Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

EK KARAR: Mahkemece, itiraz eden vekilince mahkeme yetkisine itiraz etmiş ise de talebin birden fazla borçlu hakkında yapıldığı ve diğer borçlular yönünden mahkemenin yetkili bulunduğundan yetki itirazının reddine,itiraz edenin çekde lehtar ve ilk ciranta olarak yer aldığı, itiraz eden vekili tarafından sunulan vekaletname ve imza sirkülerinde lehtar cirosunun benzemediği anlaşıldığından itiraz edenin itirazının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....

    İcra Müdürlüğü'nün 2020/4652 Esas sayılı dosyasındaki takipten 17/06/2020 tarihinde haricen haberdar olduğunu, borca, imzaya, faize, tüm fer'ilere itiraz hakkı saklı kalmak kaydıyla yetkiye itiraz ettiğini bildirmiş olduğu, Ankara 12.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/356 Esas 2020/706 Karar sayılı ilamıyla yetki itirazının reddedildiği anlaşılmıştır. Sonuç olarak, davacı vekilinin Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/356 Esas sayılı dava dilekçesinde takipten 17/06/2020 tarihinde haricen haberdar olduğuna yönelik beyanı dikkate alındığında yetki itirazı ile beraber imzaya ve borca ilişkin itirazlarını da birlikte ileri sürmesi gerekirken süresi içerisinde imzaya ve borca itirazlarının ileri sürülmediği anlaşılmış, mahkemenin bu yöndeki değerlendirmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Somut olayda, borçlu icra mahkemesine verdiği itiraz dilekçesinde borca itirazı ile birlikte ikametgahını da belirterek yetki itirazında bulunduğu halde; anılan talep konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmadan sonuca gidilmiş olması yukarıda değinilen İİK'nun 50/2. ve HMK'nun 297. maddelerinin emredici hükümlerine aykırıdır. Bu durumda, mahkemece, İİK'nun 169/a-1. maddesi uyarınca duruşma açılarak ve varsa tarafların delilleri toplanıp değerlendirilerek öncelikle yetki itirazının çözümlenmesi, borçlunun yetki itirazı yerinde görülmez ise; işin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yetki itirazı incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      No:4/1 Kepez/Antalya olup Sakarya Adliyesi yargı yetkisinde olmadığını, çekte bulunan imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığından imzaya itiraz ettiklerini belirterek icra dosyasının yetkili Antalya İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine ayrıca imzaya itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesi'nce yapılan yargılama neticesinde; davacının yetki itirazının kabulü ile Sakarya 3. İcra Dairesi'nin 2021/15454 esas sayılı takip dosyasından yapılan takipte itiraz eden borçlu yönünden Sakarya İcra Müdürlüğü'nün yetkisizliğine, davacı borçlu yönünden Antalya İcra Daireleri'nin yetkili olduğuna, 2004 sayılı İİK'nın 50/1 ve 6100 sayılı HMK'nın 20. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde icra dosyasından talep edilmesi halinde 3....

      İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, asıl davanın kısmen kabul kısmen reddine, asıl davada yetki itirazının reddine, asıl davada İzmir 12.İcra Müd 2018/12768 E sayılı dosyasında davacı yönünden takibin iptaline, birleşen 2018/881 E sayılı dosyasında davanın kısmen kabul kısmen reddine, yetki itirazının reddine; takip dayanağı belgenin olmadığı imzaya itiraz adi ortaklığa karşı doğrudan takip yapılamayacağı itirazlarının reddine; borca itirazının kısmen kabulü ile İzmir 12. İcra Müd 2018/12761 E sayılı dosyasında asıl acağın 15.000,00 TL, işlemiş faiz 2.153,69 TL olarak tespitine, birleşen 2018/882 E sayılı dosyasından davanın kısmen kabul kısmen reddine, yetki itirazının reddine- takip dayanağı belgenin olmadığı imzaya itiraz adi ortaklığa karşı doğrudan takip yapılamayacağı itirazlarının reddine, borca itirazının kısmen kabulü ile İzmir 12....

      itiraz ederek takibin durdurulmasını sağlayarak ödeme yapmaktan kaçındığını, bu hususlar göz önüne alındığında davacı borçlu T1 ile oğlu Hakan Tokdemir arasında TBK'nun 504. maddesi bakımından Hakan Tokdemir'in kambiyo taahhüdünde bulunabilmesini sağlayabilecek özel bir vekalet ilişkisi bulunduğunu, ilk derece mahkemesinin imzaya itirazın kabulüne ilişkin kararının kaldırılarak, imzaya itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Buna göre davacının imzaya itirazının incelenmesinde; Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi'nin 27.04.2021 tarihli raporunda özetle, senetteki imzanın kuvvetle muhtemel davacı T1'in eli ürünü olduğu yönünde kanaat belirtildiği, davacı vekili tarafından süresi içerisinde rapora itiraz edilerek takip dayanağı senet altındaki imzanın aidiyetinin belirlenmesi yönünden yeniden bilirkişi incelemesi talep edildiği; ancak, davalı tarafça yeni bir bilirkişi incelemesi talep edilmeyerek davanın reddinin talep edildiği görülmektedir. İspat yükü kendisinde olan davalı yeni bir bilirkişi incelemesi talep etmediğine göre, imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken ispat yükünü ters çevirecek şekilde imzaya itirazın reddine karar verilmesi isabetsizdir....

      Somut durumda açılan davada icra müdürlüğü yetkisine, imzaya ve borca itiraz edilmiş, mahkemece yetki itirazı yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Anılan durumda davacının imzaya ve borca yönelik itirazlarının incelenmesi gerektiği HMK 297.madde hükmü gereği açık ve zorunludur. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusu üzerine kamu düzeni yönünden yapılan incelemeye göre, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin HMK'nın 353/1- a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf başvurusu üzerine kamu düzeni yönünden yapılan incelemeye göre, esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin, HMK'nın 353/1- a/6 maddesi gereğince Bodrum 1....

      ın icra mahkemesine yaptığı başvuruda, yetki itirazı ile birlikte imzaya ve borca itirazını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği, bu mahkeme kararının temyizi üzerine Dairemiz 2016/21370 E. - 2017/12892 K. sayılı ilamıyla hükmün yetki itirazı hakkında karar verilmesi gerekirken, verilmediği gerekçesiyle bozularak ilk derece mahkemesine gönderildiği görülmüştür. Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda ilk önce yetki itirazı incelenerek sonra esas hakkında hüküm kurulmuş, yetki itirazının reddi ile imzaya itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına ve kötü niyet tazminatına hükmedilmiş, verilen bu kararın da temyiz edildiği anlaşılmıştır. İİK’nin 168/5. maddesi hükmü gereği, borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2021 NUMARASI : 2020/487 2021/133 DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....

        UYAP Entegrasyonu