Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; Polis memuru olan müştekinin, diğer müşteki ...’ın şikayeti ile ilgili olarak sanığı aradığı ve karakola davet ettiği, sanığın ‘‘ben milletvekiliyim, yaka numaranı ver, seni süründüreceğim’’ şeklindeki sözlerle şikayetçiyi görevini yapmasını engellemek için tehdit ettiğinin kabul edilmesi karşısında, sanığın şikayetçinin görev yerini değiştirme konusunda herhangi bir yetki ve gücü bulunmayıp, “sürdürürüm” biçimindeki ifadenin konuşmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde tehdit niteliğinde olmadığı ve suç oluşturmadığı gözetilmeden, yasal olmayan gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi, Kanuna aykırı, sanık ...’un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/10/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Tipi Cezaevinde infaz koruma memuru olarak görev yapan sanığın, yetki ve görevi olmamasına rağmen cezaevinde hükümlü olan katılanın talebi üzerine alyansını alıp cezaevi dışında nakte çevirdiği halde bedelini katılana vermediği, katılanın şikayeti üzerine 130 TL'yi soruşturma aşamasında katılan adına cezaevi emanet hesabına yatırdığı olayda; görevi kötüye kullanma suçunun düzenlendiği TCK'nın 257. maddesi genel, tali ve tamamlayıcı bir hüküm olup kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında görevin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız bir menfaat sağlanması ile oluşacağı nazara alındığında, sanığın eyleminin zilyetliği kendisine devredilen mal üzerinde kendisinin yararına olarak zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunma öğesinin gerçekleştiği bu surette TCK'nın 155/1. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule...

      Mahkemece; şikayetin ve yetki itirazının süre yönünden reddine karar verilmiş hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir. Sair temyiz itiraz yerinde değil ise de; İİK'nun 149/1. maddesi, "İcra müdürü ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcunu ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa, borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir." hükmünü içermektedir. Borçlu vekilinin takip dayanağı ipoteğin, limit ipoteği olup ilam niteliği taşımadığı ve bu nedenle de ilamlı takip yapılamayacağı ve icra emri gönderilemeyeceği yönündeki başvurusu; ilama aykırılık şikayeti niteliğindedir. İlamlı icra takibinde, ilama aykırılık kamu düzenine ilişkin olduğundan, anılan başvuru İİK'nun 16/2. maddesine göre süresiz olarak ileri sürülebilir. (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı kararı). Bu nedenle Mahkemece, şikayetin süreden reddine karar verilmesi isabetsizdir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun yetki itirazı ve tebligat usulsüzlüğü şikayeti nedeni ile tebliğ tarihinin 22/11/2014 olarak düzeltilmesine karar verildiği bunun üzerine borçlunun hacizlerin kaldırılması talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünce 16/12/2014 tarihli karar ile 22/11/2014 tarihinden önce konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı vekilince icra müdürlüğünün hacizlerin kaldırılmasına dair verdiği bu kararın şikayet konusu yapıldığı mahkemece şikayetin kabul edilerek icra...

          Bu madde gereğince icra mahkemesinin verdiği kararlar kesindir." hükmü yer aldığını, buna rağmen davacı yanın icra takibini sürüncemede bırakmak amacıyla hem meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayetini hem de kıymet takdirine ilişkin şikayetini yetkisiz mahkemede ileri sürmüş olduğunu, huzurdaki davaya konu 23.06.2022 tarihli bilirkişi raporu Gaziantep İcra Müdürlüğü'nün 2019/132617 Esas sayılı icra takip dosyasında düzenlenmiş olması ve takibin Gaziantep İcra Müdürlüğünde başlatılmış olması nedenleriyle davacının hem meskeniyet/ haczedilemezlik şikayeti hem de kıymet takdirine ilişkin şikayeti yönünden yetki itirazında bulunduklarını ve yetki itirazları hakkında dosya üzerinden inceleme yapılarak dosyanın derhal yetkili Gaziantep icra hukuk mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, Davacı dilekçesinin devamında dava konusu raporda taşınmazların tapu, kadastro ve imar bilgilerinde hata olduğunu ileri sürmüşse de bunların neler olduğundan bahsetmemiş olduğunu ve iddiasını...

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava Türü : Alacak YARGITAY İLAMI Davacının 15.05.2013 tarihinde yaptığı şikayeti üzerine düzenlenen BÇM raporunun, davacının şikayeti, alınan tanık beyanları, tutulan tutanaklar ve müfettiş raporu da istenip eklenerek tekrar Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava Türü : Alacak YARGITAY İLAMI Davacının 15.05.2013 tarihinde yaptığı şikayeti üzerine düzenlenen BÇM raporunun, davacının şikayeti, alınan tanık beyanları, tutulan tutanaklar ve müfettiş raporu da istenip eklenerek tekrar Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra Müdürlüğü'nün 2019/1168 esas sayılı icra takip dosyasından Karasu Tapu Müdürlüğü'ne doğrudan yazılan yazı ile şikayet konusu taşınmazın tapu kaydına 18/03/2019 tarihinde İİK'nın 150/c maddesi şerhi konulduğu, bu hali ile hacze karşı şikayeti incelemeye İstanbul Nöbetçi İcra Mahkemesi'nin yetkili olduğu, mahkemenin davaya bakmakla yetkili olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; davanın konusunun Sakarya İli Karasu İlçesi Aşağıaziziye Mah., 1568 ada, 1 parsel, A3 blok, 2. kat, 18 bağımsız bölüm numarasında kayıtlı taşınmaz hakkında meskeniyet şikayeti olduğunu, taşınmaza ilişkin davalarda yetkili mahkemenin taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olduğunu belirterek bu kuralın kesin yetkiye ilişkin olduğu ve kamu düzeninden kaynaklandığı gözetilerek yetkisizlik kararının yapılacak istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

              Bu nedenle mahkemece başvurunun haczedilmezlik şikayeti olarak vasıflandırılması doğru değildir. Ancak şikayetçi borçlunun ileri sürdüğü iddialar cebri satışa engel teşkil etmeyeceğinden satış işleminin iptaline dair şikayeti yerinde değildir. O halde mahkemece, istemin “meskeniyet şikayeti” olarak vasıflandırılması doğru değilse de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibari ile doğru olan mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte, takip borçluları tarafından açılan icra emri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti, yetki itirazı, meskeniyet ve maişet şikayetine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu