK m. 17’de belirtilen şartların yanında, HMK m. 18’de öngörülen şartları da taşıması gerekmektedir. HMK m. 18’de “Yetki Sözleşmesinin Geçerlilik Koşulları” kenar başlığı altında, ek geçerlilik koşullarına yer verilmiştir. Buna göre, “(1) Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hâllerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz. (2) Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır”....

        üzerine 13.07.2015 tarihli yetki tespiti kararları bulunduğunu, davalı Bakanlığın mükerrer olacak şekilde yetki tespitleri yaptığını, 27.04.2015 tarihli başvuru üzerine verilen 01.07.2015 tarihli yetki tespitine karşı mahkemenin 2015/469 Esas sayılı; keza 18.06.2015 tarihli başvuru üzerine verilen yetki tespitine karşı da mahkemenin 2015/269 Esas sayılı davalarının bulunduğunu, görüldüğü üzere davalı Sendika'nın başvurusu üzerine yapılan iki adet olumlu yetki tespiti ve bunlara karşı açılan iki adet iptal davası olduğu halde tekrar yetki tespiti yapıldığını, bu yetki tespitinin bu nedenle de iptali gerektiğini iddia ederek davalı Bakanlığın 23.07.2015 tarih ve 72693546/103-E/15936 sayılı olumlu yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

          Taraflar arasındaki uyuşmazlıkta, yetki tespitine itiraz davasının yasal süresi içinde açılıp açılmadığının açıklığa kavuşturulması gereklidir. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 43’üncü maddesinde; ''(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde mahkemeye yapabilir. (2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde üçünden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz. (3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı ...Maden Ltd.Şti.arasında Ticari Kredi Sözleşmesi imzalandığını, davalıların bu sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzaladıklarını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine başlatılan takibe davalılarca haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dairesinin yetkisine itiraz ederek, bu itirazlarının kabulünü istemiştir. Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda, davalılarca sadece icra davasının yetkisine itiraz ettiği, ancak taraflar arasında yetki sözleşmesi göz önüne alınarak yetki itirazının reddine, bu itiraz kesinleşmeden işin esası hakkında karar verilemeyeceğinden itirazın iptali konusunda karar vermeye yer olmadığına karar verilmiş, hüküm her iki taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davalı borçlular hem icra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz etmiştir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ: YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ Y A R G I T A Y K A R A R I İncelenmesine gerek görüldüğünden; 1- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının dava konusu 15/04/2016 tarih ve 10036 sayılı yetki tespitine ilişkin yetki tespit prosedür dosyasının ve yetki tespitinin yapıldığı başvuru belgelerinin Bakanlıktan temini ile dosyaya eklenmesi, 2-Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının dava konusu 15/04/2016 tarih ve 10036 sayılı yetki tespiti yazısının davacıya tebliğ edildiğine ilişkin ve tebliğ tarihini gösterir kayıt ve belgelerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından temini ile dosyaya eklenmesi, 3-Yetki tespitine itiraz dilekçesinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına kaydettirildiğine dair tarihi gösterir belge ve kayıtların, davacı ... davalı Bakanlıktan temini ile dosyaya eklenmesi, 4-Yetki tespitinin yapıldığı alt işveren işyerine esas ... Sosyal ve Kültürel İdari İşler Müdürlüğü ile ... Grup San. ve Tic....

              Mahkemeleri olarak belirlendiği, ihtiyati hacze itiraz eden borçlunun ve senet lehtarı olan cirantanın tacir olduğu, bu nedenle yetki sözleşmesinin geçerli olduğu, ayrıca tacir olan ve bizzat kendisi tarafından yetki sözleşmesi düzenlenen borçlunun yetki sözleşmesinin geçersiz olduğunu ileri sürmesinin de dürüst davranma ve iyi niyet kurallarına aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere göre, ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 24,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 24/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Bilindiği üzere yetkinin kamu düzenine ilişkin ve kesin olmadığı hallerde icra dairesi ve mahkemeler yetki kuralını re’sen dikkate alamazlar. Bu nedenle borçlunun yetki itirazında bulunması gerekmektedir. Takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğunu düşünen borçlu, yetkisizlik itirazını diğer itirazlar sebepleri gibi süresi içinde icra dairesine bildirmek zorundadır. İİK m. 50/2 uyarınca borçlu yetki itirazı ile birlikte esasa yönelik itirazlarını sunmalıdır, böylece yetki itirazının reddi halinde varsa esasa yönelik itirazların da incelenmesine imkân tanınarak zaman kaybının önüne geçilmesi hedeflenmiştir. Borçlu esasa ilişkin itirazlar sunmakla birlikte, itiraz ederken yetki itirazında bulunmamışsa, sonrasında icra dairesinin yetkisine itiraz süresi dolmamış olsa dahi itiraz edemez ve icra dairesinin yetkisi kesinleşir. Aynı zamanda, borçlu esasa ilişkin itirazda bulunmadan sadece yetki itirazında bulunma imkanına da sahiptir....

                UYAP Entegrasyonu