Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararında ...Ticaret Odası'na kayıtlı olan ... Holding S.A. davalıdır. İşbu davada davalı olarak gösterilen ... Holding A.Ş. farklı bir şirket olup, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararında taraf değildir. Bu durumda davanın husumetten reddi gerekirken, davanın yazılı olduğu şekilde yabancı mahkeme kararının kamu düzenine aykırı olduğu gerekçesi ile reddi doğru değilse de, davanın reddine dair karar sonucu itibariyle doğru bulunduğundan HUMK'nın 438/son maddesi uyarınca kararın gerekçesi düzeltilmek suretiyle onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile HUMK'nın 438/son maddesi uyarınca karaın gerekçesi düzeltilerek ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yargı kararlarından alınacak harçlar ise 492 sayılı Harçlar Kanununda düzenlenmiş olup, Kanunun "Hakem Kararları" başlıklı 3. maddesi; "Hakem kararlarının infazı lazım geldiğine dair mahkeme başkanı veya hakim tarafından verilen şerhlerden, hakem kararının mahiyetine göre, karar ve ilam harcı alınır. Yabancı hakem kararları ile, kanun gereğince tahkim yolu ile halli mecburi olan davalardan da aynı suretle harç alınır" hükmünü taşımaktadır. "Yabancı Mahkeme İlamları" başlıklı 4. maddesinde ise; "Yabancı bir mahkeme tarafından verilen ilamların tenfizi için açılacak davalardan, bu ilamlarda hükmolunmuş şeyin değeri, nevi ve mahiyetine göre (1) sayılı tarife gereğince harç alınır" hükmü öngörülmüştür....
Buna göre, yabancı mahkeme kararının verilmesinde uygulanan hukuk ve bunun hangi kriterlere göre uygulandığı değil, yabancı kararın Türkiye'de icra edilmesi halinde meydana gelecek sonuçların Türk kamu düzenini ihlal edip etmeyeceğinin araştırılması gerekir. Anılan maddede yer alan, "Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması" ifadesinden, yabancı mahkeme kararının esasına uygulanan hukukun Türk kamu düzenine aykırılığının incelenemeyeceği, sadece hükmün tenfizi neticesinde ortaya çıkan hukuki sonuçların kamu düzenine aykırı olması halinde yabancı mahkeme kararının tenfizinin reddedileceği sonucuna varılmalıdır. Esasa uygulanan hukukun Türk Hukukunda farklı olması ya da Türk Hukukunun emredici kurallarına aykırı olması gibi nedenlerle yabancı kararın tenfizi reddedilemez....
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup mahkemece yukarıda yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Yabancı bir mahkeme kararının tenfizine karar verilebilmesi için yabancı mahkeme kararının usulüne uygun olarak kesinleşmiş olması gerekmektedir. Somut olayda, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararınında kesinleşme tarihi ....04.2010 olarak belirtilmişse de, dosyaya sunulan ve Lahey Sözleşmesi hükümlerine göre gerçekleştirildiği belirtilen ... Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü aracılığı yapılan tebligatta yabancı mahkeme kararının davalıya 20.04.2010 tarihinde yeni kararın kesinleşme şerhinden daha sonraki bir tarihte tebliğ olunduğu kayıtlıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm,yabancı mahkeme kararının tenfizi isteğine ilişkindir. Tenfizine karar verilen yabancı mahkeme kararı, aile hukukuyla ilgili değil, haksız filden dolayı alacağa ilişkindir. Kararın açıklanan niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan sebeple dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 05.10.2009 (Pzt.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm yabancı makeme kararının tenfizi isteğine ilişkindir. Tenfizine karar verilen yabancı mahkeme kararı aile hukukuyla ilgili değil, haksız fiilden dolayı alacağa ilişkindir. Kararın açıklanan niteliğine göre, temyizin inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 05.10.2009 (Pzt.)...
Esasen Almanya Mönchengladbach Asliye (Aile) Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli 26 F 47/17 sayılı kararının -ki bu kararın numarası gerçekte 26 F 47/14’tür- tanıma ve tenfizi istenen "Nafaka ödeme zorunluluğunun kaldırılması ve fazladan ödenen nafaka bedelinin tahsiline” ilişkin yabancı mahkeme kararı olmayıp, o tarihte henüz ... olmayan 27.09.1997 doğumlu davalıya, davacı babası tarafından her ay 313,00 Euro olmak üzere “Nafaka Bağlanmasına” ilişkin yabancı mahkeme kararı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafın dava dilekçesindeki ve aşamalardaki açıklamalarından ve dosyaya sunulan belgelerden tanıma ve tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının “... Asliye Mahkemesi Aile Mahkemesinin 27.02.2018 karar tarihli, 17 F 247/16 sayılı, 21.03.2018 kesinleşme tarihli ” kararı olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece; davaya konu tanıma ve tenfizi talep edilen ve davacı tarafça dosyaya sunulan “......
Eyalet (Asliye Hukuk) Mahkemesi tarafından verilen ....01.2010 tarih ve 7 O 117/09 numaralı kararın kesinleştiğini ileri sürerek, bu kararın ve masraf tespit kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı vekiline verilen kesin sürede yabancı mahkeme kararının tebliğine ilişkin evrakların ibraz edilmediği, davacı vekili kesin süreye uymadığından ve tebliğ evrakları ibraz edilmemiş olmakla yabancı mahkeme kararının infaz edilmesinin tebliğ evrakları olmadan mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir....
Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup davalı tarafça tenfizi istenilen yabancı mahkeme kararının kendilerine Lahey Sözleşmesi hükümlerine uygun olarak Adalet Bakanlığı aracılığıyla tebliğinden sonra hükmü veren yabancı mahkemeye yaptıkları itirazın, anılan mahkeme tarafından kararın kendilerine posta yoluyla daha önceden tebliğ edildiği ve bu tebliğden sonra davacının talebi üzerine diplomatik yoldan yapılan tebliğin davalıya yeni bir hak bahşetmeyeceği gerekçesiyle reddedildiği savunulmuş ve buna ilişkin yabancı mahkeme karar fotokopileri dosyaya ibraz edilmiştir. Yabancı bir mahkeme kararının tenfiz edilmesi için öncelikle kararın usulünce kesinleşmiş olması gerekmektedir....
Sulh Mahkemesini....sayılı kararı ile boşandıklarını, kararın 07.01.2014 tarihinde kesinleştiğini belirterek yabancı mahkeme ilanımın tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; hükmün 2. maddesinde aynen “... .... Sulh (Aile) Mahkemesinin 15.09.2014 tarih ve 32 F 503/13 sayılı 07.11.2015 kesinleşme tarihli kararın boşanmaya ilişkin kısmının ....“,3. maddesinde ise “..... 28.03.1981 .... doğumlu ... ile aynı yerd.... de nüfusa kayıtlı .... TC Kimlik nolu ..... ve .... oğlu 30.07.1977 .... doğumlu ...'nin boşanmalarına “şeklinde hüküm kurulmuştur". Dava mahkemenin de kabulünde olduğu üzere yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi istemine ilişkindir. Mahkemece sadece tanınması ve tenfizi talep edilen ....... Sulh Mahkemesinin ....ayılı boşanma kararının tanınması ve tenfizi konusunda bir karar verilmesi gerekirken, açılmış bir boşanma davası var gibi tarafların boşanmalarına da karar verilmesi doğru olmamıştır....