başlatıldığını, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle takip alacaklısına müvekkilin borcu olmadığını beyanla yetki itirazlarının kabulü ile İstanbul 11.İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılan takibin iptaline, takibe konu alacak için İskenderun İcra Müdürlükleri’nin yetkili olduğunun tespitine, yetki itirazlarının reddi halinde, takibe konu olan çekteki imzanın müvekkiline ait olmaması sebebiyle, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla girişilen takibin durdurulmasına ve iptaline, kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağının yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir....
O halde mahkemece, taleple bağlılık ilkesi gereğince borçlunun ödeme emrinin iptaline yönelik şikayeti ile ilgili olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken taleple ilgisi bulunmayan yetki itirazının reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tüm bu nedenlerle, takip dayanağı senedin TTK'da belirtilen tüm yasal unsurları içerdiği, kambiyo senedi vasfında olduğu, itiraza konu imzanın da borçlunun eli ürünü olduğu ve davacının borcu bulunmadığını İİK'nun 169/a maddesi kapsamındaki belgelerle kanıtlayamadığı dikkate alınarak, imzaya ve borca itirazın reddine, imza itirazı dışındaki sahtecilik iddialarının ise genel yetkili mahkemede yargılamayı gerektirir nitelikte olması nedeni ile reddine karar verilmesi gerekmektedir....
A.Ş. aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, davacının takibinin hem yetki hem de imza yönünden iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu Kayseri 4. İcra Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Kayseri 4. İcra Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi....
na ihaleler ve bir takım işler ile ilgili yetki verildiği, kambiyo senedi düzenlenmesine ilişkin yetki verilmediği, yine .... Noterliği'nin 21.12.2012 tarih ve 6980 yevmiye numaralı vekaletnamesinde ise borçlunun Rıfat Sili ile birlikte ...'nu ticari vekil atadığı anlaşılmakta olup, adı geçen kişilere çek düzenlemek dışında kambiyo senedi tanzimine (bu arada bono düzenlemeye) yetkisi verilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle anılan vekaletnamelere dayalı olarak tayin edilen vekil tarafından düzenlenen bonodan dolayı muteriz borçlu sorumlu olmaz. O halde mahkemece borçlunun itirazı kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan HMK’nun 297. maddesinin (1). fıkrasının (e) bendi gereği hükümde “gerekçeli kararın yazıldığı tarihin” yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlu tarafından İİK'nun 168/4. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine yapılan başvuruda, takip dayanağı çekteki keşideci imzasının borçluya ait olmadığı, hiçbir şekilde borcu bulunmadığı ve sair şikayeti ileri sürülerek takibin durdurulmasının talep edildiği, mahkemece, bilirkişi raporu gereğince imza itirazının ve şikayetin, borçlu tarafından duruşma sırasında ileri sürülen...
. - K A R A R - Davacı vekili, davalıların müvekkilinden satın ve teslim aldıkları mal karşılığında dava konusu çeki verdiklerini, borçluların oyalamaları sonucu çek alacağının kambiyo hukuku yönünden zamanaşımına uğradığını, süresinde sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre alacaklarını talep ettiklerini belirterek 8.250.000.000.TL. nin faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar cevap dilekçelerinde açılan sebepsiz zenginleşme davasının HUMK.’nun 9.maddesi uyarınca davalıların ikametgahının bulunduğu ...’de açılması gerektiğini, taraflar arasında hiçbir alışveriş olmadığını, çek de verilmediğini savunarak davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, davacının satış işleminden doğan alacağını tahsil amacıyla dava açtığı, davalı tarafça ticari ilişkinin kabul edilmediğinden BK.’nun 73.maddesinin uygulama olasılığı bulunmadığını genel yetki kuralı gereğince davalının ikametgahının bulunduğu ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, davacı-borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetki itirazı ve senedin kambiyo vasfında olmadığına dair şikayete ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde; "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır" düzenlemesine yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile getirilen yeniliklerden bir tanesi de yetki sözleşmelerine ilişkin olup, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Yetki sözleşmesine ilişkin olarak yapılan bu düzenlemede, tacirler veya kamu tüzel kişileri ile diğer kişiler, yetki sözleşmesi yapmak açısından birbirinden ayırdedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı borçlu icra mahkemesine başvurusunda, kambiyo vasfına ilişkin şikayeti ile beraber takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin zamanaşımı itirazında bulunarak takibin iptalini talep etmiş, mahkemece, vadeden sonra yapılan cironun alacağın temliki hükmünde olduğu ve yazılı şekilde yapılması gerektiği gerekçesi ile kambiyo vasfına yönelik şikayetin ve başka bir alacaklı tarafından takip dayanağı bono hakkında...
İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz" hükmü yer almaktadır. İİK.'nın 169/a-1.fıkrasında ise "İcra mahkemesi hâkimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hâkim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı hâlinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hâkimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir" düzenlemesine yer verilmiştir....