"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından, kendi boşanma davasının reddi ile ziynet alacağı davasının kısmen reddi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, kendi boşanma davasının reddi ile kadının kabul edilen ziynet alacağı talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların boşanma davalarına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2- Ziynet alacağı davasına yönelik temyizlerin incelenmesine gelince; Davacı-karşı davalı kadın, dava dilekçesinde boşanmanın yanı sıra ziynet alacağı talebinde de bulunmuştur....
Davacı kadın tarafından ziynet alacağının reddedilen kısmına yönelik temyiz talebinde bulunulması üzerine Dairemizce 24.02.2020 tarih, 2020/904 esas, 2020/1475 karar sayılı ilamı ile ilk derece mahkemesince davacı kadının ziynet eşyası alacağı davasının reddedilen kısmı olan 14 ayar 40 gram altın set takımının değeri 3.000,00-TL olup, bu miktar karar tarihindeki temyiz kesinlik sınırı olan 3.200,00.- TL'yi aşmadığından, temyiz sınırı altında kalan ziynet alacağına ilişkin karar kesin olduğu gerekçesi ile davacı kadının ziynet alacağı davasının reddedilen kısmına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verildiği görülmüştür. Oysa ki davacı kadının reddedilen ziynet alacağı talebi sadece set takımı olmayıp, 6 adet bilezik yönünden de ret kararı verilmiş olup değerleri temyiz kesinlik sınırının üzerindedir. Toplanan delilerden mahkemece bozmaya uyularak verilen ziynet alacağı davasının kısmen reddi ve kısmen kabulü şeklindeki hükmün doğru olduğu anlaşılmıştır....
Kesin olarak verilmiş kararlara karşı, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu nun 445. maddesi gereğince, yargılamanın yenilenmesi isteğinde bulunulabilir ise de, kesin olarak verilmiş kararlara karşı başvurulan yargılamanın yenilenmesi isteği üzerine verilen kararların temyizi mümkün değildir. Bu nedenlerle davacı ... Tüzel Kişiliği vekilinin, yargılamanın yenilenmesi isteği üzerine verilen yerel mahkeme kararının temyizine ilişkin isteminin REDDİNE, 8.2.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA VE BİRLEŞTİRİLEN DAVA Taraflar arasındaki mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi davasında yargılamanın yenilenmesi isteminin reddine karar verilmiştir. Yargılamanın yenilenmesini birleştirilen davacı vekili kararı temyiz etmiştir. Yargılamanın yenilenmesi, yargılama hataları ve noksanlarından dolayı, maddi anlamda kesin hükmün bertaraf edilmesini ve daha önce kesin hükme bağlanmış olan bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağlayan olağanüstü bir kanun yoludur. Gerek Yargıtay kararlarında gerekse doktrinde yargılamanın yenilenmesi daha çok yeni bir dava olarak kabul edilmektedir. Yargılamanın yenilenmesi sonucu verilen karar eski hükmü kaldırdığından geçmişe etkili yenilik doğuran bir karardır. Kural olarak yargılamanın yenilenmesine kararın tarafları başvurabilir. Yargılamanın yenilenmesi olağanüstü bir kanun yolu olsa da, bir üst yargı organından değil aynı mahkemeden talep edilmektedir....
