Yetki itirazını kabul eden avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kabulü” seçeneğini seçerek işlem yapması gereklidir. Yetki ile birlikte borca itiraz edilmesi, bu şekilde işlem yapılmasına engel olmayacaktır. Davacı vekilince bu yola gidilmemiş,itirazın iptali davası açılmış olup, bu itibarla mahkeme kararında usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Yetki itirazını kabul eden avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kabulü” seçeneğini seçerek işlem yapması gereklidir. Yetki ile birlikte borca itiraz edilmesi, bu şekilde işlem yapılmasına engel olmayacaktır. Davacı vekilince bu yola gidilmemiş,itirazın iptali davası açılmış olup, bu itibarla mahkeme kararında usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Dairelerinin yetkisiz olduğu, yetkili ... dairesinde yapılmayan ve bu nedenle de geçerli olmayan takibe karşı itirazın iptali davası açılamayacağı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, aidat alacağı ve gecikme faizinin tahsili için başlatılan ... takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise,alacaklı İİK.nun 50/....maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak, ... hukuk mahkemesinden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/....maddesi uyarınca ... hukuk mahkemesine başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, ... hukuk mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır....
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; cevap dilekçesini tekrar ederek ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıların hem imzaya hem de yetkiye itiraz ettiklerini, öncelikle mahkemece tefrik kararı verilmesi gerektiğini, takibe konu çek arkasına karşılıksızdır kaşesi vurulduğunu, bu nedenle aranacak değil götürülecek borç niteliğinde olduğunu, müvekkili alacaklının ikametgahındaki icra müdürlüğünün de yetkili olduğunu, diğer borçluların takibe itiraz etmediğini, bir borçlu yönünden takip kesinleştikten sonra diğer borçluların yetki itirazında bulunma haklarının bulunmadığını, tüm bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 169/a maddesi uyarınca açılmış yetki itirazı ve İİK'nun 170.maddesi uyarınca açılmış imzaya itiraz davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı aleyhine bono alacağından bahisle kambiyo senedine özgü icra takibine gidildiği, davacı takip borçlusunun Bakırköy İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu iddiasıyla yetki itirazında bulunduğu, ayrıca takibe konu bonodaki keşideci imzasına ve borca itiraz ettiği, ilk derece mahkemesince imzaya itiraz yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve davanın reddine karar verildiği, ilk itiraz niteliğinde olan yetki itirazı ile ilgili değerlendirme yapılmadan davacı tarafın esasa yönelik imzaya itirazı ile ilgili inceleme yapılarak davanın reddine karar verildiği, davacının yetki itirazı ile ilgili herhangi bir hüküm verilmediği görülmüştür....
-TL. tutarında icra takibi başlatıldığını ve takibe itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, takip ve davanın yetkisiz yerde açıldığını, ayrıca takip konusu belgedeki imzanın kendilerine ait olmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının yetki itirazının kabulü ile davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı yanca başlatılan icra takibinde asıl alacak tutarı 80.000.-TL. olup, davalı borçlu takibin tamamına itiraz etmiş olup, dava da takibe itirazın iptaline yöneliktir. Ne var ki, dava açılırken dava dilekçesinde değer 2.000.-TL. olarak gösterilip, bu miktar üzerinden harcı ikmal edilerek dava açılmıştır....
Davacı takip borçlularının yetki itirazında bulundukları, takibe konu senedin teminat senedi niteliğinde olduğunu, bu nedenle kambiyo senedine özgü takip yapılamayacağını, ayrıca işlemiş ve işleyecek faiz miktarına ve oranına itiraz ederek takibin iptali ile davalı aleyhine tazminata hükmedilmesini istedikleri, davacıların yetki itirazının HMK 17....
Mahkemece satış akdi ve ödeme olgusunun tabi olduğu yetki kurallarının bu davadaki yetki kurallarıyla irtibatlandırılmasının mümkün olmadığı, davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle, dava dilekçesinin yetki yönüden reddine, dosyanın yetkili ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, ticari ilişki nedeniyle satın alınan malın eksik teslimi sonucu fazla ödenen para alacağının tahsili için yapılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Davalı yan takibe vaki itirazında borca ve icra müdürlüğünün yetkisine, hem de mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Davalı taraf, taraflar arasındaki akdi ilişkiyi kabul etmiştir....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, müvekkilinin yerleşim yeri adresinin Bolu ili olduğunu, bu nedenle yetki yönünden takibe itiraz ettiklerini, ayrıca takibe konu bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senet üzerinde müvekkile vekâleten Hakan Mete Kutay tarafından takibe konu senet düzenlenmiş gibi gösterilmiş ise de müvekkilinin Hakan Mete Kutay'a kambiyo taahhüdünde bulunmaya yönelik vekaletname vermediğini, borca ve imzaya itiraz ettiklerini söyleyerek takibin iptaline ve davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin davalı ile olan ticari ilişkisi nedeniyle alacağının olduğunu, davalının fatura bedelini ödememesi üzerine aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, taraflar arasında alım satım ilişkisinin kurulduğu ve müvekkili tarafından edimin ifa edildiği yerin Ezine olduğu, davalının yetkiye itirazının bu nedenle yerinde olmadığını belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40'tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili; İzmir icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, ayrıca takibe dayanak faturayı kabul etmediklerini, müvekkiline takibe dayanak fatura konusu malların teslim edilmediğini, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... İnş....