Ltd Şti den devraldığını, müvekkil şirketin çekin son hamili olup vadesinde ödeme yapılmadığı için takibe konu edildiğini, Nur Yapı .. .Ltd Şti ve müvekkil arasında akdedilmiş faktoring sözleşmesinde ihtilaf vukunda İstanbul mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunun kabul edildiğini, HMK 17 maddesi uyarınca yetki sözlemesinin geçerli olduğunu, müvekkilin çeki ciro yolu ile iktisap etmiş olup, çek üzerindeki imzanın geçerli olup olmadığını bile bilecek durumda olmadığını beyanla, davacının yetki ve imzaya itirazının reddine, tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07/02/2022 gün, 2021/200 Esas- 2022/133 Karar sayılı ilamı ile, "1- Davanın KABULÜ ile İstanbul 5....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; davalı-alacaklının davacı-borçlular hakkında 20/03/2019 tanzim, 15/06/2020 vade tarihli senetten kaynaklanan 15.000,00 TL asıl alacak ve feri'lerde dahil olmak üzere toplam 15.197,05 TL alacağa ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığı, çıkarılan örnek 10 nolu ödeme emrinin davacılara 01/09/2020 ve 25/09/2020 tarihlerinde tebliğ edildiği, davanın da 07/09/2020 tarihinde yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava İİK 170 maddesine dayalı olarak açılmış imzaya itiraza ilişkindir. Davacının davasının hukuki çerçevesini çizen İİK nın 170.maddesinde mahkemece incelemenin nasıl yapılacağı hüküm altına alınmış olup, mahkeme de İİK 68.maddeye yaptığı yollama gereğince yargılamasını yapmış ve hüküm vermiştir....
Maddesinin bu alacaklar hakkında uygulanamaması ile ilgili itirazı söz konusu çek için açılmış bulunan icra takibi için uygun düşmediğini, davacı borçlunun yetkiye ve imzaya ilişkin öne sürdüğü itirazların yerel mahkemece kabul edilmesi hukuka aykırı olup, bu karara üst mahkeme yoluna başvurma gereği hasıl olduğunu, davacı borçlunun yetkiye ve imzaya itiraz etme sebebi bulunmayıp, yerel mahkemece borçlu lehine verilen bu kararın bozulması gerektiğini, zira davacı borçlu tarafından yapılan itirazlar kötü niyetle ve borçtan kurtulma maksadıyla yapıldığı aşikar olduğundan, davacı borçlunun itirazlarının reddi ile takibin devamına ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletinin davacı borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; İİK'nun 50. ve HMK.'...
Mahkemece; Davacının imzaya ve borca itirazı yönünden; Davacının imzaya itirazının kabulü ile, kapatılan Kayseri 6.İcra Müdürlüğünün 2019/5122 Esas sayılı takip dosyasında İİK 170/3.maddesi gereğince takibin durdurulmasına, asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalı alacaklıdan alınarak davacıya verilmesine, asıl alacağın %10'u oranında para cezasının davalı alacaklıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, Davacının imzaya itirazı kabul edildiğinden, borca ve faize itirazı ile ilgili olarak Karar Verilmesine Yer Olmadığına, Davacının usulsüz tebligat şikayeti yönünden; Davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, kapatılan Kayseri 6.İcra Müdürlüğünün 2019/5122 Esas sayılı takip dosyasından davacı borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 26/06/2019 tarihi olarak düzeltilmesine, davacının kambiyo vasfına ilişkin şikayetinin reddine, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından .... İcra Müdürlüğü'nün 2014/7017-8583-8584-3900 Esas sayılı dosyaları ile başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplere karşı borçlunun, tebligat usulsüzlüğü şikayeti ve imza itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, 2014/3900 Esas dosyada 270.000 TL, 2014/7017 Esas dosyada 350.000 TL, 320.000 TL, 260.000 TL ve 2014/8583 Esas dosyada 420.000 TL'lik senetler yönünden imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmekle birlikte 2014/8584 sayılı takip dosyası yönünden hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır....
İcra Dairesi'nin 2020/7828 Esas sayılı dosyasında başlatılan takipte Bursa İcra Dairelerinin yetkisiz olduğunu, müvekkilinin adresinin Kumluca olduğunu, yetkili icra dairesinin Kumluca İcra Dairesi olduğunu, bonolarda müvekkiline atfedilen imzaların müvekkiline ait olmadığını belirterek, yetki itirazının kabulü ile takibin iptaline, dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesine, imzaya ve borca itirazın kabulü ile takibin iptaline, alacaklı aleyhine %20'den az olmamak üzere tazminata ve %10 oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; yetki itirazının kabulü ile davacı borçlular yönünden Bursa İcra Dairelerinin yetkisizliğine, davacı borçlular yönünden Kumluca İcra Dairelerinin yetkili olduğunu tespitine, karar kesinleştiğinde ve istem halinde icra dosyasının yetkili ve nöbetçi Kumluca İcra Dairesine gönderilmesine sair hususların görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine, dair karar verilmiştir....
imzaya ve borca itiraz edip etmediklerine göre suç işleme kastıyla hareket edip etmediklerinin de tartışılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanık ... ve müdafii ile sanık ...’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 16/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin dosya içeriği ile çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre; HMK'nın 355.maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, takibe konu çekin keşide yerinin Sivas, muhatap banka şubesinin Sivas şubesi olduğu, davacıya ödeme emrinin Sivas adresinde tebliğ edildiği, dava dışı takip borçlusu Mevlüt Yel''e Pendik/İstanbul adresinde ödeme emrinin 07.10.2019 tarihinde, davacıya ise ödeme emrinin 30.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği ve yetki itirazının 04.11.2019 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında, dava tarihi itibariyle davacı yönünden takipte yetkinin kesinleştiği bu nedenle mahkemece yetki itirazının reddine karar verilmesinin isabetli olduğu, imzaya itiraz yönünden hükme esas alınan bilirkişi raporunda, çekin keşide tarihine yakın tarihli mukayeseye esas belgelerin...
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-alacaklı tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; 1)İmza itirazı yönünden; Davaya konu edilen senedin keşide tarihinin 08.05.2020 olup, senette şirket adına imza attığı gözüken kişinin Hür Keskin olduğu ve Hür Keskin’in şirket adına kambiyo senedi imzalama yetkisi bulunmadığını, 2)Yetki itirazı yönünden; takip için yetkili yerin Ankara Batı (Sincan) İcra Dairesi olduğunu, 3)Borca itiraz yönünden;müvekkili şirketin banka hesaplarına bakıldığında bahse konu senetlerle ilgili hiçbir kaydın bulunmadığını belirterek yetkiye, borca ve imzaya itirazın kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II....
Mahkemece davacının imzaya itirazı üzerine imza örnekleri toplandıktan sonra dosyanın imza incelemesi amacıyla bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi Dr. Hakan Beyaz tarafından düzenlenen 20/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda takibe konu senet üzerindeki imzanın davacıya ait olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporundaki karşılaştırmalar ve teknik çözümlemeler dikkate alındığında ilgili raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu, bu haliyle takip konusu senetteki imzanın davacıya ait olduğu ve davacının imzaya itirazının yerinde olmadığı, ayrıca İİK'nın 169/a maddesinde "İcra mahkemesi hâkimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hâkim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı hâlinde itirazı kabul eder....