Somut olayda; davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak davaya konu edilen 5.000 TL'nin davalıdan tahsiline ilişkin olarak davalı hakkında Pınarhisar İcra Müdürlüğünün 2014/412 Esas sayılı dosyası ile takibe başladığı,ilgili takip dosyası incelendiğinde ise; davalı borçlu adına çıkartılan ilk ödeme emrinin iade edildiği,davalı borçlunun 01.09.2014 tarihli borca itiraz dilekçesini icra dosyasına sunduğu, borca ve fer'ilerine yönelik itirazda bulunduğu ve bu dilekçede borçlunun yetki itirazında bulunmadığı,sonrasında icra müdürlüğünce davalı borçlunun mernis adresine 10.09.2014 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun ise 15.09.2014 tarihli ikinci bir borca itiraz dilekçesini icra dosyasına sunduğu, bu dilekçenin incelenmesinde ise; davalı borçlunun yetkili icra dairesinin Gelibolu İcra Daireleri olduğunu belirterek yetki yönünden de itirazda bulunduğunu belirttiği, Pınarhisar İcra Müdürlüğü'nün ise 18.09.2014 tarihli kararı ile ''dosyanın muhtevasından borçluya yapılan...
içerisine ilk olarak sunulan borca itiraz dilekçesi, davalı borçlu şirket yetkilisi ...nun e-imzası ile 01.09.2023 tarih 19:58 saatinde imzalanarak UYAP sistemine 01.09.2023 tarihinde gönderilen borca itiraz dilekçesi olup ilgili borca itiraz dilekçesinde herhangi bir yetki itirazı bulunmamakta olup yalnızca borca itiraz edildiği,dosya içerisine sunulan ikinci borca itiraz dilekçesi davalı borçlu şirket yetkilisi ...nun e-imzası ile 01.09.2023 tarih 20:18 saatinde imzalanarak UYAP sistemine 01.09.2023 tarihinde gönderildiği,ilgili borca itiraz dilekçesi incelendiğinde, dilekçe üzerinde Küçükçekmece İcra Dairesinin yetkisine itiraz edildiği,ancak dilekçede açıkça yetkili icra dairesinin gösterilmemiş, belirtilmemiş olduğunu, bu durum karşısında İİK madde 50 gereği para borçları için takip hususunda HMK da yer alan yetkiye dair hükümler kıyas yoluyla uygulanmakta olup HMK madde 19 kapsamında yetki itirazında bulunan tarafın yetkili mahkemeye/daireyi açıkça belirtmek zorunda olduğunu,somut...
konu senetten doğan bir borcu olmadığını, bu nedenle ödeme emrine konu borca da itiraz ettiklerini belirtmiş, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, yetki itirazlarının kabulüne, dosyanın yetkili Alanya İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine, borca itirazımızın kabulüne, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2021/417 ESAS - 2022/217 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İstanbul 28.İcra Müdürlüğünün 2021/33417 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, yetkili icra dairesinin Gaziosmanpaşa icra daireleri olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2011/5324 Esas sayılı dosyasından takip başlattığını, davalının yetkiye ve borca itiraz ettiğini belirterek, itirazının iptaline, BK'nın 42 maddesi gereği tazminata ve haksız inkar nedeniyle icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetki itirazında bulunarak, davanın reddini istemiştir....
Ltd Şti'nin de borca, ferilerine ve yetkiye itiraz ettiğini, davalı borçluların itirazlarının yasal süresi içerisinde ve geçerli olduklarını, Hadim İcra Müdürlüğü'nün itiraz üzerine icranın durdurulmasına dair 02/02/2018 tarihli kararı ile davacı alacaklı vekilinin icranın devamına ilişkin talebinin reddine dair 05/02/2018 tarihli kararının hukuka uygun olduğunu, İİK'nun 50. maddesinde “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur....
Mahkemece takip dayanağı çekin keşide yeri muhatap banka şubesinin adresi ve davacı/borçlunun adresinin de İzmir olduğu gözetilerek tesis ettiği yetki itirazının kabulü kararı isabetli olduğu ve yetki itirazının kabulüne karar verildikten sonra, yetki itirazı kabul edildiğinden borca itiraza ilişkin karar verilmemesi, yetki hususunun İİK’nın 50/2. maddesi gereğince öncelikle karara bağlanması gereken bir husus olması ve yasadan kaynaklanması karşısında davacı vekilinin usul ekonomisini gerekçe göstererek yetkisiz icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesinden sair borca ve imzaya itirazlarının incelemesini beklenemeyeceği ve benzer gerekçelerle de ilk derece mahkemesince yetki itirazının kabulüne karar verilmiş olduğundan davacının sair itiraz ve şikayetlerinin incelenmesine yer olmadığına dair kararı da isabetlidir....
Dairelerinin yetkisiz olduğu, yetkili ... dairesinde yapılmayan ve bu nedenle de geçerli olmayan takibe karşı itirazın iptali davası açılamayacağı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, aidat alacağı ve gecikme faizinin tahsili için başlatılan ... takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise,alacaklı İİK.nun 50/....maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak, ... hukuk mahkemesinden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/....maddesi uyarınca ... hukuk mahkemesine başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, ... hukuk mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır....
İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda, borçlu vekilinin başvurusu, yetkiye ve borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince; mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak ve varsa tarafların delilleri toplanıp değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 17/12/2013 tarih ve 2013/965-2013/965 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati hacze itiraz edenler (borçlular) tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati hacze itiraz edenler, mahkemenin itiraza konu kararı vermeye yetki ve görevinin bulunmadığını, icra takibinde borca ve tüm ferilerine itiraz edildiğini ileri sürerek aleyhlerine verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir....