Davacı, kesin yetki kuralının bulunmadığı bir davayı yetkisiz bir mahkemede açmışsa, seçme hakkı itiraz eden davalıya geçer, davalının bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmünü içermektedir. Yine, 116/1- a maddesinde kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazını "ilk itiraz" olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise; "İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez." hükmünü içermektedir. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır.(Emsal;Yargıtay 20....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı tarafın davaya dayanak Aliağa İcra Müdürlüğünün ... sayılı takip dosyasında yetkiye,borca ve takibe itirazda bulunduğu, yargılamaya devam etmeden önce davalı tarafından usulüne uygun olarak icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın Mahkememizce öncelikle değerlendirilmesi gerektiği; davanın, cari hesap alacağını tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davası olduğu, itirazın iptali davasının görülebilmesi için takibin yetkili icra dairesinde yapılmış olması, yani geçerli bir takibin bulunması gerektiği ve borçlu tarafından usulüne uygun itiraz edilmiş olması gerektiği; davalı tarafından takip dosyasında usulüne uygun yetki itirazı yapıldığı, Mahkememizce yapılan incelemede, takibin cari hesaba ilişkin bakiye alacağa ilişkin olduğu, davacının adresinin " ... Menemen/İZMİR" olduğu, davalının adresinin ise "......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun süresi içerisinde icra müdürlüğüne başvurarak; borca ve icra dairesinin yetkisine itirazı üzerine takibin durduğu, alacaklının talebi üzerine, icra müdürlüğünce kısmi itirazda bulunulduğu açık şekilde belirtilmediğinden bahisle, icra müdürlüğünce takibin sadece yetki yönünden durdurulmuş sayılmasına ve borca itiraz yönünden takibin devamına karar verildiği, borçlunun, icra müdürlüğü işleminin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
nun 179/b maddesi gereğince iflas erteleme tedbir kararında takibin durudurulması yönünde karar verildiğinden dolayı takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece, borçlunun yetki itirazının kabul edildiği, takibin iptali yönünde şikayeti konusunda karar verilmediği anlaşılmaktadır.İİK'nun 150/a-1. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 62/1. maddesi hükmüne göre; her türlü itirazın, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yapılması zorunludur....
Madde hükmüne yer verilerek maddenin uygulanabilmesi için takibin ilama dayalı olması gerektiği şikayete konu edilen işleme konu takibin ise ilamsız takip olduğu gerekçe olarak ortaya konulduğunu, ilk derece mahkemesinin red kararı ve gerekçesinin yerinde olmadığını, İstanbul Anadolu 12. İcra Dairesinin ilamsız icra takibi başlatması üzerine takibe yetki ve esas yönünden itiraz edilmiş olup İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açıldığını, İstanbul Anadolu 7 Asliye Ticaret Mahkemesi 27/11/2014 tarih ve 2013/967 Esas sayılı kararı ile reddedildiğini, karar gereği yasal sürede yetkili icra dairesine gönderilmeyen takip usul ve yasaya aykırı olarak Kayseri Genel İcra Müdürlüğüne gönderildiğini, icra baskısı ile ödemenin yapıldığını, gönderme kararının hatalı olduğu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20....
DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından müvekkilleri aleyhine İstanbul 29....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2023 NUMARASI : 2023/393 ESAS- 2023/436 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün 2023/20686 E. sayılı takip dosyasında, davalı-alacaklı tarafından müvekkil şirket hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığını, müvekkil şirket adresinin Antalya ili Manavgat ilçesi sınırlarında olup, genel yetki kuralı gereği Manavgat icra müdürlüklerinin yetkili olduğunu beyanla, yetki itirazlarının kabulü ile icra dosyasının yetkili Manavgat icra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının imzaladığı taahhütname kapsamında dava dışı borçlunun müvekkilinden satın aldığı mallar nedeniyle oluşan borcuna kefil olduğunu, mal bedellerinin ödenmemesi üzerine müvekkilince aleyhlerine başlatılan takibe davalı kefilin itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ve %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dairesi ve mahkemenin yetkisine itiraz ederek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, taahhütname uyarınca yetkili kılınan ......
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalı tarafın icra takibinde kısmi itiraz ve yetki itirazında bulunduğu, takip konusu borcun para borcu olması nedeniyle takip tarihinde alacaklının yerleşim yerinde takip yapılabileceğinden yetki itirazının yerinde olmadığı, davalının icra takibine yapmış olduğu kısmi itirazda itiraz edilen miktar açıkça gösterilmediğinden geçerli bir itiraz bulunmadığı gerekçesiyle yetki itirazının iptali ile takibin devamına, borca itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, aleyhine başlatılan icra takibine karşı sunduğu itiraz dilekçesinde yetkiye ve borca itirazda bulunmuştur. Mahkemece yetki itirazı kabul edilmemişse de itiraz dilekçesinde takipteki borç miktarına itiraz edilmesi karşısında borca itirazın kısmi itiraz olduğu ve itiraz edilen miktarın açıkca gösterilmediği gerekçesiyle borca itiraz edilmemiş olduğunun kabulü doğru olmamıştır....
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmelerde malzeme bedelinin, malzemelerin teslim alındığı tarihteki yabancı paranın TL karşılığı olarak ödenmesinin kararlaştırıldığı, davalının malzemeleri teslim alırken itirazi kayıt koymadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....