Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda;tarafların müşterek çocukları 06.02.1995 doğumlu ...'...
Aile Mahkemesinin 2013/455 esas, 2014/1290 karar sayılı ilamı ile davalı T5 için verilen aylık 450- TL yardım nafakasının dava tarihi olan 30/11/2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere KALDIRILMASINA, 2- a)Davacının davalı T4 için Antalya 1. Aile Mahkemesinin 2013/455 esas, 2014/1290 karar sayılı ilamı ile verilen tedbir nafakasının kaldırılması davasının REDDİNE, b)Davacının davalı T2 ve T8 için verilen yardım nafakasının, kaldırılması davasının KABULÜ ile, Antalya 1....
Hükmü mevcut bulunmaktadır.Bu hale göre iştirak nafakasının TMK.nun 328/2.maddesi hükmü gereğince yardım nafakasına dönüşmesi çocuk ergen olduğu halde eğitimi devam ediyorsa mümkündür. HUMK.nun 438/7.maddesi hükmü gereğince hükmün gerekçesinin bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, 2-TMK.nun 364/1.maddesinde “Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.” Hükmü mevcuttur. Her iki hükmün birlikte değerlendirilmesi halinde, davalı-karşı davacının yardım nafakası talebinin eğitime devam etmesi sebebiyle şartları değerlendirilerek, tarafların gelir ve içinde bulundukları muhtaçlık durumu, yoksulluğa düşecek olma şartı gözönünde bulundurularak yardım nafakasının tayin ve takdiri gerekirken, bu kısma ilişkin davanın reddi bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakasının artırılması (Asıl Dava), yardım nafakasının kaldırılması (Karşı Dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; ... Mühendisliğinde öğrenci olan müvekkili lehine 2010 yılında hükmolunan 800 TL yardım nafakasının değişen sosyo ekonomik koşullar, artan ihtiyaçlar nedeniyle 2.000 TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
Davalı-davacı vekili birleşen dava dilekçesinde açıkladığı sebeplerle; yardım nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davacı-davalının davasının kısmen kabulü ile, yardım nafakasının aylık 600,00TL'ye çıkarılmasına, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı-davalının 29 yaşında olduğunu, yardım nafakasına ihtiyacının bulunmadığını, çalışabilecek durumda olmasına rağmen çalışmak istemediğini, lisans eğitiminin bittiğini, mesleki eğitiminin yardım nafakası gerektirmediğini, davacı-davalının 2021 yılı içinde ve önceki süreçlerde SGK'lı olarak çalışmalarının da bulunduğunu, bu dönemlerin nafaka açısından dikkate alınması gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılarak asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....
(YHGK 11.4.2007, E. 2007/12-179, K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) Bununla birlikte, TMK.nun 364/1.maddesinde düzenlenen, yardım nafakası, yardım etmediği taktirde yoksulluğa düşecek altsoyu, üstsoyu ve kardeşleri bulunan herkesin, bu kişilere olan yükümlülüğünü ifade etmekte olup, TMK.nun 197/2 ve madde 169'da düzenlenen tedbir nafakası ise boşanma ve ayrılık davası açılmadan önceki dönemde evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin taraflarca yerine getirilmemesi, birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde ve reşit olmayan çocuklar yararına hükmedilen nafakadır. Somut olayda, davacı dava dilekçesinde; davacı için aylık 300 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacı ... için aylık 200 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep tedbir nafakası olarak isimlendirilmiştir....
söylediğini, davalı özel bir madenden ... emeklisi olup ayrıca şu an sigortasız olarak başka bir yerde çalışmaya devam ettiğini, gelir seviyesinin iyi durumda olduğunu belirterek, aylık 600,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava yardım nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılması taleplerine ilişkindir. TMK. 328/1. maddesine göre "Ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder" hükmü, 328/2 maddesinde de" çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler" hükmü getirilmiştir. Buna göre de, reşit olan çocuk şayet eğitimine dava ediyorsa, Anne ve babanın yardım nafakası yükümlülüğü vardır. Somut olayda, davacı Ayşegül dava tarihinde reşit olup eğitimine devam etmektedir. İstenen nafaka yardım nafakasıdır. Önceki iştirak nafakası son bulmuştur. Mahkemece, müstakil olarak 250,00 TL yardım nafakasına hükmolunması gerekirken, önceki sona eren iştirak nafakasının artırılması suretiyle hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; 2014 yılında açık lisede okuyan kızı yararına hükmolunan 200 TL yardım nafakasının davalı kızının ... Hastanesi kantininde sigortalı olarak çalışmaya başlaması nedeniyle kaldırılmasını talep ve dava etmiştir ....
Dolayısıyla bizzat reşit çocuk tarafından eğitiminin devam ettiği belirtilmek suretiyle açılan iş bu dava, TMK'nın 328/2. maddesi uyarınca ve 364/son maddesi kapsamında "yardım nafakası" verilmesine ilişkindir. O halde, Mahkemece yardım nafakası şeklinde niteleme yapılarak karar verilmesi gerekirken 400 TL iştirak nafakasının yardım nafakası olarak aylık 500 TL'ye yükseltilmesi yönünde hüküm kurulması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Ancak, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 1.fıkrasındaki "...dava önce davacı lehine hükmedilen aylık 400 TL iştirak nafakasının yardım nafakası olarak aylık 500 TL'ye yükseltilmesine..." ifadesinin karar metninden çıkarılarak yerine "... 500 TL yardım nafakasının..." ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 30.09.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....