Kat 10 numaralı bağımsız bölümü yükleniciden bono vererek satın aldığını, bu sebeple kendisine ait olacağı gerekçesiyle bağımsız bölüme masraf yaptığını, tüketici mahkemesi kararı ile bağımsız bölümün davalı adına tescil edilmesi ile kendisinin yaptığı masraflar nedeniyle davalının sebepsiz zenginleştiğini iddia ederek ederek eldeki davayı açmıştır. Davacının dava dışı yüklenici ile yaptığı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile davacıya ait taşınmaza bina yapıldığı, davalının yüklenicinin payına isabet eden dava konusu bağımsız bölümü yükleniciden satın aldığı, Samsun 2. Tüketici Mahkemesinin 2017/32 E-2017/566 K sayılı ilamı ile davalının yükleniciden satın aldığı 3. Kat 10 numaralı bağımsız bölümün davalı adına tesciline karar verildiği, mahkeme kararının Yargıtay denetiminden geçerek06/02/2019 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....
Alacağın temlikine dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil davalarında yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davacının arsa sahibine ve yükleniciye yöneltebileceği bir ayni hakkı bulunmakta olup yüklenicinin arsa sahibine karşı sorumluluğunu yerine getirerek bağımsız bölümün tapusunu almaya hak kazanmış olması koşuluyla davacının yükleniciye karşı olan edimini yerine getirmiş olması halinde davacıya dava konusu taşınmazın tapusunu kazanma hakkı vermektedir....
Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır: Dava; kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği yükleniciden bağımsız bölüm satın alındığı iddiasına dayalı tapu iptali tescil ile ilgili ihtiyati tedbir isteğini içermektedir. Esasa ilişkin uyuşmazlık; kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği inşa edilen binadan satın alınan bağımsız bölüm ile ilgili olarak tapu iptali tescil koşullarının oluşup oluşmadığı hakkındadır. Geçici hukuki korumaya ilişkin uyuşmazlık ise; "mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının, esasa ilişkin uyuşmazlık ve taraflarca sunulan deliller çerçevesinde HMK.'nın 389 ve İİK.'nın 257. maddelerinde düzenlenen yasal koşullara ve usule uygun olup olmadığı" hakkındadır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389/1....
Eser sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yüklemekte; yüklenici, finansı sağlayan arsa malikinin taşınmazı üzerine bina yapma işini üstlenmekte, arsa maliki ise inşa edilecek binadaki bir kısım bağımsız bölümlerin mülkiyetini yükleniciye devretmeyi vaat etmektedir. Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay ......
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
Dava, yükleniciden bağımsız bölüm satın alan 3. kişinin açtığı tapu iptali ve tescil istemi, mümkün olmadığı takdirde yükleniciye ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. Gerek yükleniciye, gerekse de yükleniciden pay alan 3. kişilere arsa sahibince yapılan arsa payı devirleri avans ödemesi niteliğindedir. Yüklenici ve ondan bağımsız bölüm satın alan arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin tarafı olmayan üçüncü kişilerin tümü taşınmaz üzerine kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince inşaat yapıldığını ve yüklenicinin edimini yerine getirdiğinde bağımsız bölümlere gerçekten hak kazanacaklarını bilerek bağımsız bölüm satın almışlardır. Bağımsız bölümlerin mülkiyetini iktisap edebilmeleri için yüklenicinin arsa sahiplerine karşı yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesi ve inşaatı sözleşme koşullarına uygun olarak bitirip teslim etmesi gerekir. ........
Şti.' ne yapılan ödemeler ile sözleşmede kararlaştırılan bedelinin tamamının ödendiği, inşaatta kalan eksik işlerin davacı ile dava dışı yükleniciden bağımsız bölüm satın alan kişiler tarafından toplanan aidatlarla ve ödemelerle tamamlandığı, ayrıca Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin dosyasında davalı ...'in cevaba cevap dilekçesinde yer alan "....9 kişi dava konusu inşaatı davacı müvekkil adına ve davacıya olan borçları karşılığında yapmaktadırlar" beyanıyla taşınmaz bedelinin bir kısmının nakden bir kısmının ise dairelerin eksik kalan işlerinin davacı ve yükleniciden bağımsız bölüm satın alan diğer kişilerle birlikte aidatlarla karşılanmak suretiyle satış bedelinin tamamen ödendiği belirtilerek, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
Kat 8 nolu bağımsız bölümü kat karşılığı inşaat sözleşmesinin müteahhiti olan Öz Garanti Emlak Ltd Şti'den 02/05/2018 tarihinde satın aldığını iddia ettiği, tapunun davalı adına olduğu, davalı ve şirket arasında yapılan sözleşmeye davacının taraf olmadığı, davacının bu iddiasını kendi beyyine karşı ileri sürebileceği, bilindiği gibi arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davalarının çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme...
Kat 8 nolu bağımsız bölümü kat karşılığı inşaat sözleşmesinin müteahhiti olan Öz Garanti Emlak Ltd Şti'den 02/05/2018 tarihinde satın aldığını iddia ettiği, tapunun davalı adına olduğu, davalı ve şirket arasında yapılan sözleşmeye davacının taraf olmadığı, davacının bu iddiasını kendi beyyine karşı ileri sürebileceği, bilindiği gibi arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davalarının çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme...