Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde; taşınmazda tapu maliki olan müvekkili otururken; Ataşehir Belediyesinin yıkım kararı aldığını, yıkım kararını müvekkiline tebliğ ettiğini, daha sonra da kararı tekrarlayarak ihtarda bulunduğunu; müvekkili tarafından yasal zorunluluk nedeniyle yıkımın gerçekleştirildiğini; müvekkilinin gerçekleştirdiği yıkım ve tahliye tarihinin şufa davasının kesinleşmesinden evvel olduğunu; ancak bu dava ile alakalı olmadığını, müvekkilinin hiç bir zaman davacıya zarar verme kastının bulunmadığını; tapu maliki iken yıkımı gerçekleştirdiklerini, zira yetkili mercinin verdiği emri yerine getirdiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunduğu görülmüştür....

    Davalı iyiniyetli bina sahibi olarak, öncelikle yıkım talebinin reddi gerektiğini, bu olmazsa, kendisine uygun bir tazminat ödenmesi gerektiğini ileri sürmektedir. Mahkemece "binanın yıkımına ve eski hale getirilmesine"; yıkım bedeli konusunda da "davacının tazminat hakkının saklı tutulmasına" karar verilmiştir. ... Sayılı Yargıtay İçtahidı Birleştirme Kanunu'nda da işaret edildiği gibi, karşı dava açılması bile gerekmeksizin, arazi maliki bu uygun tazminatı depo etmediği takdirde yıkım kararı verilemez. Davalı iyiniyetli olarak başkasının arazisinde yapı meydana getiren kişi durumunda olduğuna göre; mahkemece TMK 723/1. maddesi uyarınca, bina nedeniyle uygun bir tazminat belirlenmesi, bu tazminatın davacı Maliye ...si tarafından mahkeme veznesine depo edilmesine karar verilmesi, depo edildiği takdirde bunun davalıya ödenmesi suretiyle yıkım kararı verilmesi gerekir. Depo edilmediği takdirde de, yıkım talebinin reddine karar verilmelidir. Mahkeme'nin mevcut kararı, TC....

      Bununla birlikte, davada yıkım isteğinin de bulunması halinde, yıkımı istenen yapı, MK'nin 684 ve 718.maddelerinde yer alan hükümler uyarınca, üzerinde veya altında bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmim cüzü) haline geleceğinden ve taşınmazın mülkiyetine tabi olacağından, ayrıca; yıkım istekli davalarda, yargılama sonucu verilecek karar davada taraf olmayan paydaşları da etkileyeceğinden, anılan taşınmazlardaki tüm kayıt maliklerinin davada taraf olmalarında zorunluluk vardır. Hâl böyle olunca; yukarıda belirtilen ilkeler ve açıklamalar doğrultusunda dava konusu inşaatın bulunduğu taşınmazın kayıt maliki olan diğer paydaşlar yönünden de taraf teşkili sağlanarak, yapılacak yargılamada hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek karar verilmiş olması doğru değildir....

        Bu genel kurala uygun olarak taraflar arasında düzenlenen 13.12.2011 tarihli sözleşmenin 5.2. maddesinde de yıkım esnasında komşu parsellerdeki binalar ve çevreye verilebilecek tüm zararlardan yüklenicinin sorumlu olacağı kabul edilmiştir. Yargılama sırasında davalı taraf savunmasında yıkım işi sırasında yandaki binada yıkım tehlikesi oluştuğunu iddia etmiş, davacı taraf ise 04.09.2012 tarihli duruşma sırasındaki beyanında ve 07.06.2012 tarihli dilekçesinde yıkım tehlikesinin öngörülemeyen bir durum olduğunu açıklamış bu konuda davalıyı uyardığına ilişkin bir delil sunmamıştır. Bu durumda yukarıda açıklanan genel kural ve buna uygun olarak düzenlenen sözleşme hükmü dikkate alındığında yüklenicinin yandaki binada oluşan yıkım tehlikesi konusunda özen borcunu yerine getirmediğinden davalının sözleşmenin feshinde haksız olduğunun kabulü mümkün değildir....

