255 TL.ye çıkarılmasına,bu miktarın kararın kesinleşme tarihi kriter alınarak takip eden her yıl Üfe oranında artırılmasına,fazla talebin reddine, c-)Davacı lehine yoksulluk nafakasının kısmen artırımı kararı üzerinden ayrıca ücreti vekalet takdirine yer olmadığına, d-)Av.Asg.Ücr.Tar.nin 9/son maddesi sebebiyle yoksulluk nafakasının reddedilen kısmı üzerinden davalı lehine ücreti vekalet takdirine yer olmadığına, e-)Kabule göre alınması gerekli 44,40 TL.başvuru harcı ile 62.13 TL.karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, f-)Resmi giderlerden karşılanan 149,50 TL.tebligat-7,50 TL.PTT gideri ki toplamı 157 TL.yargılama giderinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, g-)İlk Derece mahkemesinin hüküm fıkrasının davacı lehine ücreti vekalete yönelik 5 no.lu maddesinin iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırımı kararına yönelik muhafazasına, h-)Sair hususlarda istinaf sebebi reddedildiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 4- )a-)Adli yardım sebebiyle...
nafakası atırılması isteminin reddine, müşterek çocuk Eşref bakımından ise TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranı ile sınırlı kalarak tedbir nafakasını 21,70 TL artırılmasına karar verildiği görülmüştür....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını yardım ve iştirak nafaka miktarlarına ilişkin kararın hakkaniyete aykırı olduğunu, nafakaların ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesi gerekirken daha düşük miktarda verilmiş olan artırım kararı hukuka aykırı olduğunu belirterek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Açılan davanın davacı T1 açısından yardım nafakası talebine, diğer davacı T2 açısından iştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. TMK'nın 364. maddesine göre; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür." Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir....
Aile Mahkemesi' nin 2016/829 Esas 2017/363 Karar sayılı ilamı ile 250,00.TL yardım nafakasına hükmedildiğini, geçen sürede hükmedilen nafaka miktarının davacının ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini, davacının, kızı Dursun ile birlikte diğer mirasçılarla hisseli olan evde oturduklarını, kızı Dursun'un herhangi bir geliri ve sosyal güvencesinin bulunmadığını, davalının davacının çocukları arasında maddi durumu en iyi olan kişi olduğunu, İzmir' de evi, iş yeri, yazlığı ve arabasının bulunduğunu, sosyal yaşamının ve ekonomik seviyesinin oldukça yüksek olduğunu, davalının eşinin emekli olduğunu, evine kendinin dışında ek gelir de geldiğini, iki adet atölyesininin bulunduğunu belirterek, davacı lehine bağlanan aylık 250,00.TL yardım nafakasının aylık 500,00.TL'ye yükseltilmesine karar verilmesinin talep ve dava edildiği, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacının, yardım nafakası arttım davasının kısmen kabulü ile, Adana 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka Arttırımı-Boşanma Taraflar arasındaki nafaka ve boşanma davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davacı-davalı kadın tarafından 22.05.2014 tarihinde açılan bağımsız tedbir nafakasının artırımı davası ile davalı-davacı erkek tarafından 08.07.2014 tarihinde açılan boşanma davası birleştirilmiş, kadının bağımsız tedbir nafakası artırımı davası yönünden kurulan hükümde "Mahkemenin 2007-371 - 2008/54 esas karar sayılı dosyası ile ortak çocuk.... için takdir edilen aylık 100,00 TL tedbir nafakasının aylık 200,00 TL'ye çıkartılmasına, kararın kesinleşmesinden itibaren ortak çocuk için takdir edilen 200,00 TL tedbir nafakasının iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine...
Yardım nafakası, aile birleylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlâk kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanunî bir ödev olarak düzenlemiştir. Buna göre belirlenecek nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olması gerekir. Mahkemece nafaka miktarı tayin edilirken; davacının ihtiyaçları ve nafaka yükümlüsünün geliri göz önünde bulundurulmalı, TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi gözetilmelidir....
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir.Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Buna göre, mahkemece, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve üniversite öğrencisi olan davacının okuduğu okul, yaşı, dosyaya yansıyan ihtiyaçları ve özellikle eğitimine devam ettiği şehir göz önüne alındığında nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alınarak; T.M.K. 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine daha uygun yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken; yukarıda anılan şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır....
TMK'nun 364. maddesine göre; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür." Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile davacı lehine hükmedilen yardım nafakasının yeniden belirlenerek aylık 1.000 TL'ye hükmedilmesine ve hükmedilen nafakaya her yıl TÜİK'in belirlediği TÜFE oranında artış uygulanmasına karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Kayseri 5. Aile Mahkemesinin 2018/1035 Esas 2018/1196 karar sayılı dosyası ile davacı lehine 550,00 TL yardım nafakasına ve nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini belirterek yeni verilen karar da yıllık artış oranının fazla olduğunu ve nafaka miktarının fazla olduğunu belirterek yerel mahkeme kararını istinaf ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yardım nafakası artırılması talebine ilişkindir....
Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacıya 2006/452 Esas sayılı boşanma davası sonucu hükmolunan nafaka, maddi ve manevi tazminatlar ile faiz, vekalet ücreti, anapara ile birlikte bu güne kadar kendisine 150.000,00 TL civarında para ödediğini, davacının kendi adına market açtığını, gerçek usulde vergiye tabi olduğunu, babasının mal varlığına ilişkin kira gelirini davacının tahsil edildiğini, en küçük çocuğuna üniversite okuduğu için aylık 784,00 TL nafaka ödediğini, diğer çocuklarının da eğitimleri süresince nafaka ödediğini, çocukları Gülçin, Yasemin ve Özcan'ın üniversite yardım nafakası davaları ve icra için toplam 30 Bin TL ödeme yaptığını, çocukların istemeleri halinde dava açılmadan da bu parayı ödeyeceğini, mal varlığının olmadığını, arkadaşlarından yardım alarak geçindiğini, belirttiği gelir ve giderlerinin dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir....