AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05.04.2022 NUMARASI : 2020/692 ESAS, 2022/288 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile Mersin 3. Aile Mahkemesinde boşandıklarını, davalı lehine 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının güzellik merkezi olduğunu, aynı zamanda bioenerji uzmanlığı yaptığını, internet sitelerinden de kazanç elde ettiğini, kendisinin aylık net bir gelirinin olmadığını belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, "davanın kabulü ile, Mersin 3....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/05/2022 NUMARASI : 2021/997 ESAS, 2022/396 KARAR DAVA KONUSU : İŞTİRAK VE YOKSULLUK NAFAKASININ ARTIRIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; boşanma ilamı ile kendisi lehine verilen 200,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 400,00 TL'ye, velayeti kendisine verilen çocukları Kerem ve Merve için 250,00'şer TL olan iştirak nafakalarının aylık 750,00'şer TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile; dava tarihinden geçerli olarak yoksulluk nafakasının aylık 400,00 TL'ye, iştirak nafakalarının ayrı ayrı 750,00'şer TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/07/2017 NUMARASI : 2016/845 ESAS, 2017/437 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA(YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI) KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan, dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların Tekirdağ Aile Mahkemesinin 2013/463 Esas, 2013/572 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, bu karar ile birlikte davalı lehine aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının yüksek kira geliri ve taşınmazı olduğunu, kendisinin borç içinde bulunduğunu beyanla nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine karar verilmiştir. İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla, müvekkili lehine kaldırılarak nafakanın tamamen kaldırılmasını olmadığı takdirde düşürülmesine karar verilmesini istemiştir....
ün adli yardım talepli dilekçesiyle birlikte mali durumunu gösterir herhangi bir belge sunmadığı, mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda olduğu kanaatine varılamadığından, başka bir deyişle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334.maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından ADLİ YARDIM TALEBİNİN REDDİNE; Adı geçen davalının eksik kalan nispi temyiz karar harcını ve temyiz yoluna başvurma harcını tamamlaması yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 434/3. maddesi uyarınca işlem yapılabilmesi ve ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine, GERİ ÇEVRİLMESİNE,02.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Okundu.04.07.2018.HA....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15.09.2022 NUMARASI : 2021/304 ESAS, 2022/622 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASININ ARTTIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların İstanbul Anadolu 9. Aile Mahkemesinin 2019/282 Esas, 2019/349 Karar nolu kararı ile boşandıklarını belirterek davacı kadın için belirlenen aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 2.500,00 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2020 NUMARASI : 2020/38 ESAS, 2020/795 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKASININ KALDIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların İstanbul Anadolu 11. Aile Mahkemesi'nin 2018/729 E. 2018/686 K. sayılı ilamı ile boşandıklarını, davalı lehine yoksulluk nafakasına karar verildiğini, davacının açık cezaevinde bulunduğunu ve nafakayı ödeyebilme kabiliyetinden yoksun olduğunu beyanla yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, olmadığı taktirde indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
DOLANDIRICILIKBANKADA DÖVİZ BOZDURMAK İSTEYEN ŞİKAYETÇİYE YARDIM EDECEĞİNİ SÖYLEYİP, PARALARI ALIP KAÇMAK "İçtihat Metni"Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09.03.2022 NUMARASI : 2019/592 ESAS, 2022/170 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, davacının babası olduğunu, davacının üniversite sınavlarına hazırlandığını, yardım nafakasına ihtiyacı olduğunu belirterek aylık 1.500,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı için aylık 600,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nın 341/2 " Miktar veya değeri 8.000,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
Anılan sebeple, davacının temyize ilişkin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığı yönünde kanaat oluşmadığından ADLİ YARDIM talebinin 6100 sayılı Kanun'un 337/2. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Davacı tarafın adli yardım talebinin REDDİNE, peşin alınması gereken temyiz başvuru ve karar harcının kanunda öngörülen yedi günlük kesin süre içinde ödenmesi, aksi halde temyiz başvurusundan vazgeçilmiş sayılacağı konusunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 434. maddesi uyarınca davacı tarafa muhtıra çıkartılarak kanuni süre beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
BANKASI EMEKLİ VE SOSYAL YARDIM SANDIĞI İŞTİRAKÇİSİ OLARAK EMEKLİYE AYRILAN VE BU SANDIKTAN SOSYAL YARDIM ZAMMI ALAN DAVACIYA, İDAREDE GÖREV ALMASI NEDENİYLE YAKACAK YARDIMI YÖNETMELİĞİNE GÖRE ÖDENEN YAKACAK YARDIMININ MÜKERRER ÖDEME SAYILAMAYACAĞI HK. Dava, Aralık 1979 ile Mayıs 1982 tarihleri arasında davacıya ödenen yakacak yardımının maaşından kesilemk suretiyle istirdadı ve Haziran 1982 tarihinden itibaren ödenmesi yolundaki işlemin iptali istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesi kararıyla, dava dosyasının incelenmesinden, davacının 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20.maddesine göre ......