Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 20.02.2007 gün ve 346-76 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-k.davalı ... vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl davada, dava dışı yükleniciden bağımsız bölüm karşılığı arsa payı satın alan davalı üçüncü kişinin taşınmaza yönelik el atmasının önlenmesi, birleşen karşı davada ise dava dışı yükleniciden satın alınan payın davalı arsa sahibi adına olan tapu kaydının iptâl ve tescili istenmiştir. Açıklanan bu nitelendirmeye göre kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan davacı arsa sahiplerince, yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davalı aleyhine tapu iptâli ve tescil istemi ile açılmıştır. Mahkemece dava konusu 10 nolu bağımsız bölümün arsa sahibi tarafından davalıya satıldığı gerekçesiyle davanın reddine hükmolunmuştur. Arsa sahipleri ile dava dışı yüklenici arasında yapılan 13.05.1997 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre, dava konusu 10 nolu bağımsız bölüm, yükleniciye isabet etmektedir. Sözleşmenin bu hükmüne, davalı karşı çıkmamaktadır....
Somut olayda tescili istenen konut niteliğindeki bağımsız bölümlerden bir tanesinin yükleniciden doğrudan satın alınması diğerinin ise yine yüklenici ile davacı arasında binanın elektrik işlerinin yapılmasına ilişkin eser sözleşmesinde davacının yapacağı işe karşılık verildiği ileri sürülmektedir. Yükleniciden doğrudan satın alınan konuta ilişkin istemin Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği az yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca kuşkusuzdur. Ancak, eser sözleşmesi kapsamında davacıya edimi karşılığı verildiği iddia edilen konutta aynı binada olup, temel ilişkide yüklenicinin arsa sahipleri ile yaptığı arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi yer almaktadır. Diğer bir anlatımla HUMK.nun 45. maddesi kapsamında istemler arasında bağlantı bulunmaktadır. Her iki istemin de incelenmesi sırasında arsa payı devri karşılğı inşaat yapım sözleşmesi önem taşımaktadır. Davaların birlikte görülerek sonuçlandırılması usul ekonomisi açısından gereklidir....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
dan bağımsız bölüm satın alan davacılar tarafından açılmıştır. Davalarda ortak yerlerdeki eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedelinin tahsili istenmiştir. Davacılar ile davalılar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Davacılar yükleniciden bağımsız bölüm satın alan kişiler olup, davalarında da bu satım akdine dayandıklarından kararın temyiz incelemesini yapma görevi Dairemize ait olmayıp Yargıtay Yüksek 13 Hukuk Dairesine ait bulunduğundan, dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmiştir SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 Esas, 1988/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı ile; “Tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanunu'na tâbi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine...
Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm satın alınmasına dayalı ... iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise tazminat taleplerine ilişkindir. 1-Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenicinin edimi, yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye, fen ve amacına uygun meydana getirmek, bunu ifa olarak sözleşmenin diğer tarafı arsa malikine sunmaktır. Hiç kuşkusuz, eser bir bütündür ve yukarıda belirtilen biçimde meydana getirilmeden, eserin arsa sahiplerine tesliminden söz edilemez. Bina yapımı önemli oranda sermaye gerektirdiğinden yükleniciye finans kolaylığı sağlamak amacıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde yükleniciye isabet edecek bağımsız bölümlerin tapusu kademeli olarak devredileceği düzenlenebilir....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 E, 1988/2 K sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
Somut olayda, davacı 06.08.2010 tarihli adi yazılı satış sözleşmesine göre dava konusu 13. kat 25 numaralı bağımsız bölümü yükleniciden 80.000 TL bedelle satın almış, satış bedelinin 55.000 TL'lik kısmını ödemiştir. Yine davacı 28.01.2011 tarihli adi yazılı satış sözleşmesine göre dava konusu 4. kat 8 numaralı bağımsız bölümü yükleniciden 75.000 TL bedelle satın almış, satış bedelinin 48.000 TL'lik kısmını ödemiştir. 21.02.2013 tarihli bilirkişi raporunda dava konusu 13. kat 25 numaralı bağımsız bölümün rayiç bedelinin 165.000 TL olduğu belirlenmiştir. Bu durumda mahkemece, davacının 13. kat 25 numaralı daire için ödediği 55.000 TL'nin sözleşmedeki satış bedeli olan 80.000 TL'ye oranlanarak, bu orana göre dava tarihindeki rayiç değeri üzerinden belirlenecek tazminatın BK'nın 96. maddesi gereğince davacının akidi yüklenici ...'den tahsiline karar verilmesi gerekir. Aynı şekilde dava konusu 4. kat 8 numaralı bağımsız bölümün rayiç değerinin 155.000 TL olduğu belirlenmiştir....