CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle açılan davaya zamanaşımı yönünden itirazlarını sunduklarını, huzurdaki dava süresi içinde açılmamış olup bu nedenle zamanaşımı nedeni ile reddi gerektiğini, davacıların, mahkemece verilen kesin süre içersinde belirtilen gider avansını yatırmadıklarından dava şartı yerine getirilmemiş olup, davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafça, işbu dava bakımından adli yardım talep edilmiş olup, Mahkemece 14/12/2021 tarihinde verilen ara karar ile davacının adli yardım talebi reddedildiğini, bunun neticesinde davacı vekilince sunulan dilekçe ile "01/12/2021 Tarihli beyan dilekçemiz ile ADLİ YARDIM talebinde bulunulmuş ve 14/12/2021 tarihli ara kara ile ADLİ YARDIM talebimiz REDDEDİLMİŞTİR. Bu nedenle dava dilekçesinde bildirilen davacılardan sadece ... (TC NO: 46198745330 ) adına davaya devam ediyoruz ve iflas avansını yatırıyoruz."...
Tefhim edilen kısa kararda "Davacının İŞTİRAK NAFAKASININ KALDIRILMASI DAVASININ KABULÜ ile; müşterek çocuk Cuma yararına ödenen iştirak nafakasının 10/07/2019 tarihi itibariyle KALDIRILMASINA, " karar verildiği halde gerekçeli kararda "Davacının İŞTİRAK NAFAKASININ KALDIRILMASI DAVASININ KABULÜ ile; müşterek çocuk Cuma yararına ödenen iştirak nafakasının dava tarihi itibariyle KALDIRILMASINA," karar verilmek sureti ile kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. (6100 s. HMK. m.298/2) Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....
İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRILMASITÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 330TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 331 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 2011 yılında boşandıklarını, boşanma neticesinde müşterek çocuk Ecem'in velayetinin davacı anneye verildiğini ve müşterek çocuk lehine aylık 1.500 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen süre, müşterek çocuğun Galatasaray Lisesi'nde eğitim görmekte olup, yaşı gereği ihtiyaçlarının artması, eğitim, giyim vb.masrafları olması, davacı annenin çalışmaması, davalının ise maddi durumunun çok iyi olup limited şirket sahibi olması, yine bir Alman firmasının Türkiye...
İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRIMITÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 4TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 182TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 331 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; 2008 yılında anlaşmalı boşanma ile müşterek çocuk lehine tespit edilen 250TL iştirak nafakasının, müşterek çocuğun büyümesi, Meslek Lisesi son sınıf öğrencisi olması, ihtiyaçlarının artması sebebiyle yetersiz kaldığını belirterek 500TL' ye artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2020 NUMARASI : 2018/122 ESAS, 2020/228 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların İstanbul Anadolu 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davanın KABULÜ İLE, tarafların TMK’nun 166/1 maddesi gereğince BOŞANMALARINA, Davacı kadın lehine daha önce hükmolunan 500,00 TL tedbir nafakasının boşanmaya ilişkin kararın kesinleşmesine kadar devamına, kesinleşmeye müteakip 1000,00 TL daha arttırılarak aylık toplam 1500,00- TL YOKSULLUK NAFAKASININ davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, Kesinleşmeyi takip eden her yıl TÜİK tarafından belirlenecek ÜFE oranında artırıma tabi TUTULMASINA, Davacının maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 60.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, tazminatlara boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmesinden itibaren yasal faiz uygulanmasına," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca; hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
-TL olarak göstermiş ve adli yardim talebinde bulunmuştur. Mahkemesince yapılan yargılama sırasında davacının adli yardım talebi kabul edilmiş ve yargılama sonunda özetle; 6100 sayılı HMK'nın 114/1-(ı) maddesi uyarınca derdestlik dava şartı olup, somut olayda aynı konu hakkında derdest aynı mahkemenin 2015/369 Esas sayılı dosyasının bulunduğu anlaşılmakla dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 4....
Yukarıda değinilen düzenlemeler karşısında 1-Temyiz aşamasında adli yardım isteğinin mahkemece reddedilmiş olması doğru görülmediğinden, Yerel Mahkemece " adli yardım isteğinin reddine" ilişkin olarak verilen 27.11.2014 TARİHLİ EK KARARIN ORTADAN KALDIRILMASINA, 2-Toplanan deliller, mahkemece yapılan inceleme adli yardım talepli dilekçeye somut bir delil eklenmemiş olması ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalıların kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin temyiz harç ve giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varılamadığından, başka bir deyişle 6100 sayılı HMK.' nun 334/1.maddesine belirtilen koşullar oluşmadığından ADLİ YARDIM TALEBİNİN REDDİNE, 3-Hükmü temyiz eden davalıların eksik kalan temyiz harcınıntamamlaması yönünden 1086 sayılı HUMK.' nın 434/3.maddesi uyarınca işlem yapılabilmesi ve sonucuna göre gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine, GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar...
SİLAHLI ÇETE MENSUPLARINA HAL VE SIFATLARINI BİLEREK YARDIM VE YATAKLIK YAPMAK 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 169 ] 765 S....
Eldeki davada, davalı ... tarafından süresinde adli yardım talebinde bulunulmuş olup, adli yardım yönünden yasal şartların oluştuğu görülmekle anılan davalının ADLİ YARDIM TALEBİNİN KABULÜNE karar verilip, işin esasının incelenmesine geçildi. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 15.779,61 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 03/11/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....