WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Başka bir anlatımla, yetkili icra dairesinden borçluya gönderilen/gönderilecek ödeme emri, borçluya yeniden itiraz ve şikayet hakkı verir/verecektir.(Bkz.Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, 2016/11983 E. 2017/4022 K.) İcra takip dosyasının yetki itirazının kabulü ve akabinde gönderilmesi ile yetki alanımız içinde bakılacak bir icra dosyası kalmadığı, yetkinin ilk önce ele alınması gerektiği anlaşıldığından, konusuz kalan şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına'' karar verildiği görülmüştür....

HMK'nun 19/2. maddesine göre yetki itirazında, yetkili icra dairesinin doğru olarak gösterilmesi gerekir. Aksi halde geçerli bir yetki itirazının varlığından söz edilemez. Somut olayda, davacı/borçlunun yetki itirazında yetkili icra dairesini göstermediği anlaşılmakla mahkemece yetki itirazının reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. İİK’nun 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Somut olayda, davacı borçlu taraf, borca yönelik itirazını İİK. 'nun 169/a-1 maddesinde belirtilen yazılı belgeler ile ispatlayamamıştır. İcra mahkemeleri, şikâyet ve itirazları belli bir usule uyarak yargılayan ve objektif hukuk kurallarını şikayet ve itirazlara uygulamak suretiyle bunları takip hukuku bakımından kesin hükme bağlayan mahkemelerdir....

HMK'nun 19/2. maddesine göre yetki itirazında, yetkili icra dairesinin doğru olarak gösterilmesi gerekir. Aksi halde geçerli bir yetki itirazının varlığından söz edilemez. Somut olayda, davacı/borçlunun yetki itirazında yetkili icra dairesini göstermediği anlaşılmakla yetki itirazının reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. İİK’nun 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Somut olayda, davacı borçlu taraf, borca yönelik itirazını İİK. 'nun 169/a-1 maddesinde belirtilen yazılı belgeler ile ispatlayamamıştır. İcra mahkemeleri, şikâyet ve itirazları belli bir usule uyarak yargılayan ve objektif hukuk kurallarını şikayet ve itirazlara uygulamak suretiyle bunları takip hukuku bakımından kesin hükme bağlayan mahkemelerdir....

"İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Şikayet eden vekili, şikayet edilenin alacaklı bulunduğu takip dosyasında haczedilen taşınmazdaki borçlu hissesinin İcra Mahkemesinden alınan yetki kararına dayanılarak satışının sağlandığını, takip dosyasında haczin düştükten sonra ortaklığın giderilmesi davasının açıldığını, İcra Müdürlüğünce sıra cetveli düzenlenmeden şikayet edilen alacaklı vekiline ödeme yapıldığını, bu işlemi icra mahkemesinde şikayete konu ettiklerini ileri sürerek haczi düşen takip dosyasına satış bedelinin tamamının ödenmesine ilişkin sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 169/a. maddesi uyarınca yetki itirazı, borca itiraz ve İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz istemine ilişkindir. Borçlunun ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. Somut olayda, davacı borçlu şikayet konusu işlemi 10/09/2021 tarihinde öğrendiğini bildirmiş olup, usulsüz tebliğ şikayeti ve mahkemece düzeltilmesine karar verilen ödeme emri tebliğ tarihine göre, yetki itirazı yasal süresindedir. HMK'nın 355. maddesinde "inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" düzenlemesine yer verilmiştir....

    Mahkeme kararındaki nitelendirmeye ilişkin kabule göre de; istihkak şikayeti yönünden, davanın yöneltildiği icra hukuk mahkemesinin yukarıda açıklanan İİK’nun 79/2. maddesi uyarınca kesin yetkili yer mahkemesi olduğu nazara alınmaksızın, istihkak davası yönünden ise, basit yargılama usulüne uygun yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında, yasaca kesin yetki kuralı öngörülmediğinden yetki itirazının ancak ilk itiraz olarak ileri sürülebileceğinin, kesin yetki kuralı olmadığı durumlarda, hakimin doğrudan (re'sen) yetkisizlik kararı veremeyeceği nazara alınmaksızın, davalı tarafından yetki ilk itirazında bulunulmadığı halde re'sen yetki hususu değerlendirilerek davalılara tebligat da çıkartılmaksızın dosya üzerinden yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olmuştur....

      Sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına ya da hem esas ve miktarına, hem de sıraya yönelik ise dava yoluyla genel mahkemede ( İİK’nın mad.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK’nın mad. 142/son) ileri sürülmelidir. Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde kural olarak, önce sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde ise davalı alacağının varlığının ve miktarının incelenmesi gerekir. Somut olayda şikayetçinin itirazı, şikayet olunanların alacağının hiç doğmadığına ya da gösterilen miktarda bulunmadığına yönelik olmayıp, sıra cetvelinde kendi hacizlerinin dikkate alınmamasına yöneliktir. Bu itiraz takip hukuku kuralları çercevesinde icra müdürlüğünce yapılması gereken hesaplamaya, diğer anlatımla alacağın sırasına yönelik olup, İcra Mahkemeleri görevlidir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayet eden vekili, sıra cetvelinin 1. sırasında olan şikayet edilenin haczinin düştüğünü belirterek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece ödeme emrinin borçluya 06.08.2004 tarihinde tebliğ edilmiş olması nedeniyle 23.07.2004 tarihli ihtiyati haczin 11.08.2006 tarihinde kesinleştiği, 24.03.2006 tarihinde satış talebinde bulunduğu, 29.03.2006 tarihinde verilen yetki belgesine istinaden 31.07.2006 tarihinde ortaklığın giderilmesi davası açtığı, dava açılmasının satış isteme süresini durdurduğu belirtilerek şikayetin reddine karar verilmiştir. Şikayet eden vekili kararı temyiz etmiştir....

          İİK’nun 4. maddesi gereğince takip hangi icra dairesinde başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler o icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasadaki koşulların oluşması halinde İİK’nun 79 ve 360. maddeleri yetkiyle ilgili istisnalardır. Somut olayda Banaz İcra Dairesi'nce taşınmaz üzerine konulmuş bir haciz bulunmayıp, ... İcra Müdürlüğü’nce 2011/1850 Esas sayılı asıl takip dosyası üzerinden ... Tapu Sicil Müdürlüğü’ne doğrudan yazılan 17.06.2013 tarihli yazı ile şikayet konusu taşınmazın tapu kaydına haciz uygulanmıştır. O halde anılan hacze karşı meskeniyet şikayetini incelemeye ... İcra Mahkemesi yetkili olup, Mahkemece işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yetki yönünden şikayetin reddine karar verilmesi doğru değildir....

            Bu nedenle yetki itirazının şikayet ve borca itirazdan önce incelenmesi gerekmektedir. Mahkeme kararının gerekçe kısmında, yetki itirazı kabul edildiğinden diğer itirazlar incelenmeksizin karar verildiği de açıkça belirtilmiştir. Açıklanan nedenlerle, Mahkemenin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

            UYAP Entegrasyonu