WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/291 Esas, 2014/381 Karar sayılı kararına istinaden suça sürüklenen çocuğun 03.02.1999 olan doğum tarihinin 03.02.1997 olarak düzeltildiği, ancak yaş tashihi davasının incelemeye konu hükmün kurulduğu 24.06.2014 tarihinden sonra 23.07.2014 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılması karşısında, mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında açılan yaş tashihine ilişkin kararın kesinleşmesi beklenilmeden TCK'nın 31/3 maddesiyle uygulama yapılmış ise de; kararın uygulama doğrultusunda kesinleşmiş olması nedeniyle bu husus bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 11.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu davalar, yaş tashihi ile ilgili değil kayıt tashihi ile ilgili olduğundan bu hallerde yaşlılık aylığı bağlanması ile ilgili emeklilik koşullarının oluşmasında mahkemece de tespit edilen bu yaşın dikkate alınmasında bir isabetsizlik yoktur (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24/12/2008 tarih, 2008/10- 784 E. 2008/768 K. sayılı kararı). Bu itibarla diploma gibi resmi kayıtlar esas alınarak doğum tarihinin düzeltilmesi halinde bu davanın klasik yaş tashihi değil, kayıt tashihi ile ilgili olduğu kabul edilmelidir. Öte yandan ülkemizde özellikle kırsal kesimde doğumların bir bölümünün evde yapıldığı, çocukların uzun bir süre nüfusa kaydedilmedikleri bilinen bir gerçektir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: Cumhuriyet savcısının suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünü temyiz ettiği saptanarak yapılan incelemede; 1- UYAP'tan alınan nufus kayıt örneğine göre Dinar Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 13.04.2009 tarihinde kesinleşen yaş tashihi kararı ile suç tarihi itibariyle 29.10.1992 doğumlu olup, 15-18 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk hakkında, yaş küçüklüğü nedeniyle cezasından indirim yapıldığı sırada TCK'nın 31/3. maddesi yerine, 31/2. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini, 2- Suça sürüklenen çocuğun polisi görerek kendiliğinden mağdura ait araçtan teybi sökerek çaldığını beyan edip sakladığı yerden getirerek teslim ettiğinin anlaşılması karşısında suça sürüklenen çocuk hakkında TCK'nın 168/1. maddesinin uygulanması gerekirken bu yönde uygulama yapmadan fazla...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -Y A R G I T A Y İ L A M I – Dosya içeriğine göre dava, yaş tashihi istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 18.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni" -Y A R G I T A Y İ L A M I – MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, nüfus kaydı (yaş) tashihi istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 18. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 15.5.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu davalar, yaş tashihi ile ilgili değil kayıt tashihi ile ilgili olduğundan bu hallerde yaşlılık aylığı bağlanması ile ilgili emeklilik koşullarının oluşmasında mahkemece de tespit edilen bu yaşın dikkate alınmasında bir isabetsizlik yoktur (Hukuk Genel Kurulunun 24.12.2008 tarih ve 2008/10- 784 E. 2008/768 K. sayılı kararı). Bu itibarla eldeki davada olduğu gibi diploma gibi resmi kayıtlar esas alınarak doğum tarihinin düzeltilmesi halinde bu davanın klasik yaş tashihi değil kayıt tashihi ile ilgili olduğu kabul edilmelidir. Öte yandan ülkemizde özellikle kırsal kesimde doğumların bir bölümünün evde yapıldığı, çocukların uzun bir süre nüfusa kaydedilmedikleri bilinen bir gerçektir....

          Davacı yaş tashihi kararı gereği düzeltilen yaşının yaşlılık aylığı bağlanırken dikkate alınması gerektiği inancıyla bu davayı açmıştır. Ancak 5510 sayılı Kanunun 506 sayılı Yasaya paralel 57/2.maddesinde ifade edildiği gibi ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladıktan sonra yapılan tashihler dikkate alınamaz. Somut davada yaş tashihine ilişkin dava tarihi değil karar tarihi esas alınmalıdır. Yargıtay (Kapatılan) 21.Hukuk Dairesinin 24.03.2015 gün ve 2014/24254 Esas, 2015/6079 Karar sayılı kararı ile Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 26.02.2015 gün ve 2014/25569 Esas, 2015/3271 Karar sayılı kararları da kesinleşme tarihinin esas alınması gerektiği yolundadır....

          DAVA Davacı vekili müvekkilinin emeklilik işlemleri için davalı kuruma başvurduğunu ancak kurumca yaş şartını yerine getirmediği, işe giriş tarihinden sonra yaş tashihi bulunduğu, doğum tarihinin 16.07.1977 olarak dikkate alındığı gerekçeleri ile talebinin red edildiğini, ancak müvekkilinin yaş tashihinin maddi hataya dayalı olarak yapıldığını, doğum belgesine göre doğum tarihinin 16.07.1973 tarihi olduğunu, 1990 yılında Türkiyeye göç ettiğinde doğum kaydı yerine geçmek üzere muhacir kağıdı verildiğini, bu belgede doğum tarihinin sehven 16.07.1977 olarak yazıldığını, bu tarihin Türkiye Cumhuriyeti Nüfus kayıtlarına geçirildiğini, kurumca doğum tarihinin 16.07.1973 olarak dikkate alınması gerektiğini belirterek davalı kurumun davacının emeklilik yaş kriterini taşımadığına yönelik işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı Kurum vekili, yapılan Kurum işlemlerinin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur. III....

            Somut olayda; mahkemece 24.06 1977 tarihli giriş bildirgesine göre davacının Sosyal Sigortalar Kurumuna ilk defa 01.06.1977 tarihinde tescil edilmiş olacağı bu tarihte 05.04.1971 olan doğum tarihinin 21.04.1980 tarihli yaş tashihi kararı ile 05.04.1962 olarak düzeltilmesine karar verildiğinden. 506 sayılı yasanın 120/2 maddesi dikkate alındığında ilk tescil tarihinden sonra yapılan bu yaş tashihinin, sigorta işlemlerinde dikkate alınamayacağı tabidir. Yapılacak ...; 506 sayılı Yasanın 120/2 maddesi dikkate alınarak davacının Sosyal Sigortalar Kurumuna ilk defa tescil edildiği tarihteki doğum tarihi 05.04.1971 kabul edilerek sonradan yapılan yaş tashihi kararı dikkate alınmadan yaşlılık aylığı koşullarını değerlendirmek ve sonucuna göre karar vermektir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

              Kurumuna ilk defa 12.3.1983 tarihinde tescil edilmiş olacağı, bu tarihte 25.2.1967 olan doğum tarihinin 20.9.2007 tarihli yaş tashihi kararı ile 2.3.1963 olarak düzeltilmesine karar verildiğinden. 506 sayılı yasanın 120/2 maddesi dikkate alındığında ilk tescil tarihinden sonra yapılan bu yaş tashihinin, sigorta işlemlerinde dikkate alınamayacağı ortadadır. Yapılacak iş; 506 sayılı Yasanın 120/2 maddesi dikkate alınarak davacının ... Kurumuna ilk defa tescil edildiği tarihteki doğum tarihi 25.2.1967 kabul edilerek, sonradan yapılan yaş tashihi kararı dikkate alınmadan yaşlılık aylığı koşullarını değerlendirmek ve sonucuna göre karar vermektir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                UYAP Entegrasyonu