WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 03/01/2003 doğumlu ... için dava tarihi olan 07/01/2016 tarihinden itibaren aylık 350,00.-TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Ancak; taraflar halen evli olup, davacı eş ayrı yaşamda haklılık nedeniyle fiilen baktığı müşterek çocuk için nafaka talebinde bulunmuş olduğuna göre; mahiyeti itibariyle talep edilen nafaka tedbir nafakası niteliğindedir. (TMK. md.197) Buna göre, mahkemece; müşterek çocuklar yönünden hükmedilen nafakanın yardım nafakası olarak nitelendirilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

    (TMK. md.197) Buna göre, mahkemece; davacı (kadın) yönünden hükmedilen nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru ise de; müşterek çocuk yönünden hükmedilen nafakanın iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, kanuna uygun olmayan bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükümde yer alan “...iştirak nafakasının..." ifadelerinin çıkarılarak yerine "...tedbir nafakasının..." ifadelerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK'nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Aile Mahkemesinin 2020/20 esas ve 2020/142 karar sayılı ilamı ile hükmedilen tedbir nafakası (TMK md. 197) ile tahsilde tekerrüre yol açmayacak şekilde aylık 750,00 TL tedbir nafakasının (TMK md. 169) davacı/davalı T1 alınarak davalı/davacı T4'e verilmesine, nafakanın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren aylık 1.000,00 TL üzerinden yoksulluk nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine" ''Davalı/davacı T4'in maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile TMK'nın 174/1,2 maddeleri uyarınca boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davacı/davalı T1 alınarak davalı/davacı T4'e verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin reddine.'' II-Sarayköy Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 23.06.2021 tarih, 2019/312 esas ve 2021/169 karar sayılı kararına yönelik davalı/davacı T4 vekilinin sair hususlara ilişkin istinaf taleplerinin ESASTAN REDDİNE (HMK.m.353/1.b-1)....

      Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine, birleşen dava ise; TMK'nın 197. Maddesi uyarınca tedbir nafakası istemine ilişkindir. Davalı-karşı davacı kadının kabul edilen boşanma davası istinafın kapsamı dışında tutulduğundan taraflar arasındaki boşanma hükmü kesinleşmiştir....

      Aynı yasanın 197. maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK Md. 186/son). Davacı eşin ekonomik durumunun davalı (kocadan) daha iyi olması veya davacının çalışması davalı (kocayı) tedbir nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Ortak giderlere (elektrik, su, telefon, kira, yakıt parası vs.) katılma yükümlülüğünü tamamen ortadan kaldırmaz. Bu durum sadece nafaka miktarının takdirinde etkili olabilir. Davacı kadının gelirinin bulunması ona tedbir nafakası bağlanmasını engelleyici bir hal değildir....

      Davacı-davalı kadının bu talebi, Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi uyarınca ayrı yaşamakta haklı olan eşin tedbir nafakası istemine ilişkindir. Davalı-davacı erkeğin nüfus kaydında 10/07/2020 doğumlu anne ismi Rojda olan Muhammed Baran isimli bir çocuğunun daha olduğu, erkeğin davacı kadın ile evli iken evlilik dışı ilişkisinin olduğu, tarafların uzun zamandır ayrı yaşadıkları, bu durumda TMK'nın 197. maddesi koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü, günün ekonomik koşulları ve hakkaniyet ilkesi (TMK md. 4) birlikte değerlendirildiğinde davacı-davalı kadın ve müşterek çocuklar lehine tedbir nafakası takdir edilmesi gerekirken kadının tedbir nafakası (TMK md.197) talebinin reddi doğru olmamıştır....

      Ancak, Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi uyarınca tedbir nafakası talep edilmesi için, usulüne uygun harcı yatırılarak açılmış bir davanın bulunması ve nafaka isteyen eşin ayrı yaşamakta haklı olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda; davalı-davacı kadının, birleşen davasında ayrı yaşamakta haklı olduğunu ileri sürmek suretiyle tedbir nafakası talebinde bulunmuştur. Davalı-davacı kadının bu talebi, Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi uyarınca ayrı yaşamakta haklı olan eşin tedbir nafakası istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, kadının birleşen davasındaki nafaka talebinin hukuki nitelendirmesinde hata yapıldığı gibi, mahkemece kocaya yüklenen kusurlar nazara alındığında ayrı yaşamakta haklı olan kadının tedbir nafakası (TMK md.197) talebinin reddi de doğru olmamıştır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün de Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca düzeltilmesi yoluna gidilmiştir....

      Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı eş lehine aylık 200 TL tedbir nafakasının, diğer davacı müşterek çocuklar lehine aylık 150,00'şer TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. TMK.nun 197.maddesi uyarınca, ayrı yaşamda haklı olan eş diğerinden tedbir nafakası talebinde bulunabilir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği karı-koca birliğin giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK.md.186/son). Nafaka takdirinde, tarafların ekonomik durumları tam ve sağlıklı araştırılıp, gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumlarına ve TMK 4.maddesinde. vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktar nafakaya hükmedilmelidir. TMK.'nun 328/1.maddesinde; "çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler". TMK.'...

        Ancak, taraflar evli olup, davacı eşin taraflar arasındaki reddedilip kesinleşen boşanma davasından sonra müşterek çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakasının sona erdiğini belirterek, halen ayrı yaşadıkları ve fiilen kendisinin baktığı müşterek çocuk için nafaka talebinde bulunmuş olduğuna göre mahiyeti itibariyle talep edilen nafaka tedbir nafakası niteliğindedir (MK. 197 md.). Buna göre mahkemece "yardım nafakası" olarak hükmedilmesi doğru değildir. Ne var ki, kanuna uygun olmayan bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, (HUMK.438/VII.) hüküm fıkrası 2 nolu bentte yer alan "...yardım" kelimesi silinerek yerine "tedbir" kelimesi yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 19.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Talep halinde gelecek yıllarda artış miktarı belirlenecek olan nafakalar, iştirak (TMK md.182/3), yoksulluk (TMK md.176/4) ve yardım nafakasıdır. (TMK md.365/son) Tedbir nafakası için bu mümkün olmadığından ilk derece mahkemesince nafakalara uygulanan ÜFE artış oranının kaldırılması usul ve yasaya uygun olmuştur. Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü, günün ekonomik koşulları ve hakkaniyet ilkesi (TMK md. 4) birlikte değerlendirildiğinde ise davacı lehine aylık 350,00 TL, müşterek çocuk lehine aylık 200,00 TL olarak belirlenen nafaka miktarlarının az olduğu anlaşılmıştır. Fakat bu yanlışlığın giderilmesi de yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, davalı kadının istinaf talebinin kabulü ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca bu yönden karar düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm tesis tesisine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Davalının istinaf talebinin KABULÜNE, Elazığ 1....

          UYAP Entegrasyonu