Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkememizce, dava konusu olan davalı şirketin 2020 yılına ait 18.05.2021 tarihli Oluğun Genel Kurul Kararının 5, 7, 8 ve 9. maddelerinde alınan kararların iptali koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi bakımından davalı şirket kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması karar verilmiştir....

    -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı kooperatifin ortağı olduklarını, davalı kooperatifin 2001, 2002, 2003, 2004, 2005 ve 2006 yılı genel kurul kararlarının iptali için daha önce açılan davaların derdest olduğunu, mahkemece 2006 yılı genel kurul kararlarının uygulanmasının tedbiren durdurulduğundan yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin bulunmamasına rağmen yönetim kurulunca 2000, 2001, 2002, 2003 2004, 2005, 2006 ve 2007 yılı genel kurulunun yapıldığını, toplantıya haklarındaki ihraç kararları kesinleşmeyen üyelerin çağrılmadığını, kooperatife yasal olmayan yollarla kaydedilen ortaklarla çoğunluk sağlanarak genel kurul toplantısı yapıldığını ileri sürerek, 20.6.2008 tarihli genel kurul kararının ve buna bağlı yönetim kurulu kararlarının yok hükmünde sayılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, genel kurul toplantısının usulüne uygun yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

      DAVANIN KONUSU : Yönetim Kurulu Kararının İptali İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 16/03/2022 YAZIM TARİHİ : 16/03/2022 Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/657 Esas KARAR NO : 2022/281 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) (BİRLEŞEN DOSYA MAHKEMMİZİN 2015/974 ESAS) DAVA TARİHİ : 06/07/2015 KARAR TARİHİ : 17/03/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11.04.2022 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali), İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde; Davalı kooperatifin 6 Haziran 2015 tarihinde yapılan Genel Kurul Toplantısında alınan kararların hukuka aykırı olduğunu, Genel Kurul toplantı çağrısının yönetim kurulu üyelikleri toplantıdan önce düşen kişiler tarafından yapıldığından çağrının usulsüz yapıldığını, divan heyetinin seçimi anından itibaren toplantının sonuna kadar toplantı yeter sayısının altında katılım olduğunu, çok sayıda kişinin sahte vekaletnameler ile oy kullandığını...

          nun dava dışı ortak ile birlikte davalı şirkette müdür olarak 13/05/2022 tarihine kadar görev yaptığını, anılan tarihte yapılan genel kurulda alınan hukuka aykırı karar ile müvekkilinin müdürlük yetkilerinin sonlandırıldığını, genel kurul toplantı nisabının oluşmadığını, müvekkillerinin genel kurul toplantısına kendi güvenlikleri nedeniyle haklı sebeple katılamadıklarını, oy ve pay çoğunluğu sağlanmadan toplantının yapılamayacağını, diğer ortağın genel kurulda aldığı kararla kendini ibra ettiğini, müvekkili ...'nun müdürlük yetkilerini elinden aldığını, dava dışı şirket ortağı ...'un hileli şekilde şirketin yönetim yetkisini alarak davalı şirketi tek başına yönetme ve temsil hakkına sahip olmayı hedeflediğini, aynı tarihli yönetim kurulu kararının da kanuna aykırı olduğunu belirterek 13/05/2022 tarihli yönetim kurulu ve genel kurul kararlarının iptali istemiyle açılan davada TTK'nın 449....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif genel kurul kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkiline evinin teslim edildiğini, davalı kooperatifin yönetim kurulunun su tüketim bedellerini fahiş şekilde arttırdığını, genel kurul kararı olmaksızın yönetim kurulunun bu şekilde artırım yapmasının Kooperatifler Kanunu'nun 52.maddesine aykırı olduğunu ileri sürerek su tüketim bedelleri ile ilgili yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi kurulu raporu, ek raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davanın genel kurul kararının iptali ve menfi tespit talebine ilişkin olduğu, genel kurul kararının iptali talebinin kabulü halinde iptal edilen genel kurul kararından kaynaklanan bir borçları kalmayacağından ve dava dilekçesinde menfi tespite konu olabilecek bir meblağ belirtilmediğinden bu talebin asıl talebi pekiştirici olarak görülüp, davanın genel kurul kararının iptali olarak incelendiği, davacı ...'in dava konusu karara muhalefet şerhi bulunmadığı gibi, adı geçen davacı ile diğer davacı ......'...

                Maddesine istinaden davalı şirkete özel denetçi atanması için mahkemeden talepte bulunmadığı, sadece Genel Kurul Kararının iptalini talep ettiği, bu sebeple 6 nolu kararın iptali için gerekli yasal şartların oluşmadığı sonucuna varılmıştır.Toplantı gündeminde yer almamasına rağmen davalı şirkete 3 yıl süre ile Yönetim Kurulu Üyesi seçilmesine yönelik 7 nolu karar açısından; TTK'nun 413/3....

                  Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, mahkemece davalı şirket genel kurulunun toplantıya çağrılmasına izin davasının koşulları incelenerek gerçekleşmiş olduğu takdirde izin verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, kayyım aracılığıyla genel kurul toplantısı yapılıp yönetim kurulu seçildikten sonra davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi doğru değilse de genel kurulun yapılmış olmasına ve iptali koşullarının bulunup bulunmadığının açılmış olan genel kurul kararlarının iptali davasında değerlendirilecek olmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                    Oydan yoksunluk ve ... yönünden ibra edilme kararının alınmadığının/ibra kararının iptali talebi yönünden yapılan incelemede; TTK'nun 436/2. maddesine göre şirket yönetim kurulu üyeleriyle yönetimde görevli imza yetkisine haiz kişiler yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmelerine ilişkin kararlarda kendilerine ait paylardan doğan oy haklarını kullanamaz. Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantıda Bulunacak Bakanlık Temsilcileri Hakkında Yönetmelik'in 19/4 maddesinde de aynı husus açıklanmış, ayrıca yönetim kurulu üyesi olmayan pay sahiplerinin oyunu vekaleten kullanabilecekleri düzenlenmiştir. İbra oylamasında Özköseoğlu A.Ş.'nin oylarını- ki adı geçen şirket davalı yönetim şirket yönetim kurulu üyesi değildir- yönetim kurulu üyesi Mehmet Özköseoğlu vekaleten kullanmış olup, yönetim kurulu üyeleri kendilerinin ibrasında oy kullanmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu