Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yabancı Mahkeme Kararının Tanınması ve Tenfizi Taraflar arasındaki "yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalının, davacı ... ile olan evliliğinin ve müşterek çocuklarının, Türkiye'de nüfus kayıtlarında yer almamış olmasının, yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tanınmasına ve bu boşanma ilamında yer alan çocukla ilgili nafaka yükümlülüğüne ilişkin bölüm hakkında tenfiz kararı verilmesine engel oluşturmayacağına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru...

    Yine MÖHUK'un 54/c. maddesi hükmüne göre tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmaması, yabancı kararın elde edilmesinde uygulanan yabancı hukukun Türk kamu düzenine aykırılığının incelenmesi esasen söz konusu olmaması, tenfiz kararı verecek hakimin yabancı hakimin bu karara hangi kanunu, nasıl uyguladığını inceleme yetkisine sahip bulunmaması karşısında davalı savunmalarına itibar edilmeyerek davanın kabulü ile, MÖHUK 54. maddesine öngörülen koşulları taşıyan yabancı mahkeme kararının tenfizine ..." gerekçesi ile davanın kabulüne, Federal Almanya Cumhuriyeti Hamburg Eyalet Mahkemesi'nin 02.01.2018 tarihli kesinleşme şerhinini havi 312 O 339/16 esas sayılı kararına bağlı 7633,11 Euro tutarlı masraf tespit kararının tenfizine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin gerekçesinde hukuka uyarlık olmadığını, yargılama giderleri yönünden tenfizi istenen karar ile Türkiye'de Bakırköy 1....

    Yine MÖHUK'un 54/c. maddesi hükmüne göre tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmaması, yabancı kararın elde edilmesinde uygulanan yabancı hukukun Türk kamu düzenine aykırılığının incelenmesi esasen söz konusu olmaması, tenfiz kararı verecek hakimin yabancı hakimin bu karara hangi kanunu, nasıl uyguladığını inceleme yetkisine sahip bulunmaması karşısında davalı savunmalarına itibar edilmeyerek davanın kabulü ile, MÖHUK 54. maddesine öngörülen koşulları taşıyan yabancı mahkeme kararının tenfizine ..." gerekçesi ile davanın kabulüne, Federal Almanya Cumhuriyeti Hamburg Eyalet Mahkemesi'nin 02.01.2018 tarihli kesinleşme şerhinini havi 312 O 339/16 esas sayılı kararına bağlı 7633,11 Euro tutarlı masraf tespit kararının tenfizine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin gerekçesinde hukuka uyarlık olmadığını, yargılama giderleri yönünden tenfizi istenen karar ile Türkiye'de Bakırköy 1....

      Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenilen kararın posta yoluyla tebliğ edildiği, Lahey Sözleşmesi hükümlerine uygun biçimde tebliğ edilmemiş olan söz konusu kararın kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere mahkemece tenfizi istenilen kararın davalıya Lahey Sözleşmesi uyarınca tebliğ edilmediği, dolayısıyla ortada kesinleşmiş bir kararın bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Tenfizi istenilen yabancı mahkeme kararında, kararın 22.04.2010 tarihinde davalıya tebliğ edildiği yazılı olup kararın ne şekilde tebliğ edildiğine ilişkin bir kayıt bulunmamaktadır....

        Hükmü ile de, yabancı mahkemelerce verilen hukuk davalarına ilişkin hükümlerin ülkemizde hüküm ve sonuç doğurabilmesi için tanıma ve tenfiz edilmesi zorunluluğu getirilmiştir.Bu durumda, yabancı mahkemelerce verilen nafakaya ilişkin hükümlerin ülkemizde icra edilebilmesi için Türk mahkemelerince verilecek bir kararla tanınması ve tenfizi ulusal ve uluslararası mevzuata göre zorunlu bulunduğundan; mahkemece, bu tür kararların doğrudan icra edilebileceği gerekçesi ile davanın reddinin usul ve yasaya aykırı bulunduğu" belirtilerek, hükmün HUMK.nun 427/6. maddesi uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir.Davada; nafaka yükümlülüğü konusundaki yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi talep edilmiştir....

          Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen kararın usulüne uygun şekilde davalı tarafa tebliğ edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının Türkiye ile ... arasında 28.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözlemesi hükümlerine göre yapılmadığı, dolayısı ile kararın usulünce kesinleşmediği, kesinleşmeyen yabancı mahkeme kararının tenfizinin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Oysa, davaya konu ...Asliye Hukuk Mahkemesinde davalı aleyhine açılan davada davalının kendisini vekille temsil ettirdiği ve kararın usulüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmakta olup, mahkeme karar başlığında da vekilin adı yazılı bulunmaktadır. Bu durumda tenfizi istenen mahkeme kararı usulüne uygun olarak davalının ...'...

            Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre tenfizi istenen kararın 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi'nde belirtilen usulde tebliğ edilmediği, bu itibarla kesinleşmiş bir kararın mevcut olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının Türkiye ile Almanya arasında 28.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi hükümlerine göre yapılmadığı, adi posta yolu ile kararın davalıya tebliğ edildiği, dolayısı ile kararın usulünce kesinleşmediği, kesinleşmeyen yabancı mahkeme kararının tenfizinin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Oysa, davaya konu ......

              Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre tenfizi istenen kararın 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi'nde belirtilen usulde tebliğ edilmediği, bu itibarla kesinleşmiş bir kararın mevcut olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının Türkiye ile Almanya arasında 28.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi hükümlerine göre yapılmadığı, adi posta yolu ile kararın davalıya tebliğ edildiği, dolayısı ile kararın usulünce kesinleşmediği, kesinleşmeyen yabancı mahkeme kararının tenfizinin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Oysa, davaya konu ......

                Yabancı olarak nitelendirilen mahkeme kararları ile hakem kararları ancak tanıma veya tenfiz edilebilme koşulu ile ülkemizde sonuç doğurabilir. Tanıma; icra kabiliyetinden ayrı olarak, yabancı mahkeme kararı ya da hakem kararının tanıma işleminin yapıldığı devlet tarafından kabul edilmesi anlamına gelmekte, tenfiz; yabancı mahkeme kararının ya da hakem kararının tenfiz işleminin gerçekleştiği ülkede icra kabiliyeti kazanmasını ifade etmektedir. Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilen ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların ve hakem kararlarının Türkiye'de icra olunabilmesi, yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesi şartına bağlıdır (5718 sayılı MÖHUK m 50, mülga 2675 sayılı Kanun 34/1.m).Yine bu ön şart yanında 5718 sayılı Kanun 54. maddesinde(mülga 2675 sayılı Kanun'un 38.m) tenfizin şartları da sayılmış bulunmaktadır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 17/07/2008 gününde verilen dilekçe ile yabancı ülke mahkemesi kararının tenfizi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 03/02/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ile davalı ... vekilleri taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ...'ün tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince: Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu