Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2019/282 E. sayılı dosyası ile kambiyo takibi başlatıldığını, müvekkillerinin adresinin Kemalpaşa/ İzmir olup, İzmir icra dairesinin yetkisiz olduğunu, Kemalpaşa icra dairesinin yetkili olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, takibe dayanak bononun teminat senedi olduğunu, müvekkilinin davalı bankadan çektiği krediyi kapattığını, bankanın kötü niyetli olarak teminat senedini iade etmediğini, senedin bedelsiz kaldığını, müvekkilinin daha sonrasında 1.250.000,00 TL bedelli tekrar kredi çektiğini ve kredinin 350.000,00 TL lik kısmının ödendiğini, teminat senedinin daha sonraki kredi bedelinin tahsili amacıyla haksız olarak ihtiyati haciz kararı alınıp takibe konulduğunu, bu sebeple kambiyo takibi yapılamayacağını, borca ve faize de itiraz ettiklerini beyanla, icra dairesinin yetkisine, borca ve faize itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili tarafından davalıya kendi iş makinalarının kullanımı işi yapıp, yapılan iş karşılığı fatura düzenlendiğini, fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için girişilen icra takibinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, % 40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dairesinin yetkisiz olduğu gibi, müvekkilinin muamele merkezinin Karadeniz Ereğli olduğunu bildirerek yetki ilk itirazında bulunmuştur....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre, davacı aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacının Anadolu İcra müdürlüklerinin yetkisiz olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu, borca ve çekteki ciro imzasına itiraz ettiği, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair şikayette bulunduğu, ilk derece mahkemesinin usulsüz tebligat şikayeti ile yetki itirazının kabulüne karar verdiği, yetki itirazının kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf yoluna başvurduğu, takibe konu çeklerde muhatap banka şubesinin bulunduğu yer itibariyle İstanbul Anadolu icra müdürlüklerinin yetkili olduğu, ayrıca dava dışı diğer borçlulardan Daf Mobilya şirketine ödeme emri Ümraniye de tebliğ edilmiş olup İİK 50, HMK 7 ve 10 maddeleri gereğince davacı tarafın yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmakla davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının yetki itirazı yerinde olmadığından esasa yönelik itirazlar incelenerek...

    Mahkemece satış akdi ve ödeme olgusunun tabi olduğu yetki kurallarının bu davadaki yetki kurallarıyla irtibatlandırılmasının mümkün olmadığı, davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle, dava dilekçesinin yetki yönüden reddine, dosyanın yetkili ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, ticari ilişki nedeniyle satın alınan malın eksik teslimi sonucu fazla ödenen para alacağının tahsili için yapılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Davalı yan takibe vaki itirazında borca ve icra müdürlüğünün yetkisine, hem de mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Davalı taraf, taraflar arasındaki akdi ilişkiyi kabul etmiştir....

      O halde mahkemece; davacı T2 ile davalı lehtar T4 tacir olduklarına ilişkin iddia nazara alınarak, varsa tarafların gösterecekleri deliller toplanmak suretiyle, keşideci borçlu T2 ile lehtar T4 6102 sayılı TTK’nun 12. maddesi anlamında tacir olup olmadığının yöntemine uygun şekilde araştırılarak ve gerektiğinde ilgili merciden sorularak, oluşacak sonuca göre yetki sözleşmesinin geçerli olup olmadığının tespiti ve buna göre öncelikle yetki itirazının karara bağlanması, yetki itirazının sonucuna göre dava dilekçesinde davacılar vekili tarafından açıkça borca ve faize de itiraz edilmiş olması sebebiyle bu itirazlar değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Maddesinde "15/8/2018 tarihli ve 30510 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden yapılandırılması Hakkında Yönetmelik kapsamında yapılandırma imkanı tanınmış olması gerekir hükmüne açıkça aykırı davranıldığı için yetkisiz icra dairesinde açılan takibe, rehin hakkına, borca, faize ve tüm ferilerine de itiraz ediyoruz." beyanının yer aldığı, borçlu tarafın borca itiraz dilekçesinde kredi sözleşmesi ve rehin sözleşmesindeki imzayı inkar etmediği, bu durumda akdi ilişkinin kabul edildiği, bu durumda, olaya uygulanması gereken TBK.nun 89. maddesine göre, alacaklının kendi ikametgahında icra takibi başlatmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır....

      Akdî ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi yerleşim yeri mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir. Borçlu, takibe itirazında sadece alacağın varlığını ve bu ilişki nedeniyle takip konusu meblağ kadar alacaklı olduğunu kanıtlamalıdır. Somut olayda; borçlu, borca, takibe ve imzaya itiraz etmiştir. Bu durumda, akdî ilişkinin çekişmesiz olduğu kabul edilemeyeceğinden, TBK'nın 89/1. (eski 73.) maddesi uygulanmaz. Davalının ikametgâhı "..." davacının ikametgâhı ise "...." dadır. Davalı yetki itirazında kendi ikametgâhına göre yetkili mahkemenin "..." adresi olarak ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu bildirmiştir. Bu durumda; uyuşmazlığın, süresinde yapılan yetki itirazı üzerine, verilen yetkisizlik kararının da temyiz edilmeyerek kesinleştiği anlaşılmakla, ... 36. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

        Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Somut olayda; icra takibinin Gölhisar İcra Müdürlüğünde başlatıldığı, muteriz borçlular vekilinin icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde, borca, takibe, faize ve yetkiye itirazda bulunulduğu, ancak, yetkili icra dairesinin HMK'nun 19/2 maddesi gereğince itiraz dilekçesinde açıkça belirtilmediği görülmekle, icra müdürlüğünce borçluların yetki itirazlarının dikkate alınmaması gerekmektedir. O halde, mahkemece, borçluların itiraz dilekçesinde ileri sürdükleri diğer itirazlarının alacaklı tarafça kaldırılması isteminin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İİK'nun 169/a-1. maddesinde; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi, yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince, mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması (yetki itirazının incelenmesi hariç) gerekir....

            Davacı alacaklı tarafından süresinde ibraz edilmemiş çeke dayalı olarak yapılan ilamsız takipte borçlu davalı tarafından borca ve yetkiye itiraz edilmiş, itiraz üzerine alacaklı tarafından itirazın iptali isteminde bulunulmuş, cevap dilekçesinde davalı borçlu tarafından ... Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğu itirazında bulunulmuştur. Yargıtay 19. H.D.nin 28/10/2003 gün ve 2003/8854 E. 2003/10647 K. sayılı emsal içtihatında ''...borçlunun yetki ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da mahkemede itirazın iptali davası açması halinde mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi gerekir...'' şeklinde belirtilmiştir. Antalya ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasında, takibe dayanak süresinde ibraz edilmeyen çekte keşide yerinin ... olduğu, muhatap bankanın ...Bank ......

              UYAP Entegrasyonu