Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nce (İş Mahkemesi Sıfatıyla) ise, kesin yetki kuralı bulunmayan dava konusu olayda, yetki itirazı bulunmaksızın ve dosya üzerinden yapılan inceleme ile yetkisizlik kararı verildiği, yetkinin kamu düzenine ilişkin olmadığı ve kesin yetkinin bulunmadığı ve usulüne uygun bir yetki itirazı olmadığı durumlarda ise davanın ilk açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Hizmet tespiti davalarında şu dört yer yetkili sayılır....

    İcra Mahkemesi İİK’nun 331.maddesine muhalefet etmek suçundan sanıklar ... ve ... haklarında açılan davada müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde müşteki vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Dosya kapsamına göre, müşteki vekili Avukat ...’un 15.09.2006 tarihinde düzenlediği yetki belgesine istinaden stajer Avukat ...'ın duruşmalara girmesine rağmen Mahkemece "icra mahkemesindeki davanın Avukat stajeri tarafından takibinin usul hükümleri gereği mümkün bulunmadığı, bu hususun duruşmaya katılan stajer avukat tarafından müşteki vekiline bildirdiği halde, müşteki vekilinin duruşmaya icabet etmediği" gerekçesiyle İİK'nun 349/6.maddesi uyarınca şikayet hakkının düşürülmesine karar verildiği anlaşılmıştır....

      Bu husus, kamu düzenine ilişkin, kesin yetki niteliğindedir. Kanunda, koşulları oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri bu husustaki (yetki ile ilgili) istisnaları düzenler. Dosya kapsamından, davac vekilinin talebinin dayanağı olan icra takibinin ... 1. İcra Müdürlüğü 2020/ 5022 esas sayılı dosyası olduğu anlaşılmaktadır. O halde uyuşmazlığın ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 22/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Şikayet hakkının düşürülmesi Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Şikayetçi vekilinin vekaletnamesinde birden çok vekile yetki verilmiş olması, yargılama sırasında yetki belgesi ile başka avukatın da yetkilendirilmiş olması karşısında tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir....

          İcra Dairelerinde yapılması gerektiği yönündeki yetki itirazı ile birlikte takibe konu çek üzerinde alacaklıya ait ciroda oynama yapıldığından bahisle borca yönelik itirazda da bulunduğu mahkemece yetki itirazının kabulü ile dosyanın talep halinde ... İcra Dairelerine gönderilmesine, borca ilişkin itirazlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.6100 sayılı HMK'nın Yetki itirazının ileri sürülmesi başlıklı 19/2. fıkrasında " (2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmü mevcuttur.HMK.nun 19/2. maddesi uyarınca birden fazla yetkili icra dairesi varsa, borçlu yetki itirazında seçtiği icra dairesini bildirmelidir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz....

            payı-ziynet eşyası istenmemesi ve yetki itirazında bulunulmaması, kararın temyiz edilmemesi ve temyizden feragat edilmesi için davacıya yetki ve talimat verdiğinin görüldüğü, dilekçesinde tehdit, baskı ve şantajın mahkemeye gitmesi yönünde yapıldığı, haklarından feragat etmesi konusunda karşı taraf vekili ile işbirliği içinde dolandırıldığını ifade ettiği, şikayet dilekçesinde davacının kişiliğine yönelen aşağılayıcı bir ifade şekli kullanılmadığı, şikayet hakkını yasal sınırlar içinde kalarak kullandığı, şikayet hakkının davalı tarafından kötüye kullanıldığından söz edilemeyeceği, şikayet hakkını kötü niyetle ve davacıyı zarara sokmak için kullanıldığının kabulünün mümkün olmadığı, iftiranın sabit olduğuna yönelik mahkeme kararı bulunmadığı, şikayeti haklı gösterecek bazı emare ve olguların zayıf ve dolaylı da olsa varlığının yeterli bulunması halinde anayasal şikayet hakkının kabulünün zorunlu bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir....

            Gerekçeli kararın şikayet olunanlardan .... vekiline tebliğine ilişkin tebligat parçasına dosya içerisinde rastlanmadığından mahkemece, gerekçeli karar adı geçen şikayet olunan vekiline tebliğ edilmiş ise, tebliğ parçasının dosya içerisine konulması, temin edilemezse mahkeme kayıtları ve posta idaresi kayıtları üzerinde inceleme yapılarak tebliğ tarihinin tespiti, henüz tebliğ yapılmamış ise, gerekçeli kararın anılan şikayet olunan vekiline tebliği ile temyiz süresinin beklenmesiyle adı geçen şikayet olunan vekilince temyiz dilekçesinin sunulması halinde bu dilekçenin dosyanın içerisine konulması 4-Taraf vekillerinden vekaletnamesi ya da vekaletnameye dayalı yetki belgesi olmayan varsa vekaletname /yetki belgesi eksikliğinin tamamlattırılması, 5-.... İcra Müdürlüğü'nün 2010/4893 Esas, ... İcra Müdürlüğü'nün 2010/ 3190 Esas ve .......

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi -KARAR- Davalının temyiz itirazı yetki itirazı hakkında bir karar verilmemesi konusuna ilişkindir. Tarafları tacir olan iş bu davaya bakmak görevi TTK. 5. maddesinde düzenlendiği gibi Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Bir davada yetkisizlik kararı verme yetkiside usul hükümleri gereği görevli mahkemeye aittir. Bu durumda temyiz eden davalının yetki itirazı hakkında görevli Ticaret Mahkemesinin karar vermesi gerekir. Gönderme kararlarıda müstakilen temyizi kabil kararlar değildir. SONUÇ:Yukarıda azçıklanan nedenlerle davalının temyiz dilekçesinin REDDİNE, 18.3.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Asliye Hukuk Mahkemesinin davacının talebi olmadığı bir konuda ve davalı tarafından süresi içerisinde yapılmış bir yetki itirazı da bulunmadığı halde yetkisizlik kararı vermesinin usul ve kanuna aykırı olduğu mahkememizin davacının istirdat davasına bakmaya yetkili olmadığı, yetkili mahkemenin ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu 72/8'de “Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.” hükmü düzenlenmiş olup kesin yetki hali söz konusu değildir....

                  Davalı erkek süresi içinde yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemenin yetkisine yönelik itirazlar ilk itirazlardan olup (HUMK md. 187/2, HMK md. 116), bu husus mahkemece öncelikle ve esasa girilmeden, ön sorun (hadise) şeklinde incelenerek sonuçlandırılır (HUMK m. 190-196, HMK m. l17/3). Mahkemece yetki itirazı hakkında bir inceleme yapılmamıştır. Bu nedenle, taraflara yetki itirazı ile ilgili delilleri sorulup, gösterdikleri takdirde tüm delilleri toplanıp, sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken; açıklanan bu husus üzerinde durulmaması ve davalı erkeğin yetki itirazı ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin işin esası incelenerek karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu