Davalı vekilinin kanuni süresi içerisinde ibraz ettiği saptanan cevap dilekçesi ile yetki ilk itirazında bulunması üzerine işbu itiraz HMK'nın 117. maddesi uyarınca dava şartlarından sonra inceleme konusu yapılmıştır. Bu doğrultuda yapılan değerlendirme sonucunda; huzurdaki davada ticari hizmet ilişkisinden kaynaklı alacak istemi yönünden takibe vaki itirazın iptali isteminde bulunulduğu, tacir olan taraflar arasında yetki şartını haiz yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davalı tarafça yetki ilk itirazında HMK'nın 6 ve 19. maddeleri uyarınca yetkili mahkemenin ... Asliye Ticaret Mahkemeleri olarak belirtildiği görülmüştür....
Somut olayda dava, taşıma sözleşmesine dayalı alacak için başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.Davalı (borçlu) tarafından yapılan itiraz dilekçesinde; yetkiye, takibe, borca,ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettikleri belirtilmişse de, itiraz dilekçesinde yetkili icra müdürlüğü gösterilmediği için yetki itirazının usulüne uygun bir şekilde ve geçerli halde yapıldığından bahsedilemeyecektir. İlk derece mahkemesince ,usulüne uygun bir yetki itirazı bulunmadığı halde ; takip başlatılan icra dairesinin mahkemenin yargı çevresinde bulunmadığından yetkisiz olduğuna karar verilmesi doğru görülmemiştir.Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün HMK 353(1)a-4 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Dosyanın incelemesinde; davacının, davalı hakkında (3) adet e-faturaya dayalı olarak Bartın İcra Müdürlüğü'nün 2018/2732 sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrine süresinde itiraz edilmesi üzerine eldeki davanın açıldığı, davalının hem ödeme emrine itiraz dilekçesinde hemde davaya cevap dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, mahkemece takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. İtirazın iptali davalarında; icra dairesinin yetkisine itiraz edilmesi durumunda; İİK'nın 50. maddesi uyarınca; öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın HMK'nın 164. maddesi hükmü uyarınca; ön sorun olarak incelenmesi gerekir. İcra Dairesi'nin bu konuda re’sen inceleme yetkisi bulunmamaktadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/12/2019 NUMARASI : 2018/1123 ESAS - 2019/1235 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin asıla tebliğ edilmesi gerekirken vekile tebliğ edildiğini, süresi içerisinde borca, fer'ilerine ve takibe itiraz edildiğini, ödeme emrine müvekkilinin adresinin yazılmadığını, ödeme emri üzerinde İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğü'nün ünvanı ve hesabı, keza İstanbul Anadolu 18. İcra Müdürlüğü'nün ünvanı ve dosya numarası, İstanbul 10....
İskenderun İcra Müdürlüğü'nün 2018/23353 E. sayılı icra takip dosyası incelendiğinde; davalının ödeme emrine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz etmediği anlaşılmaktadır. Davalı, eldeki itirazın iptali dava dosyasına sunduğu cevap dilekçesinde icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Borçlu, icra dairesinin yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirmek zorundadır. İİK'nın 50/2. maddesi gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılmalıdır. Davalı (borçlu), süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise; İcra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Davacı-(alacaklı)nın açtığı itirazın iptali davasında; davalının icra dairesinin yetkisiz olduğuna ilişkin itirazları kabul edilmez. Ancak, davalı borçlu daha sonra açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etme hakkı yine bulunmaktadır....
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı borçlu takibe itirazında genel olarak borca itiraz etmiş, özel bir itiraz nedenine dayanmamış olup ispat yükü davacı alacaklıdadır. Geçiş ihlali yapan ......
Davalı yan mahkemenin yetkisine itiraz etmiş ise de, HMK'nun 10. ve TBK'nun 89/1-1. maddeleri uyarınca mahkememiz yetkili olduğundan yetki itirazının reddine karar verilmiştir....
Uyuşmazlık konusu para alacağına ilişkin olduğundan davacı alacaklının yerleşim yeri adresine göre icra dairesinin yetkili olduğu anlaşılmakla yetki itirazının yerinde olmadığı kabul edilerek bu itiraza itibar edilmemiştir. Takibe itiraz edilirken açıkça yetki sözleşmesine dayanılmadığından ve yetki itirazı genel yetki kurallarına göre yapılmış olduğundan mahkememizce resen dava sırasında sunulan yetki sözleşmesine istinaden icra takibine yapılan itiraz değerlendirilemeyeceğinden yetki itirazı genel ve özel yetki kuralları kapsamında değerlendirilmiştir. Takibe konu alacağın dayanağı dosyaya sunulmuş olan 02/03/2020 tarihli Güvenlik Hizmet Sözleşmesidir. Bu sözleşmenin 8. maddesiyle "yetki şartı" konulduğu ve "İşbu sözleşmenin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklarda ... Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir." şeklinde düzenleme yapıldığı görülmüştür....
Uyuşmazlık konusu para alacağına ilişkin olduğundan davacı alacaklının yerleşim yeri adresine göre icra dairesinin yetkili olduğu anlaşılmakla yetki itirazının yerinde olmadığı kabul edilerek bu itiraza itibar edilmemiştir. Takibe itiraz edilirken açıkça yetki sözleşmesine dayanılmadığından ve yetki itirazı genel yetki kurallarına göre yapılmış olduğundan mahkememizce resen dava sırasında sunulan yetki sözleşmesine istinaden icra takibine yapılan itiraz değerlendirilemeyeceğinden yetki itirazı genel ve özel yetki kuralları kapsamında değerlendirilmiştir. Takibe konu alacağın dayanağı dosyaya sunulmuş olan 02/03/2020 tarihli Güvenlik Hizmet Sözleşmesidir. Bu sözleşmenin 8. maddesiyle "yetki şartı" konulduğu ve "İşbu sözleşmenin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklarda ... Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir." şeklinde düzenleme yapıldığı görülmüştür....
İlamsız icra takibinde gönderilen ödeme emrine karşı, borçlu vermiş olduğu itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itirazla birlikte borcun esasına da itiraz etmiştir. Açılan itirazın iptali davasında da mahkemenin yetkisine itiraz etmiş, 06.12.2011 tarihli celsede yetki itirazının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, bu husus gerekçeli kararda da belirtilmiştir. Mahkemece icra dairesinin yetkisine itiraz hakkında ise olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Mahkemece karar gerekçesinde mahkemenin yetkisine itiraz reddedilmemiş gibi, mahkemenin yetkisi yeniden değerlendirilerek itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için o mahkemenin bulunduğu yerdeki icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunması gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda gerekçe kendi içerisinde çeliştiği gibi, davanın esastan reddine dair verilen hüküm ile de çelişmektedir. Yetkili icra dairesinde ilamsız takip yapılması, itirazın iptali davasının koşullarından biridir....