Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dışı kooperatif ile davalı yüklenici arasında imzalanan 25.07.2003 tarihli sözleşmenin 5. maddesinde; yüklenicinin bağımsız kat maliklerinden toplanacak 16.000,00 TL’yi uhdesine alacağı kararlaştırılmış ve bu madde gereğince davacılar, 01.08.2003 tarihli teslim ve tesellüm belgesi ile eski yüklenici ...’ya sözleşme gereği isabet eden daireleri, ...’dan satın alan kişilerden toplanan 5.250,00 TL’yi yüklenici ...’na elden ve nakit olarak teslim etmişlerdir. Teslim ve tesellüm belgesi içeriğinden davalıya teslim edilen paraların eski yükleniciden bağımsız bölüm satın alan kişilerden toplandığı açıkça anlaşılmaktadır. Bu kişiler adına vekâleten hareket eden davacılar vekil sıfatıyla ödenen paranın iadesini talep etmekte haklı değil ise de, kendilerinin de adı geçen şahıstan bağımsız bölüm satın alan şahıslar arasında olmaları halinde yaptıkları ödeme oranında verdiklerini geri istemekte hukuki yararları mevcuttur....

    Yukarıda açıklanan "alacağın temliki" hükümlerinin uygulanmasını gerektiren halefiyet durumunun doğal bir sonucu ve uzantısı olarak da; yükleniciden bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişinin bu taşınmazı bir başkasına satması halinde de, yeni alıcı satıcının halefi olarak ihbar ve zamanaşımı sürelerine uymak koşulu ile yükleniciye müracaat edebilir. Diğer bir deyişle; ikinci alıcı da alacağın temliki hükümlerinden yararlanarak, örneğin ayıbın giderilmesini yükleniciden isteyebilir. Bu açıklamalara göre somut olaya gelince: Davacılar; T12, T4 ve Ayhan Işık'ın halen ana taşınmazda herhangi bir bağımsız bölüm maliki olmadıkları, bunlardan ilkinin dava tarihinde malik olmasına rağmen yargılama sırasında bağımsız bölümünü davada yer alan diğer davacı T3 devrettiği, dolayısıyla bu davacının yerini adı geçen davacının aldığı, ikincisinin ise bağımsız bölüm payını davadan önce davacı T2 devrettiği, Ayhan Işık'ın hiç malik olmadığı, incelenen tapu ve satış belgelerinden anlaşılmıştır....

    Dava yükleniciden bağımsız bölüm satın alımına ilişkin tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....

    Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 20.02.2007 gün ve 346-76 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-k.davalı ... vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl davada, dava dışı yükleniciden bağımsız bölüm karşılığı arsa payı satın alan davalı üçüncü kişinin taşınmaza yönelik el atmasının önlenmesi, birleşen karşı davada ise dava dışı yükleniciden satın alınan payın davalı arsa sahibi adına olan tapu kaydının iptâl ve tescili istenmiştir. Açıklanan bu nitelendirmeye göre kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan davacı arsa sahiplerince, yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davalı aleyhine tapu iptâli ve tescil istemi ile açılmıştır. Mahkemece dava konusu 10 nolu bağımsız bölümün arsa sahibi tarafından davalıya satıldığı gerekçesiyle davanın reddine hükmolunmuştur. Arsa sahipleri ile dava dışı yüklenici arasında yapılan 13.05.1997 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre, dava konusu 10 nolu bağımsız bölüm, yükleniciye isabet etmektedir. Sözleşmenin bu hükmüne, davalı karşı çıkmamaktadır....

        dan bağımsız bölüm satın alan davacılar tarafından açılmıştır. Davalarda ortak yerlerdeki eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedelinin tahsili istenmiştir. Davacılar ile davalılar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Davacılar yükleniciden bağımsız bölüm satın alan kişiler olup, davalarında da bu satım akdine dayandıklarından kararın temyiz incelemesini yapma görevi Dairemize ait olmayıp Yargıtay Yüksek 13 Hukuk Dairesine ait bulunduğundan, dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmiştir SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...

            Somut olayda; davacı, 05.12.2001 tarihli adi yazılı bir sözleşme ibraz ederek dava konusu bağımsız bölümü iş karşılığı olarak davalı şirketten satın aldığını, ... kaydının sonradan verileceğinin kararlaştırıldığını belirterek ... iptali ve tescil talebinde bulunmuştur. Bu tür davalarda tescili talep edilen bağımsız bölümün arsa sahibi ile yüklenici arasında yapılmış olan bir inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden temlike dayanılıyor ise veyahut da arsa sahibi ile yüklenici sıfatı bir gerçek kişi veya tüzel kişide birleşmiş ise Borçlar Kanununun 162. vd maddelerinde düzenlenen alacağın temliki hükümlerine göre araştırma ve inceleme yapılması gerekir. Bunun için de öncelikle yapımı devam etmekte olan bir inşaattan bağımsız bölüm temlik alınıp alınmadığının belirlenmesi gerekir. Davaya konu olayda mahkemece bu konuda herhangi bir araştırma yapılmış değildir....

              Somut olayda tescili istenen konut niteliğindeki bağımsız bölümlerden bir tanesinin yükleniciden doğrudan satın alınması diğerinin ise yine yüklenici ile davacı arasında binanın elektrik işlerinin yapılmasına ilişkin eser sözleşmesinde davacının yapacağı işe karşılık verildiği ileri sürülmektedir. Yükleniciden doğrudan satın alınan konuta ilişkin istemin Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği az yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca kuşkusuzdur. Ancak, eser sözleşmesi kapsamında davacıya edimi karşılığı verildiği iddia edilen konutta aynı binada olup, temel ilişkide yüklenicinin arsa sahipleri ile yaptığı arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi yer almaktadır. Diğer bir anlatımla HUMK.nun 45. maddesi kapsamında istemler arasında bağlantı bulunmaktadır. Her iki istemin de incelenmesi sırasında arsa payı devri karşılğı inşaat yapım sözleşmesi önem taşımaktadır. Davaların birlikte görülerek sonuçlandırılması usul ekonomisi açısından gereklidir....

                Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...

                  UYAP Entegrasyonu