DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davalı vekili tarafından davacı ve dava dışı borçlular hakkında Konya 9. İcra Müdürlüğü'nün 2018/12183 Esas sayılı dosyası ile kambiyo takibi başlatılmış, davacıya ödeme emri tebliğ edilmiştir. Davacı 10/12/2018 tarihinde yetkiye, imzaya ve borca itiraz davası açmış, mahkemece yapılan yargılama sırasında davacı tarafından takipsiz bırakıldığından HMK'nın 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, bu karara karşı davacı borçlu istinaf yoluna başvurmuştur. Somut olayda, başvuru yetkiye, imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece İİK'nun 169/a maddesi gereğince mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir....
3 adet çekin davacı firmaya teslim edildiğini; çeklerden ------ seri numaralı, 06/11/2018 keşide tarihli, ----- tutarlı çekin günü geldiğinde ----------- ibraz edilerek ödendiğini; ancak diğer 2 adet çekin vadesinde ödenmediğini; çek bedellerine ilişkin ----------- sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alınmak suretiyle --------- sayılı kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile icra takibi başlatıldığını; ancak söz konusu takibe davalı tarafından ------ esas sayılı dosyası ile imzaya, borca ve yetkiye itiraz konulu dava açıldığını; yetki itirazının kabul edildiğini; ------ dosyasında gönderildiğini; davalı tarafa ----- tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiğini; yine davalı vekilince ----- sayılı dosyasında borca ve imzaya itiraz ettiğini; -----------takip dosyasında imzaya itiraz iddiası haklı bulunduğundan İİK.nun 170/3.maddesi gereğince itiraz eden borçlu ------- yönünden takibin durdurulmasına, alacaklı senedi takibe koymada ağır kusurlu bulunduğundan İİK.170/4.maddesi gereğince...
Yukarıda belirtilen nedenlerle, her bir talep hakkında Mahkemece karar verilmesi zorunluluğu göz önünden bulundurularak, duruşma açılması ve taraf teşkili sağlandıktan sonra öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti incelenip tebligatın usulsüz olduğunun belirlenmesi halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince şikayetçiden takibi öğrenme tarihi tespit edilerek usulsüz tebligat şikayetinin 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16/1. maddesi uyarınca (7) günlük süre içinde yapıldığının tespiti halinde tebligat tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine, öğrenme tarihine göre yetkiye, imzaya ve borca itirazın süresinde yapıldığı sonucuna varılırsa, öncelikle borçlunun yetki itirazı ve sonucuna göre diğer itiraz sebepleri incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve değerlendirme ile karar verilmesi isabetsiz olup (Yargıtay 12....
İlk derece mahkemesi kararında da açıklandığı gibi bonoda yetki şartının geçerli olması için tarafların tacir olması gerektiği ve davacının tacir olduğunun davalı alacaklı tarafından ispatlanmadığından yetki şartı geçerli değildir. Bu nedenle yetki itirazının kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğundan davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itiraz ve imzaya itirazda bulunulduğu mahkemece öncelikle yetki itirazının kabulüne karar verilerek icra dosyasının yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu, yetkili icra müdürlüğü tarafından yeniden ödeme emri düzenleneceği, yetki itirazının kabulü halinde ayrıca ödeme emrinin iptaline karar verilmesinin gerekmediği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf talebinin de reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Borçlunun, kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve bu tarihe göre icra dosyasına yaptığı itirazın süresinde olduğu nedeniyle takibin durdurulması istemiyle icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğinde olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince, şikayetin, öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede yapılması zorunludur (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 E., 1991/344 K.). Somut olayda, takip dosyasına sunulan ve Uyap sistemine 19.02.2016 tarihinde tarandığı anlaşılan, 04.02.2016 havale tarihli dilekçe ile, ödeme emri tebliğ edilen Şehmus Turan isminde bir çalışanın bulunmadığı ileri sürülerek, ... 13. İcra Müdürlüğü'nün 2015/216934 Esas sayılı takip dosyasındaki borca ve senetteki imzaya itiraz edildiği görülmüştür. Borçlunun şikayet dilekçesinde, bu dilekçedeki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığına ilişkin bir iddiasının bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Ltd.Şti.; keşidecinin borçlu Öz Karadeniz Unlu Mamüller Yücel Albaş, aval veren T1 olduğu, bu durumda keşideci ve lehtar tacir sıfatına haiz olduklarından HMK.'nın 17. maddesi gereğince tacirler arasında düzenlendiği belirlenen yetki sözleşmesi geçerli olup kambiyo senetlerinin özelliği gözetildiğinde anılan yetki sözleşmesi avalist konumundaki davacı borçlu T1 yönünden de bağlayıcı olduğu, (Yargıtay 12.H.D. 12.03.2018 tarih 2017/3519 E-2018/2327 K.), mahkemece yetki itirazının reddi ile davacı borçlunun sair şikayet ve itirazları konusunda bir değerlendirme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile istinaf başvurusunun HMK.'nın 353/1- a-6 maddesi gereğince kabulü ile esası incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır....
SAVUNMA : Davalı --- cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ------ dosyası ile başlatılan takibe borca, imzaya ve tüm fer'ilerine itiraz ettiklerini, borçlu olmadığının tespiti, imza incelemesi yapılması ve icra takip işlemlerinin dava sonuna kadar durdurulmasına ilişkin ihtiyadi tedbir kararı verilmesini, davacı/borçlu yan tarafından ikame edilen işbu dava tamamen kötü niyetli olup tek amaçları satış aşamasına gelmiş olan icra takip işlemlerinin devamına engel olmak ve süre kazanmaya çalıştıklarını, davacı/borçlu yan ---- sayılı dosyaları ile anılan takip hakkında itiraz ve şikayette bulunulduğunu, şikayet ve itiraz dosyaları birleştirilerek ---- dosyasında birleştirildiğini, dosya ---tarihinde karara çıktığını, davanın hem itiraz hem de şikayet yönünden reddine karar verildiğini, ---- sayılı dosyası ile kıymet takdirine itiraz edildiğini,---- sayılı dosyası ile müvekkili hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, takip dosyasına dayanak teşkil eden senede ilişkin olarak davacı/borçlu...
ve bu hesaplarla ilgili olarak çek keşide etme ve imzalaya dair 3....
Somut olayda, icra takibinin borçlularının yetkiye itiraz eden davacı dışında Fesih Yaşar olduğu, örnek 10 ödeme emrinin borçlulardan Fesih Yaşar'a 03/06/2021 tarihinde ödeme emrinde anılan borçlunun adresi olarak gösterilen "Bağrıyanık Mahallesi Bağrıyanık Küme Evleri Numara :17/2 Gürpınar / VAN" adresinde tebliğ edildiği, anılan borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğine dair dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi, böyle bir iddia ve ispatında olmadığı, diğer bir ifade ile bu borçlu yönünden Van İcra Müdürlüğünün yetkisinin kesinleştiği, takip borçlularından Fesih Yaşar yönünden Van İcra Müdürlüklerinin yetkisi kesinleştikten sonra takip borçlusu şirket yönünden 25/06/2021 tarihinde yetki ve diğer itirazlarla icra mahkemesine başvurulduğu, takip borçlusu davalının yetki itirazının yerinde olmadığı, mahkemece yetki itirazının reddi ile borçlunun sair itirazlarının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile yetki itirazının kabulü...
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, müvekkili şirkete ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, davanın süresinde açıldığı, imzaya itirazın incelenmediği, verilen kararın hatalı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan yetkiye, imzaya ve borca itiraz talebine ilişkindir....