"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl dava; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, iştirak nafakasının yükseltilmesi ve müşterek çocuğun yurtdışına çıkarılmasının engellenmesi, karşı dava; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası takdir edilmesi istemine ilişkin olup, hüküm taraflarca asıl ve karşı dava yönünden temyiz edilmiştir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 07.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi - İştirak Nafakası - Menfi Tespit Taraflar arasındaki davaların birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm birleşen iştirak nafakası ve menfi tespit davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İncelenmesi gerekli görülen ve tarafların delil listesinde yer alan ; a)... 2. Aile Mahkemesinin 2007/520-813 ek sayılı dosyası ile b)... 6.İcra Müdürlüğünün 2009/20036 esas sayılı dosyasının eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 12.03.2012 (Pzt.)...
birlikte Aksaray'da yaşamaları SİR raporunda velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi, çocukların anneyle yaşamak istemeleri ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında velayetin anneye verilmesinin doğru ve yerinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, davalı babanın çocukların giderlerine katılma zorunluluğu olduğu nazara alınarak çocuklar için iştirak nafakası verilmesinin doğru olduğu, miktarının da yerinde olduğu, iştirak nafakası talebinin velayetin değiştirilmesi talebinin ferisi niteliğinde olduğu , velayetin değiştirilmesi talebi kabul edildiğinden iştirak nafakası talebinin bir kısmının reddedilmesi halinde davanın tam kabulü sonucu doğuracağı , bu nedenle reddedilen nafaka açısından davalı lehine vekalet ücreti verilmemesinin de doğru olduğu, davanın kabulünün doğru ve yerinde olduğundan davalı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 27/09/2022 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle;ilk derece mahkemesince verilen kararı iştirak nafakası yönünden kabul etmediklerini,nafaka miktarlarının düşük olduğunu bu nedenlerle iştirak nafakası yönünden kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, velayetin değiştirilmesi ve katılım nafakası istemine ilişkindir. Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
çocuklar yararına toplam 1.000,00 TL nafaka verilmesini istediğini belirtmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüyle her bir çocuk yararına 300,00'er TL iştirak nafakasına ve nafakaların her yıl Tefe-Tüfe oranında artırılmasına karar verilmiştir....
Dosya kapsamında toplanan delillerden, boşanma kararının kesinleşme tarihi ile davanın açılma tarihi arasında geçen süre içerisinde velâyetin değiştirilmesi talebini haklı kılacak yeni vakıa ve olguların meydana geldiğinin, davalı annenin velâyetten kaynaklanan görevlerini ihmal ettiğinin, baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkiyi engellediğinin ve velâyetin değiştirilmesi koşullarının oluştuğunun ispatlanamadığı, öte yandan idrak çağındaki çocuğun tercih ve görüşüne önem verilmemesini ya da uzman görüşünden ayrılmayı gerektirecek bir olgu ve delil bulunmadığı, toplanan delillerin velâyetin değiştirilmesi koşullarının oluştuğunu kabule elverişli olmadığı, gerçekleşen bu durum karşısında ortak çocuğunun anne yanında kalmasının çocuğun bedenî, fikrî, ahlakî gelişmesine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı deliller bulunmadığı ve hemen meydana gelecek tehlikenin varlığı da ispat edilmediğine göre, davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya uymayan bir yön yoktur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/06/2022 NUMARASI : 2021/208 ESAS, 2022/416 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; babası ile annesinin boşanmaları ile kendisi için 250 TL iştirak nafakası ödemesine karar verildiği, ön lisans mezunu olduğu eğitimine devam etmek istediği, dikey geçiş sınavına hazırlandığı, sabit bir y işi ve düzenli bir geliri bulunmadığını, 250 TL tutarındaki nafakanın 1.000 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki "yoksulluk ve iştirak nafakası" davası ile "velayetin değiştirilmesine" ilişkin davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından; "velayetin değiştirilmesi" davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı tarafından gösterilen tanıkların, velayetin değiştirilmesi isteğine ilişkin değil de, bununla ilgili olmayan "tarafların ekonomik ve sosyal durumları hakkında beyanda bulunacaklarının" davalı vekili tarafından açıkça ifade edilmiş olması karşısında temyizin kapsamı da dikkate alınarak dinlenmemiş olmalarının sonuca etkili bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA...
Asıl dava; velayetin düzenlenmesi ve iştirak nafakasının artırılması, birleşen dava ise; velayetin kaldırılması ve iştirak nafakasının kaldırılması davasıdır. İlk derece mahkemesince, asıl davada velayet yönünden velayet annede olmakla karar verilmesine yer olmadığına, iştirak nafakasının artırımına, birleşen davada velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, karara karşı davalı birleşen dosya davacısı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dosya kapsamına göre, tarafların 23.05.2013 doğumlu soybağı mahkeme ile düzeltilen evlilik dışı Zeynep Göksu adında bir çocuklarının olduğu, Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesinin 2015/733 Esas, 2016/130 Karar sayılı 15.02.2016 tarihli kararı ile, müşterek çocuk için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği görülmüştür. TMK 337/1.madde gereğince ana ve babanın evli olmaması durumunda velayet anaya aittir....
Velayet düzenlemesi yapıldığında çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göne onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür(TMK 182.-327- 330md),ana-babanın bakım yükümünün doğal sonucu olan iştirak nafakası,çocuğun korunmasına yönelik olup kamu düzenine ilişkindir,hakim talep olmasa dahi"açıkça nafaka istemiyorum"şeklinde bir beyanın varlığı dışında kendiliğinden iştirak nafakasına hükmetmelidir.İştirak nafakası çocuk için bir hak olup velayetin değiştirilmesi davalarında istenilen nafaka talepleri de ayrı bir davanın konusunu oluşturmadığı gibi bu hususta ayrıca harç alınması da iştirak nafakası talebini müstakil bir dava haline getirmez.Kamu düzenine ilişkin olan velayetin değiştirilmesine konu davada asıl talebin ferisi niteliğindeki iştirak nafakası talebinin bağımsız bir dava olduğunu kabul etmek usul ekonomisine aykırılık teşkil edeceği gibi ,iştirak nafakasına hak kazanması için velayetin değiştirilmesi davasının sonucunu beklemek çocuk yönünden haklarına geç ulaşması...