DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacılar aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacı tarafın yetki itirazı ile birlikte imzaya ve borca itiraz ettikleri, davacı tarafın adresinin Sarıyer / İstanbul olduğu ve ödeme emrininde bu adrese tebliğe çıkarıldığı, genel yetki kuralı gereğince davacıların ödeme emri tebliğ edilen adreslerinin yetkili olduğu İstanbul Anadolu İcra Müdürlüklerinin yetkisiz olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; "Mahkemece yetki itirazının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davalının yerleşim yeri adresinin Bakırköy ticaret mahkemeleri yetkisinde kaldığını, İmzaya itirazın 5 günlük süre içinde icra hukuk mahkemesine yapılması gerektiğini, davacının bu süre geçtikten sonra görevsiz mahkemede menfi tespit davası ikame ettiğini, Davacı başvurusunun menfi tespit davası olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu, dava dilekçesinde imzaya itiraz ve takibin iptalinin talep edildiğini, Mahkemece eksik inceleme ile karar verildiğini, T1 ve Ömer Akay'dan imza örnekleri alınmadığını." beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir. DELİLLER: *İstanbul 12.İcra Müdürlüğü'nün 2017/19423 (eski no.2016/10714) Esas sayılı dosyası ile; davalı tarafından davacı, dava dışı Erkan Angın ve Ömer Akay aleyhine toplam 15.038,21 TL alacağın tahsili amacı ile takip başlatıldığı görülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/10/2022 NUMARASI : 2022/479 ESAS - 2022/55 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 28.İcra Müdürlüğü'nün 2021/2093 esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, İstanbul 9.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/169 esas sayılı dosyası ile imzaya ve borca itiraz ettiklerini, itirazlarının reddine karar verildiğini, kararın temyiz aşamasında olduğunu ve henüz kesinleşmediğini, buna rağmen icra müdürlüğünce yasaya aykırı olarak 16/08/2022 tarihinde alacaklı vekilinin taşınmazın satışı talebinin kabulüne karar verildiğini, imzaya itiraz davası henüz kesinleşmeden satış...
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna dair şikayet ile borca ve imzaya itiraz uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince; usulsüz tebligat şikayetinin esastan, borca ve imzaya itirazın ise süre aşımından reddine karar verilmiş, takibin durdurulmaması nedeniyle alacaklının tazminat talebinin de reddine hükmedilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; bilirkişi tarafından yapılacak incelemede davacı-müvekkilin keşidecisi göründüğü Kahramanmaraş İcra Müdürlüğünün 2018/61613 E.sayılı dosyasına konu senedin makine yardımı ile yapılıp yapılmadığı husususunda inceleme yapıldığı taktirde iddiamızın doğru olduğu anlaşılacağını beyan ederek İ.İ.K’nun 168 ve 170. maddesi hükümleri gereğince iş bu İmzaya itiraz davasını açtığını ve takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2020/28081 Esas sayılı dosyasında kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, 11/01/2021 tarihinde ödeme emrini tebliğ aldıklarını, müvekkiline yalnızca ödeme emri gönderildiğini, takip dayağı çekin onaylı örneğinin gönderilmediğini, bu nedenle ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerektiğini, ayrıca imzaya, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini söyleyerek takibin durdurulmasına, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin tebliğ işleminin iptalini şikayet yolu ile ileri sürülebilecek taleplerden olduğunu, imzaya ve borca itiraz davasında ileri sürülemeyeceğini, ayrıca dayanak belgenin ödeme emri ile birlikte gönderildiğini, açılan davanın haksız olduğunu söyleyerek davanın reddini, imzanın davacıya ait olduğunun anlaşılması halinde davacı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesini istemiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/286 esas sayılı dosyasında icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve yetki itirazının Mahkemece kabul edildiği ve istinaf edilmeksizin 11.12.2020 tarihinde kesinleştiği, alacaklının yasal iki haftalık süre içerisinde 11.12.2020 tarihinde dosyanın yetkili Menemen İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesini talep ettiği, alınan ihtiyati haciz kararına borçlunun itiraz ettiği ve Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/276 D.İş- 2020/279 K. sayılı 19/01/2021 tarihli kararı ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verildiği, borçlunun Garanti Bankası'ndaki hesabına konulan ihtiyati haciz sonucu davacı borçlunun Garanti Bankası hesabında bulunan 23.410,06 TL'nin yetkili icra müdürlüğü dosyasına gönderildiği, borçlunun ihtiyati haczin kalkması sebebiyle paranın hesabına iadesini talep ettiği, talebinin İcra Müdürlüğü'nce reddedildiği, davacı borçlu vekilinin müdürlük kararının kaldırılmasına yönelik şikayet yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davacılar hakkında başlatılan takibin Adana İcra Müdürlüklerinde açılmasını gerektirecek herhangi bir sebebin mevcut olmadığından davacıların yetki itirazının kabulüne, Adana İcra Müdürlüklerinin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı borçlular yönünden dosyanın görevli ve yetkili Kahta İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, davacı borçlular tarafından imzaya ve borca itiraz edilmiş ise de; Yerel Mahkemece yetki itirazı kabul edilmiş olduğundan davacıların bu husustaki talebi yönünden bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir....
Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 31.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise İİK'nun 168. maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra 14.08.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürüp, imzaya itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece; öncelikle, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti hakkında HMK'nun 297. maddesine göre bir karar verilmesi, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ve itirazın süresinde olduğunun anlaşılması halinde, işin esasının incelenmesi, aksi halde istemin süreden reddi gerekirken, tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayet hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden ve dolayısıyla İİK'nun 168. maddesi uyarınca itirazın süresinde olup olmadığı saptanmadan imzaya itirazın esasının incelenmesi isabetsizdir....