nun 168/1-5. maddesi uyarınca borçlu tarafından yapılan yetki itirazı, İİK.'nun 169/a maddesi uyarınca borca itiraz niteliğindedir. Kamu düzenine ilişkin olmadığından mahkemece re'sen dikkate alınamaz. O halde mahkemece; borçlunun yetki itirazının vazgeçme nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken bu itiraz yönünden yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
-TL 'nin tahsilinin talep edildiği, borcun sebebi olarak su abone sözleşmesinin gösterildiğini, davalının süresi içerisinde verdiği itiraz dilekçesinde Reyhanlı ikamet etmesi nedeni ile yetkili icra dairesinin Reyhanlı İcra Müdürlüğü olduğunu ileri sürdüğü, ayrıca borca ve ferilerine de itiraz ettiği, icra takibinin durduğu anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır....
icra takibi kesinleşmiş ise diğer borçlular için de bu icra dairesi yetkili hale gelmiş olacağını, diğer borçlu Salih Hezer hakkında icra takibi kesinleştiği için davalı tarafından yetki itirazında bulunması, yetkisiz icra dairesinde açıldığını söylemesinin bir hükmü kalmayacağını, davalı tarafa ödeme emrinin 01/02/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, iş bu dava açılmadan önce borçlulardan Salih Hezer hakkında kesinleşen icra takibinde artık yetkili yer Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü olacağını, davalı taraf için de Afyon icra daireleri yetkili hale geldiğini, davalı tarafın yetki itirazı yerinde olmadığını, taraflar arasında imzalanan bu kambiyo senedinin bono olduğunu, bu durumda davalı sadece sıradan borca itiraz ettiğini, sıradan borca itiraz etmek yerine böyle bir borcunun olmadığını ispatlayabilecek bir delil sunması gerektiğini, davalı borçlunun sırf borcunu ödememek için ödemesi gereken borca itiraz ettiğini, belirtmiş bu nedenlerle; borçlunun icra takibine yaptığı borca ve yetkiye...
Bu durumda, yetki itirazı ilk itirazlardan olmadığından, taraflar yargılama bitinceye kadar yetki itirazında bulunabileceği gibi, mahkeme de yargılamanın her aşamasında kendiliğinden yetkisizlik kararı verebilir. Somut olayda, davacı sendika tarafından, sendika aidat alacaklarının tahsili için Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2012/16135 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış ve takip borçlusu Beycuma Belediyesi tarafından kanuni süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz edilmesi sebebiyle takip durmuştur. İtirazın iptali davalarında, yetkiye itiraz olması durumunda mahkemece ilk önce bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan kanuni düzenlemeler ve açıklamalara göre, somut olayda yetkili icra dairesi davalının yerleşim yerinde bulunan icra dairesidir. İtirazın iptali davalarında, yetkili icra dairesinde takip yapılması, dava şartıdır....
Mahkemece; Davacı T1 yönünden; yetki itirazının kabulü ile; Kayseri İcra Dairelerinin Yetkisizliğinine, Yetkili İcra Dairesinin Niğde İcra Daireleri olduğuna, yasal sürede talep halinde icra dosyasının icra müdürlüğünce yetkili Niğde Nöbetçi İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, davacının ileri sürmüş olduğu diğer itirazların yetkili ve görevli mahkemece değerlendirilmesine, davacı T2 yönünden, davacının imzaya itiraz davasının reddine, davacının borca itiraz davasının reddine, davacının yetki itirazının reddine, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinde yapılan inceleme ile sonuca gidilemez. O halde mahkemece duruşma açılarak ve varsa tarafların gösterecekleri deliller toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinde yapılan inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Borca itiraz nedeniyle davacı taraf eldeki davayı açmıştır. Davalı taraf cevap dilekçelerinde mahkememizin yetkisine de itiraz etmiştir. Yetki itirazı ilk itirazlardan olduğundan ön inceleme duruşmasında herşeyden önce ilk itirazlar karara bağlanarak yargılamaya devam edilmesi gerekeceğinden davalı tarafın yetki itirazı üzerinde durulmuştur. Kural olarak genel yetki kuralı gereği davalının ikametgahı mahkemeleri yetkilidir. Davalı şirket tüzel kişi tacir olup işletmenin merkezi yer mahkemesinde de dava açılabilir. Davacı Karacabey mahkemesinde davayı açmamış. Yetkisiz olan mahkememizde açmıştır. Bu aşamadan sonra yetkili mahkemenin belirlenmesinde seçimlik hak davalıya geçmiştir. Davalı genel yetki kuralı uyarınca davalının adresi mahkemesi olan Karacabey Adliyesi mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürmüştür. Yetki ilk itirazı yerinde olduğundan mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
ye ödeme emrinin 16/12/2014 tarihinde tebliğ edildiği keşideci borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz ettiği, mahkemece itiraz eden borçlunun yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.HMK'nun 7/1. maddesinin birinci cümlesine göre, borçlu birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri icra müdürlüğünde takip yapılabilir. Bu durumda, diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm, borçlulardan birinin onun için genel yetkili yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılması ve onun hakkındaki yetkinin kesinleşmiş olması hali içindir.Somut olayda; çekin keşide yerinin ... olduğu, muhatap bankanın ......
Noterliği'nin 04.07.2011 tarih ... yevmiye no'lu ödememe protestosu ile ödeme tarihli emre muharrer senetlerden kaynaklı olduğu, müvekkili davalılar aleyhine giriştiği icra takibi neticesinde borçluların haksız bir şekilde borca itiraz etmesi üzerine itirazın iptali davasını açmak zorunda kalmış olduğunu, davalılar tarafından, takip tarihinde müvekkile ödenmesi gereken borç 30.000 TL olduğu, müvekkili takip tarihine kadar borçlu ile aralarındaki samimiyet ve iyi niyete karşılık sürekli olarak karşı tarafa bildirimde bulunduklarını, davalı tarafından ödenme yapılmayınca, davacı adına .... İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı dosyasıyla borçlular aleyhinde icra takibi başlatmış ve borçlular takibe itiraz edildiğini, itiraz üzerine takip durduğunu, borçluların itirazı haksız olup borçlu itirazında kötü niyetli olduğunu, borçlular icra müdürlüğüne verdiği itiraz dilekçesinde borca, işlemiş faize ve tüm ferilerine itiraz etmiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; HMK'nın 19. maddesi uyarınca yetki itirazında bulunan tarafın yetkili Mahkemeyi göstermek zorunda olduğunu, aksi takdirde yetki itirazının geçerli olmayacağını, davacı yetkili icra dairesini göstermediğinden yetki itirazı geçersiz olmakla Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kaldı ki senette Küçükçekmece icra dairelerinin yetkili kılındığını öne sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. 6100 sayılı HMK'nın "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmü mevcuttur. Somut olayda, davacı yetki itirazında bulunmuş ise de yetkili icra dairesini göstermediğinden HMK'nın 19/2. maddesi uyarınca yetki itirazı geçersizdir....