Somut olaya gelince; Davacı, yargılamanın yenilenmesi istemli dava dilekçesinde, tebligatın hiç kullanılmayan bir adrese yapıldığını, ilanen yapılan tebligatında geçerli sonuç doğurmayacağını, bu hususun HUMK.nun 445/7 maddesi uyarınca yargılamanın yenilenmesi sebebi olduğunu ileri sürmüştür. Gerçekten, yapılan tebliğ işleminde davalı tarafın hile ve hud’ası varsa ve bu yön kanıtlanırsa tebligat işlemindeki yasaya aykırılık yargılamanın iadesi nedeni sayılır. Mahkemece, eldeki dava olağanüstü bir kanun yolu olan yargılamanın yenilenmesi davası olarak kabul edilmek suretiyle istem doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılması yerine yargılamanın yenilenmesi dilekçesinin temyiz dilekçesi olarak nitelenmesi sonucu işlem yapılması doğru olmadığından mahkemenin 25.04.2008 tarihli kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 07.10.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma -Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davalı erkeğin davacı kadının kabul edilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı kadın dava dilekçesinde davalı eşi tarafından ziynet eşyalarının rızası dışında alındığını ve iade edilmediğini beyanla, ziynet eşyalarının aynen iade veya bedelini talep etmiş, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda “davacı kadına düğünde takılan takılar ile davacı adına ev alındığı anlaşıldığından...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Yargılamanın yenilenmesi yolu, ancak sınırlı hallerde kabul edilmiş olağanüstü bir kanun yoludur. 5271 sayılı CMK’nın 311 ile 323. maddelerinde düzenlenmiştir. Yargılamanın yenilenmesi istemi, ilk hükmü veren mahkemeye sunulur (CMK’nın 318/1. maddesi). Bu mahkeme, öncelikle istemin kabul edilebilir olup olmadığını inceleyerek bir karar verir. Bu inceleme dosya üzerinden yapılır. 5271 sayılı CMK’nın 23/3. maddesine göre yargılamanın yenilenmesi halinde, yargılamada görevli hakim, aynı işte görev alamaz. Bu halde hakim, uyuşmazlık hakkında daha önceden görüşünü bildirmiştir. Yargılama süresince görüşünü bildirmiş olan bir hakimin, yargılamanın yenilenmesi aşamasında görev yapması, hakimin tarafsızlığı ilkesi ile bağdaşmaz. Yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilebilir olup olmadığına ilişkin kararın, aynı mahkemece, fakat asıl kararı veren hakim dışındaki hakim tarafından verilmesi gerekir....
Yargıtay Üyesi MUHALEFET ŞERHİ Kanun koyucu 5271 sayılı CMK md 23/3'de "Yargılamanın yenilenmesi HALİNDE önceki yargılamada görev yapan hakim aynı işte görev alamaz." şeklinde belirtmek suretiyle, yargılamanın yenilenmesi sürecini "Yargılamanın yenilenmesi istemi ve yargılamanın yenilenmesinin kabulü halinde " Yargılamanın yenilenmesi süreci " olarak ikiye ayırmıştır. Yargılamanın yenilenmesi istemine bakmakla ilgili "Önceki yargılamada görev yapan Hakim " açısından bir yasak getirmemiş; Ancak CMK madde 23/3 ile " Yargılamanın yenilenmesi halinde önceki yargılamada görev yapan hakim aynı işte görev alamaz" demek suretiyle, yargılamanın yenilenmesinin kabulünden sonraki aşamada, önceki yargılamada görev yapan Hakimin artık görev alamayacağını açıkça hükme bağlamış ve artık bakmasını yasaklamıştır. Nitekim CMK 318/1'de " Yargılamanın yenilenmesi, hükmü veren mahkemeye sunulur....
Kanun metninde "yargılamanın yenilenmesi hâli" ifadesine yer verildiği hâlde anılan maddeye ilişkin komisyon değişiklik gerekçesinde ise; "Yargılamanın yenilenmesi talebi hâli" ifadesine yer verilerek talep hâlinde de önceki yargılamada görev yapan hâkimin aynı işte görev alamayacağı şeklinde maddeye üçüncü fıkra eklendiği belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : Yargılamanın yenilenmesi talebinin reddi Nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine dair karar ile ilgili yapılan itirazın reddine dair verilen karar hükümlü müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Hükümlü müdafiinin yargılamanın yenilenmesi talebini değerlendiren Bursa 2.Ağır Ceza mahkemesince 13/06/2014 tarih, 2008/325 Esas, 2009/136 Karar, sayılı Ek Kararla yargılamanın yenilenmesi talebinin reddedildiği, CMK'nın 318/3, 320 ve 321 maddeleri uyarınca verilen yargılamanın yenilenmesi isteminin reddine dair kararın aynı yasanın 321/3 maddesi uyarınca itirazı kabil kararlardan bulunduğu, yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine dair verilen karara karşı hükümlü müdafiinin itirazı üzerine, Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesince 16/07/2014 tarih ve 2014/862 D....