Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümün temlik alınması nedeniyle kişisel hakka dayalı tapu iptali tescil, ikinci kademedeki istek ise, yükleniciye satış vaadi sözleşmesi uyarınca yapılan ödeme ile ödemenin faizi ile birlikte tahsili istemlerine ilişkindir. Bir tanımlama yapmak gerekirse; alacağın temliki, alacaklı ile onu devralan üçüncü şahıs arasında borçlunun rızasına ihtiyaç olmaksızın yapılabilen ve sadece kazandırıcı bir tasarruf işlemi niteliğini taşıyan şekle bağlı bir akittir. Borçlar Kanununun 163. hükmüne göre temlik sözleşmesi temlik edenle temlik alan arasındaki yazılı sözleşme ile kurulabilir....

    Yüklenici, kazandığı şahsi hakkını doğrudan arsa sahiplerine karşı ileri sürebileceği gibi bu hak onun tarafından üçüncü kişilere temlik edilmişse, yazılı olmak koşulu ile bu temlike dayanan üçüncü kişi de devraldığı şahsi hak sebebiyle, arsa sahibinden mülkiyet naklini isteyebilir. Ancak; bu tür davalarda, yükleniciden temellük edilen şahsi hakka dayanan kişinin bu hakkın varlığını devri yapan yükleniciye karşı, alacağa hak kazandığını ise yükleniciyle yapılan sözleşmenin tarafı olan arsa sahiplerine karşı kanıtlaması gerekir. Duraksamadan söylenmelidir ki, bu tür davalarda yüklenici ile arsa sahibi olan davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Zorunlu dava arkadaşlığı olan durumlarda zorunlu dava arkadaşlarından birinin yokluğu halinde, taraf teşkili tamamlanmadan hüküm kurulamaz....

      Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yükleniciden sözleşmede ona bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü temlik alan üçüncü kişinin, arsa sahibini (borçluyu) ifaya zorlayabilmesi için öncelikle temlik işlemini ve işlemin sıhhatini kanıtlaması gerekir. Fakat temlik işlemi kanıtlanmış olunsa da yukarıda açıklandığı üzere ifa talebinin muhatabı olan arsa sahibi ifaya derhal uymak zorunda değildir. Gerçekten Borçlar Kanununun 167. maddesi hükmüne göre “Borçlu, temlike vakıf olduğu zaman; temlik edene karşı haiz olduğu defileri, temellük edene karşı dahi dermeyan edebilir.” Buna göre temliki öğrenen borçlu temlik olmasaydı önceki alacaklıya karşı ne tür defiler ileri sürebilecekse, aynı defileri yeni alacaklıya (temlik alan üçüncü kişiye) karşı da ileri sürebilir hale gelir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ve alacak davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 10.09.2015 ve 2014/13679 Esas, 2015/8102 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı-karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davaların esastan reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : YÜKLENİCİDEN KONUT ALIMI NEDENİYLE Yargıtaya Geliş Tarihi:29.11.2016 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; şahsi hakka dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 07.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

            Bu tür davalarda tapu iptali ve tescil talebi yönünden yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı olarak açılan tescil isteğinin kabulü için yüklenicinin veya onun halefi olan davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre binayı sözleşmeye, amacına, fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmesi halinde şahsi hak kazanılmış olacağından ayrıca bir kısım arsa sahipleri tarafından diğer davalı yüklenici ... aleyhine ... 25. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2015/288 Esas sayılı dosyada 31.08.2010 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi istemiyle dava açıldığı belirtilmiş olduğundan bu konuda mahkemece yapılan inceleme ve araştırma yetersizdir. Bu durumda öncelikle HMK'nin 165. maddesi uyarınca ... 25....

              Tüketici Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki davalı ... ve dahili davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, yüklenicinin temliki nedeniyle kazanılan şahsi hakka dayalı tapu iptâl ve tescil davası olup, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne dair verilen kararın davalı arsa sahipleri tarafından istinaf edilmesi sonucunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi'nin 2018/2522 Esas, 2019/151 Karar ve 08.02.2019 tarihli ilamı ile kaldırılmasına dair verilen karara karşı, davalı arsa sahipleri tarafından temyiz kanun yoluna müracaat edilmiştir. Davacı yükleniciden bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişi, davalı ... İnş. Gıda Oto. Eml. Taş. Ltd. Şti. yüklenici, diğer davalılar ... ve ... ise arsa sahipleridir. Davacı, davalı yüklenici ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.05.2012 gününde verilen dilekçe ile yükleniciden temlikine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuş, mahkemece dava esastan incelenerek sonuçlandırılmıştır. 4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3. Maddesi ( c) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır. Dava konusu taşınmaz “konut” niteliğindedir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.01.2007 gününde verilen dilekçe ile yükleniciden temlik alınan hakka dayalı tapu iptali ve tescil ve alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15.03.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Nezir Temel ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yüklenicinin temliki işlemine dayalı tapu iptali, tescil ve gecikme tazminatının tahsili istemleriyle açılmıştır. Davalı yüklenici, satış vaadi sözleşmesi bedelinin ödenmediğini, açılan davanın reddini savunmuştur. Davalılardan arsa sahibi ..., yapıya iskan ruhsatı alınmadığını, davanın reddi gerektiğini belirtmiş, diğer davalı arsa sahibi savunmada bulunmamıştır....

                    Mahkemece, kararın aynı hukuki nedenlere ve vakıalara dayalı olduğu, taraflarının ve konusunun aynı olduğu, dolayısıyla kesin hüküm oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bu tür davalarda tapu iptali ve tescil talebi yönünden yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı olarak açılan tescil isteğinin kabulü için yüklenicinin veya onun halefi olan davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre binayı sözleşmeye, amacına, fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmesi halinde şahsi hak kazanılmış olacağından önceki kararın kesin hüküm teşkil ettiğinden söz edilemez. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi nedeniyle yüklenicinin temlikine dayalı olarak açılan davalarda yapılan inşaatlar devamlılık gösterdiğinden ve her an inşaatın fiziki oranında değişiklik olabileceğinden bu konuda açılmış iki ayrı davada önceki dava sonraki dava için kesin hüküm oluşturmaz....

                      UYAP Entegrasyonu