Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, bozma sebebine göre kişisel ilişkinin değiştirilmesi davasına yönelik sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.03.2017(Prş.)...

    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın suçun unsurlarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- TCK'nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi, maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olması, TCK'nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlenmesi karşısında, sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında TCK'nın 50/6. maddesine yer verilmesi...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ıslah talebiyle dava konusu değiştirilmeden talebe yeni dava olarak ek isteklerin ilave edilmesi suretiyle davanın genişletilmesinin mümkün bulunmamasına göre, davacı tarafın velayetin değiştirilmesi isteği ile nafakaya yönelik ıslah talebi hakkındaki temyiz itirazları yersizdir. 2-Islah, tahkikatın sona ermesine kadar sözlü veya yazılı olarak yapılabilir. Karşı taraf duruşmada hazır değilse veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa, bu yazılı talep veya tutanak örneği, haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirilir (HMK m. 177/1-2)....

        Davalı baba, davacı annenin tek başına yaşadığını, aynı zamanda çalışması nedeniyle çocuklara bakmasının mümkün olmadığını, kendisine çocukların bakımı konusunda annesi ile birlikte aynı evde birlikte yaşadıkları kardeşlerinin de yardımcı olduğunu, çocukların mevcut yaşam şartlarının iyi olduğunu ve çocukların gelişimlerinin anne yanında olumsuz etkileneceklerini iddia etmiş, mahkemece; velayetlerin değiştirilmesi istenen ortak çocukların üstün yararlarının belirlenmesi bakımından, anne ve babanın yaşam koşulları ve çocuklara bakım olanakları konusunda bir araştırma yapılmamıştır. Bu amaçla, mahkemece 4787 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca görevlendirilecek uzman veya uzmanlar vasıtasıyla inceleme yapılması; anne ve babanın gerektiğinde mahkemece bizzat dinlenerek ekonomik ve sosyal durumları ile çocuklara bakım olanakları konusunda kendilerinden bilgi alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilip, gerçekleşecek sonucuna göre çocukların velayetinin düzenlenmesi gerekir....

          , şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin reddine karar verilmiştir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/04/2021 NUMARASI : 2020/646 ESAS-2021/256 KARAR DAVA KONUSU : Velayetin Değiştirilmesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek vekili, dava dilekçesinde özetle; velayeti davalı anneye verilen müşterek çocuğun velayetinin değiştirilerek davacı babaya verilmesine, aksi takdirde çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, müşterek çocuğun yurt dışına çıkışının tedbiren yasaklanmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı kadın vekili, cevap dilekçesinde özetle; velayetin değiştirilmesi davasının reddine, davacı baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuğun yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

          Müşterek çocuk Mustafa ile babanın ilişkisinin özellikle çocuğun yaşı, sağlık durumu, çıkarımı ve psikolojik gelişimi açısından düzenlenmesi gerektiği anlaşılmıştır."...

          İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talepler hakkında da karar verilmediğini belirterek, istinaf etmiştir. Davalı taraf, istinafa cevap vermemiştir. GEREKÇE: Dava, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakası, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek genişletilmesi istemine ilişkindir. Tarafların Salihli 2....

          Mahkemece iflas kararının Yargıtay’ca bozulduğu ve itiraz konusu sıra cetvelinin hükümsüz kaldığı; verilen yeni iflas kararı çerçevesinde oluşturulan iflas idaresinin yeniden sıra cetveli düzenlemesi karşısında kaldırılan sıra cetvelindeki sıranın değiştirilmesi halinde dahi verilecek hükmün infazının mümkün olmayacağı ve düzenlenecek yeni sıra cetveline karşı başvuruda bulunulabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir. İflas yolu ile takipte sıra cetveli, ikinci alacaklılar toplantısından sonra düzenlenir. Somut olayda seçilen iflas idaresince iflas kararı henüz kesinleşmeden sıra cetveli düzenlenmiş, ancak iflas kararı Dairemizce bozulmuştur. Sıra cetveli düzenlenmesi şartlarının oluşmadığı bir aşamada düzenlenen sıra cetveli hukuki bir değer taşımaz. Açıklanan nedenle yerel mahkemenin kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir....

            Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Vakfın sadece değiştirilmesi istenilen maddeler dışında gerekli olmadığı halde vakıf senedinin tamamının yeniden düzenleme şeklinde noterden düzenlenmesi, bu düzenleme yapılırken de maddi hatalar yapılması ve gerek olmadığı halde kurucu iradeye aykırı olacak şekilde vakfın malvarlığını düzenleyen 4. maddede değişikliğe gidilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece yapılacak iş; davacı tarafa yukarıda belirtilen hususların yerine getirilmesi için süre verilip yeniden düzenleme şeklinde noter senedi hazırlatılması ve Türk Medeni Kanunu’nun 112,113 ve Vakıflar Yönetmeliği’nin 14. maddeleri gereğince ...’nün de görüşü alındıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar vermek olmalıdır....

              UYAP Entegrasyonu