Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüzlüğü şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz ettiklerini, borca ve imzaya itirazları da olduğu halde dosya üzerinden karar verildiğini, dosyanın duruşmalı olarak incelenmesi gerektiğini, kararın bu yönüyle hukuka aykırı olduğunu, sadece icra ceza dosyasından yapılan tebligatın yeterli görülüp icra dosyasından ödeme emrinin usulüne göre tebliğ edilmemesinin düşünülemeyeceğini, ödeme emrinin tebliğ edilmesi halinde borçlunun cebri icra yoluna kim tarafından, ne suretle ve miktarda maruz kaldığını bilebileceğini, ceza dosyasının da takibe ilişkin olmayıp çeke ilişkin olduğunu, icra dosyası ile bağı ve bağlantısı bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacının başvurusu, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, ödeme emri tebliğinin usulüzlüğü şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz davasıdır. İlk derece mahkemesince; davacı/borçlunun İstanbul Anadolu 14....

Takibe konu borca ilişkin itiraz haklarım şimdilik saklıdır. Borcu kabul etmiyorum.” demekle hem icra dairesinin .... yetkisine hem borca itiraz etmiştir. Dava itirazın iptali davası olarak açıldığı için bu tür davalarda görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır ve bozmayı gerektirir.23.09.2013 SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 23.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Açıklanan bu olgular karşısında, mahkemece davacıların tüm itiraz ve şikayetinin reddi gerekirken, yazılı nedenlere takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacıların şikayet, yetkiye ve borca itirazlarının reddine, davacıların senedin teminat senedi olduğu yönündeki iddiaları borca itiraz niteliğinde olup, esasa ilişkin nedenlerle reddedildiğinden ve mahkemece takibin tensiple birlikte teminatsız olarak durdurulmasına karar verildiğinden, alacaklının da talebi olduğu gözetilerek İİK'nın 169/a-6. maddesi uyarınca asıl alacak 2.000.000- TL'nin %20'si oranında tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesine karar vermek gerekmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2020 NUMARASI : 2020/647 ESAS 2020/614 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye, İmzaya ve Borca İtiraz - Şikayet KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacılar vekili 16/12/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında Bursa 8....

    İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, alacaklının icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borçlunun icra dairesi nezdinde borca itirazı olmadığını, sadece yetkiye itiraz ettiği halde, icra müdürü tarafından takibin borca ve yetkiye itiraz nedeniyle durdurulduğunu ileri sürerek, borca itiraz nedeniyle takibin durdurulması işleminin iptalini ve borçlunun yetki itirazının kaldırılmasını istediği, mahkemece, yetkiye ve borca itiraz nedeniyle takibin durdurulması işlemi usul ve yasaya uygun olduğundan şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

      İstinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; mahkemece öncelikle, borçlu aleyhine takip tarihi itibariyle, takip yapabilme hukuki koşulunun bulunup bulunmadığı tespit edilerek, bu koşulun varlığı halinde, takibe konu borca ilişkin olarak ileri sürülen itiraz ve şikayetlerin incelenmesi gerektiğinden, mahkemece öncelikle davacı aleyhine takip yapma yasağı getiren Ticaret Mahkemesinin geçici mühlet kararı verilmesine dair kararı gereğince inceleme yapılarak geçici mühlet içinde davacı hakkında takip başlatılamayacağı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Zira, konkordato sürecinin sonucuna göre daha sonra yeniden takip başlatılması halinde, borçluya gönderilecek ödeme emri ile borçlunun borca itiraz ve şikayet hakkı doğacağından, davacı borçlunun, takibe konu senedin protesto edilmediğine yönelik iddiasının bu aşamada incelenmesine gerekte bulunmamaktadır....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/971 KARAR NO : 2023/120 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2022 NUMARASI : 2017/376 ESAS, 2022/48 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET-YETKİ VE BORCA İTİRAZ KARAR : Aydın 1....

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, müvekkilinin muhtardan tebligatı aldığı tarihin, icra dosyasından haberdar olduğu tarih olduğunu, dosyanın usulsüz tebligat ile kesinleştiğini öğrendikleri tarihin 14/02/2020 olduğunu, icra müdürlüğüne borca itirazlarını sunduklarını, daha önceden Antalya 10. İcra Müdürlüğüne aynı borç için süresinde itiraz edildiğini, davalının itirazın kaldırılması talebinde bulunmadan, dosyanın yetki yönünden Ortaca İcra Müdürlüğüne gönderilmesini istediğini, takibin Tebligat Kanununa ve hukuka aykırı şekilde devam ettiğini belirterek, kararın bozulmasına ve takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve borca itiraz nedeniyle takibin durdurulması isteminin reddine ilişkin icra memur işlemini şikayettir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2017/40608 Esas sayılı dosyasında davalı alacaklı vekili tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapıldığı, davacı borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda yetki itirazı ile birlikte diğer borca itiraz nedenlerini ve şikayet sebeplerini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı alacaklı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu, dairemizin : 2019/882 Esas, 2019/2178 Karar sayılı ilamı ile, senette keşide yeri İstanbul olduğunudan, yetki itirazı yerinde olmadığı için ilk derece mahkemesince davacının borca itiraz, senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayet ve diğer şikayet nedenleri yönünden taraf delilleri toplanılarak hüküm kurulması için dosyanın HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince mahkemesine geri gönderilmesine karar verildiği, mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile fazla talep edilen işlemiş faiz yönünden takibin durdurulmasına...

      İcra Dairesi yetkili ise yetki itirazının reddi ile esas hakkında borca ve kambiyo takibine ve takip dayanağı senede dair dava ve şikayet hakkında karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Somut olayda; iptali talep edilen takibin ... İcra Dairesinin 2013/410 E. sayılı takip dosyasında alacaklı ... vekilinin, borçlu ... ve ... aleyhinde 07.12.2013 keşide tarihli ve 23.000,00.-TL bedelli bonoya dayanarak 23.000,00.-TL toplam alacak hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapıldığı, davacının takibinin hem yetki hem de esas yönünden iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu ......

        UYAP Entegrasyonu