          e yönelik birleştirilen davada sadece elatmasının önlenmesi isteği olduğu halde adı geçen davalı hakkında da yıkım isteği varmış gibi sonuca gidildiği ve yıkım isteğinin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. O halde, birleştirilen davada, davalı ...'in çekişmeli taşınmazda bulunan yapıyı kullandığı anlaşılarak elatmasının önlenmesine karar verilmesi doğru ise de bu davada yıkım isteği olmadığı gözetilerek hüküm kurulması gerekirken talebin aşılması suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden REDDİNE, (2) numaralı bentte yazılı nedenle davalı ... vekilinin, (3) numaralı bentte yazılı nedenle davalı ...'...

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2013 NUMARASI : 2013/402-2013/755 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil davası sonunda,yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı asil tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava,elatmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, kendisinin 106/213, davalının da 107/213 oranında kayden paydaş olduğu 3068 ada 6 parsel sayılı taşınmazı davalı paydaşın bina inşa etmek ve kullanmak suretiyle işgal ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve 5 yıllık toplam 100,00 TL ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Davalı,davacının payına isabet eden kısmı işgal etmediğini belirtip davanın reddini savunmuştur....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2013 NUMARASI : 2012/677-2013/665 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, elatmanın önlenmesi ve yıkım talebinin kabulüne, ecrimisil isteminin reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi 'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve yıkım ile ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı kayden maliki olduğu 10 parsel sayılı taşınmazına, davalının paydaş olduğu 9 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın taşkın olduğunu ileri sürerek el atmanın önlenmesi, yıkım ve geriye dönük olarak 5 yıllık ecrmisil istemiyle eldeki davayı açmıştır....

                Yıkıma hangi tarihte başlanıldığı ve yıkım çalışmalarının hangi tarihte durduğu hususlarının sorulduğu ... İdare Mahkemesinin ... tarihli ve E:... ara kararına, Mardin Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün ... tarih ve ... sayılı yazısıyla, davaya konu taşınmazda yıkım çalışması yapılmadığı yönünde cevap verilmiştir. Yıkıma hangi tarihte başlanıldığı, yıkım çalışmalarının hangi tarihte durduğu, yıkım çalışmalarının hangi kurum veya özel hukuk kişisi tarafından gerçekleştirildiğinin, yıkım ruhsatı verilip verilmediği hususlarının sorulduğu ... İdare Mahkemesinin ... tarihli ve E:... ara kararına, Mardin Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığının ... tarih ve ......

                  Davalı T5 cevap dilekçesinde özetle; dava konusu yıkım işinde kaza yapan ekskavatörün Veysel Karip'e ait olduğunu, yıkım günü alanı kontrol ettiğini, yan binanın sakinlerine yıkım yapılacağını haber verdiğini, bina sakinlerinin aracın birinin sahibinin Yalova'da birinin sahibinin karşıda olduğunu beyan ettiklerini, yıkım yapılan bina ile hasarın meydana geldiği bina arasında 6 metre mesafe bulunduğunu, yıkım alanını boşalttıklarını, kendisinin ve oğlunun alanda olduğunu, yıkım alanında tedbir alınmadığı hususunu kabul etmediğini, yıkıma 09:00 sıralarında başlandığını, hasarın 15:30 sıralarında meydana geldiğini, Veysel Karip'in iş makinesinin kendisine ait olduğunu ve kendi operatörünün çalışacağını söylediğini, iş makinasında oluşacak bütün sorumluluğun kendilerine ait olduğunu beyan ettiklerini, iş makinası operatörünün iş tecrübesi olsaydı binanın durumunu öngörebileceğini, binanın eski olması halinde 6 metre ileride bulunan otoparka değil olduğu yere yıkılacağını, operatörün duvarı...

                  Apartmanı Yıkımı Zemin Tesviyesinin Yapımı Ve Artakalan Moloz Ve Atıkların Nakliyesi İşi Sözleşmesi" ("Bina Yıkım Ve Hafriyat Sözleşmesi") düzenlenmiş ve 24.06.2021 tarihinde imzalandığını, bu sözleşmenin "Cezai Şart" başlıklı 9....

                    UYAP Entegrasyonu