(HMK m.116, 117) Kesin yetki kuralı bulunmadığı durumlarda, hâkim re'sen yetkisizlik kararı veremez. Mahkemece, dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden ve davalı tarafça cevap dilekçesinde ileri sürülmüş usulüne uygun bir yetki itirazı olmadığı halde, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde re'sen yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, yetkinin kamu düzenine ilişkin olmadığı ve kesin yetki kuralı bulunmadığı, süresinde ve usulüne uygun herhangi bir yetki itirazı olmadığı gözetilerek, taraf teşkili sağlandıktan sonra oluşacak duruma göre davanın görülmesine devam edilmesi gerekirken, mahkemece re'sen yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
de oturdukları, davacının nüfusa kayıtlı olduğu yerin yerleşim yerine karine olduğu, davacının halen yaşadığı yerin de ... olduğu" gerekçesiyle davalının yetki itirazı kabul edilmiştir. Oysa dosyada mevcut nüfus kaydının dava tarihinden sonraki tarihli olduğu ve davacının dava tarihindeki yerleşim yeri adresinin tespit edilmediği, uyuşmazlığın hadise şeklinde incelenmediği anlaşılmaktadır. Bu halde, mahkemece yapılacak iş, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 164. ve 117/3. maddesinde gösterilen şekilde inceleme yapılabilmesi için taraflara yetki konusunda delillerini gösterme olanağı tanınıp, gösterildiği takdirde toplanarak; gerçekleşecek sonucuna göre yetki itirazı hakkında bir karar vermekten ibarettir. Bu husus gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 14.05.2015 (Prş.)...
Davalı vekili cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ve davanın, davalının yerleşim yeri olan ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini bildirmiştir. 6100 sayılı HMK'daki yetki kurallarına göre: Genel yetkili mahkeme davalının dava tarihindeki yerleşim yeri mahkemesidir (6/1). Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi, birden fazla mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz (19/2). Kesin yetki bulunmayan hallerde yetki itirazı ilk itiraz olup, yetki itirazında bulunulmadığı takdirde mahkemenin yetkisi kesinleşir. Yetki itirazı üzerine yetkisizlik kararı verilmiş ancak davacı taraf temyiz başvurusunda bulunmamış ise davanın açıldığı mahkemenin yetkili olmadığı da her iki tarafça benimsenmiş ve kabul edilmiş olduğundan, temyiz incelemesinde davanın açıldığı mahkemenin yetkili olup olmadığının değerlendirilmesi mümkün değildir....
Yetkinin kesin olmadığı davalarda yetki itirazı cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi halde dinlenemez (HMK 117/1). Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir (HMK 19/4). Yetki itiirazından vazgeçilmiş ise yetki itirazı bulunmadığı kabul edilerek değerlendirme yapılmalıdır. Yetki sözleşmesini düzenleyen HMK'nın 17. maddesinde "tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır" düzenlemesine yer verilmiştir. Taraflarca aksi kararlaştırılabilen bir hususun kamu düzenine ilişkin olduğundan söz edilemez. Kamu düzenine ilişkin olmadığı için buradaki yetki, HMK 114/1-ç maddede düzenlenen dava şartı niteliğinde kesin yetki değildir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı erkek, usulünce yetki itirazında bulunmuş, 27.01.2016 tarihli ön inceleme duruşmasına mazeret sunan davalı vekilinin mazereti mahkemece kabul edilmiş, ön inceleme duruşmasında davalının yetki itirazı konusunda bir karar verilmeden tahkikat aşamasına geçilmiş, 23.03.2016 tarihli tahkikat duruşma günü ön inceleme duruşmasına katılmayan davalı tarafa tebliğ edilmemiş, davalının yetki itirazı hadise şeklinde incelenmeksizin davalı tarafın katılmadığı 20.04.2016 tarihli duruşmada reddedilmiş, yetki itirazının reddine ilişkin ara karar da davalı tarafa tebliğ olunmamış, takip eden 25.05.2016 tarihli duruşmanın sözlü yargılama duruşması olarak yapılacağına ilişkin ara karar alınmadan ve davalı tarafa duruşma günü tebliğ olunmadan davalının yokluğunda hüküm verilmiştir. Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır (HMK m.127/1)....
İcra Müdürlüğü'nde icra takibinde bulunmuş, davalının borca ve icra dairesinin yetkisine itirazı üzerine takip durmuştur. Davacı itirazın iptali davasını Ankara' da açmış Mahkemece İstanbul İş Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiştir. Mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı incelemek suretiyle yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibi bulunup bulunmadığını belirlemesi, daha sonra, kendisinin yetkili olup olmadığını tespit etmesi gerekirken, icra dairesinin yetkisi konusunda karar vermeden yetkisizlik kararı vermesi doğru görülmemiştir. Zira, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olmakla takip durmuş ve bu itiraz konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olmakla yetki itirazı askıda beklemektedir....
Bu nedenle, mahkemece davalının yetki itirazının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 164. maddesinde gösterilen şekilde incelenmesi için taraflara yetki konusunda delillerini gösterme olanağı tanınması, gösterildiği takdirde toplanması ve gerçekleşecek sonucuna göre yetki itirazı hakkında bir karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi.05.03.2015(Prş.)...
Davalının yetki itirazı ise mahkemece ön sorun şeklinde incelenmeden karara bağlanmıştır. Bu nedenle, mahkemece davalının yetki itirazının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 164. maddesinde gösterilen şekilde incelenmesi için taraflara yetki konusunda delillerini gösterme olanağı tanınması, gösterildiği takdirde toplanması ve gerçekleşecek sonucuna göre yetki itirazı hakkında bir karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 07.05.2015 (Prş.)...
Bu nedenle, mahkemece yetki itirazının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 164. maddesinde gösterilen şekilde incelenmesi için taraflara yetki konusunda delillerini gösterme olanağı tanınıp, gösterildiği takdirde toplanarak; gerçekleşecek sonucuna göre yetki itirazı hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı-karşı davacı erkeğin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 20.01.2016 (Çrş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı erkek usulünce yetki itirazında bulunmuştur. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu kesin olmayan yetki itirazının bir ilk itiraz (HMK m. 116/1-a) olduğunu, ilk itirazların bir ön sorun gibi incelenmesi ve karara bağlanması gerektiğini (HMK m. 117/3) düzenlemiştir. Ön sorunun incelenme yöntemi Hukuk Muhakemeleri Kanununun 164. maddesinde gösterilmiştir. Davalının yetki itirazı mahkemece hadise şeklinde incelenmeden karara bağlanmıştır....