Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2022 NUMARASI : 2022/390 ESAS 2022/566 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/32401 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin adresinin Güllüce/Bünyan olduğunu, müvekkiline ödeme emri tebligatının Bünyan adresi doğrultusunda yapıldığını, senedin düzenleme yerinin Bünyan olduğunu, takibin yetkili icra dairesinde başlatılmadığını, takibe konu bonoların müvekkili tarafından alacaklıya hiçbir surette düzenlenip teslim edilmediğini, bonodaki yazılar ve imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek yetkiye, borca ve imzaya itirazlarının...

İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca İtiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine adı geçenin yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, Ümraniye İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek İstanbul İcra Dairesinin yetkisine, imzaya ve faize itiraz ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda Mahkemece öncelikle borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazı hakkında bir karar verilmesi, yetki itirazının yerinde görülmemesi halinde diğer itiraz nedenleri değerlendirilmesi gerekirken, yetki itirazı konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmeksizin yargılamanın sürdürülerek, sonuçlandırılması ve yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    No:2/A Avcılar/İstanbul olup yetkili icra dairelerinin Küçükçekmece İcra Daireleri olduğunu, takibe dayanak çekte ciranta olarak görünen müvekkili şirket adına yapılan kaşe ve imzanın sahte olup, müvekillinin cirosunun bulunmadığını, imzaya itiraz ettiklerini, ciranta olan müvekililden çek tazminatı ve çek komisyonu istenemeyeceğini, açıklanan nedenlerle öncelikle ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasına, yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili Küçükçekemece İcra Dairelerine gönderilmesine, imzaya, borca ve ferilerine itiraz ettiklerini, haksız icra takibinden dolayı takibe konu alacağın %20'sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, sahte ciroya dayalı takibin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    HMK'nın 33. maddesi uyarınca hukuki tavsif hakime ait olup mahkemece davacının imzaya açık itirazı gözetilerek dava doğru şekilde imzaya ve itiraz olarak nitelendirilmiştir. Davalının, davacının sadece borca itiraz ettiği yolundaki istinaf sebep ve gerekçesi dava dilekçesi içeriğine göre yerinde değildir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz, İİK'nın 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı Kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerekmektedir. İmza itirazında, imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti, takibe başlayarak imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir. (HGK'nun 26.04.2006 tarih ve 2006/12- 259 E., 2006/231 K. sayılı kararı)....

    DAVA KONUSU : Yetkiye, Borca ve İmzaya İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Anayasanın 36. maddesinde; " herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme görev ve yetki içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz " düzenlemesi bulunmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6.maddesinde ise; " her şahıs gerek medeni hak ve vecibeleri ile ilgili nizalar, gerek ceza-i sahada kendisine karşı serdedilen bir isnadın esası hakkında karar verecek olan kanuni, müstakil ve tarafsız bir mahkeme tarafından davasının makul bir süre içerisinde hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkına haizdir " hükmü mevcuttur. Hakkaniyete uygun yargılanma hakkı hem ceza yargılaması, hem de medeni hak ve yükümlülükleri karara bağlayan yargılamalar için geçerli bir haktır....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2020 NUMARASI : 2020/42 ESAS, 2020/340 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|Yetki İtirazı|Takibin Taliki Veya İptali|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

    İTİRAZ Borçlular keşideci şirket ve lehdar ciranta şirket, çekteki keşideci ve ciranta imzalarının şirket yetkililerine ait olmadığını, borca ve imzaya itiraz ettiklerini ileri sürerek takibin iptalini, alacaklı aleyhine %20'den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmişlerdir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; bilirkişi incelemesi sonucu imzaların şirket yetkililerine ya da vekalet verdikleri dava dışı ...'ya ait olduğunun ortaya çıkacağını, .....,’nın ...Hafriyat Taşımacılık İnş. Tur. Teks. Gıda Kuy. Petr. Ür. San. ve Tic. Ltd....

      Mahkemece davacının borca ve ferilerine itirazları yönünden herhangi bir inceleme yapılmadığı göz önüne alındığında dairemizce yapılan incelemede takibe konu asıl alacak yönünden istenilen işlemiş faiz oranının yasal sınırlar içerisinde kaldığı, davacının İİK 169/a maddesi gereğince borçlu olmadığına ilişkin iddialarını yazılı delillerle ispatlayamadığı anlaşılmakla, davacının borca ve ferilerine itirazları yerinde görülmemiştir. Davalının istinaf istemine yönelik olarak mahkemece imzaya itiraz edilen ve bilirkişi incelemesi yapılan 155.000 TL'lik senede ilişkin asıl alacak ve ferileri yönünden takibin durdurulmasına, sair senetlere ilişkin borca ve ferilere itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, takibin tümü yönünden imzaya itirazın kabulüne yönelik karar isabetsizdir....

      İcra İflas Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca icra dairelerinin işlemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Somut olayda, Sarayköy İcra Müdürlüğünde başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlu, İcra Dairesinin yetkisine, borca ve imzaya itiraz etmiştir. İİK.nun 4. maddesine göre her İcra Mahkemesi kendisine bağlı icra ve iflas dairelerinin muamelelerine yönelik itiraz ve şikayetleri incelemekle yetkili olduğundan uyuşmazlığın Sarayköy İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Sarayköy İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/12/2022 NUMARASI : 2022/257 ESAS 2022/704 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/121343 esas sayılı dosyasından müvekkiline karşı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapıldığını, müvekkiline ise şu aşamaya kadar herhangi bir tebligat gönderilmediğini, eldeki icra dosyasında müvekkilinin alacaklı olduğunu iddia eden tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, söz konusu dosyada senetler üzerindeki mevcut imzanın müvekkiline ait olmadığını, kefil olarak belirtilen Kenan Oğuz'un müvekkilinin ismiyle ve hatta imzasını taklit ederek ve Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) düzenlenen...

        UYAP Entegrasyonu