"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Geçici Düzenlenmesi - Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı dava dilekçesinde, velayetin geçici düzenlenmesi yanında kendisi ve çocuk için tedbir nafakasına karar verilmesi taleplerinde bulunmuştur. Bu isteklerin her biri ayrı ayrı harca tabidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Vesayet hukukuna ilişkin olarak açılan davada İnebolu Sulh Hukuk ve Asliye (Aile) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R – Dava, anne Yüksel Tiryaki’nin daha önce vefat etmiş olması , baba Ali Tiryaki'nin de kısıtlanması nedeniyle velayetin kaldırılması isteminden kaynaklanmaktadır. Sulh Hukuk Mahkemesince, vasi tayini istenilen ... ve ...'nin 18 yaşından küçük olduğu, annesinin vefatı ve babasının kısıtlanması nedeniyle velayetinin boşta kaldığı, velayetin aile mahkemesi tarafından düzenlenmesi gerektiği gerekçesiyle ihbarda bulunmak suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
nin de kısıtlanması nedeniyle velayetin kaldırılması isteminden kaynaklanmaktadır. Sulh Hukuk Mahkemesince, vasi tayini istenilen Esra ve ...'nin 18 yaşından küçük olduğu, annesinin vefatı ve babasının kısıtlanması nedeniyle velayetinin boşta kaldığı, velayetin aile mahkemesi tarafından düzenlenmesi gerektiği gerekçesiyle ihbarda bulunmak suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, kısıtlanan kişinin hakları kullanma ehliyetinden yani fiil ehliyetinden mahrum kaldığı, küçüğün vesayet altına alınacağı, bu durumda görevli mahkemenin Sulh Hukuk mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir. Küçük Esra ve ...'nin velayet sahibi olan babanın kısıtlanması ve daha önce de annenin ölmesi üzerine çocuklara vasi tayin edilmesi için Asliye Hukuk Mahkemesince İhbarda bulunulmuştur. Velayet sahibi babanın kısıtlanması ile velayet kendiliğinden sona ermez....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayetin kaldırılması, ebeveynlerden birinden alınarak diğerine verilmesi ve kaldırılan velayetin geri verilmesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda "çekişmesiz yargı" işi olarak kabul edilmiştir (HMK. md. 382/2-b-13). Velayete ilişkin davalar, basit yargılama usulüne tabidir (HMK. md. 316/1-ç). Basit yargılama usulüne tabi davalarda, mahkeme mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verir (HMK. md. 320/1). Ne var ki, velayetin düzenlenmesi davalarında asıl olan çocuğun yararıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı baba tarafından kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne, boşanma ile velayeti davalı babaya bırakılan müşterek çocuklar ... ve ...'nun velayetlerinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiştir. Davacının velayetin değiştirilmesine yönelik talebi reddedilmiş ancak müşterek çocuklar ile davacı anne arasında kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir. Davacının, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin bir talebi olmadığı halde, mahkemece talep aşılarak (HMK md.26) kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının velayetin değiştirilmesi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı baba, müşterek çocuk İlayda'nın annede bulunan velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini, bu talebi kabul edilmediği takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir. Mahkemece, velayetin değiştirilmesine yönelik talebi reddedildiği halde, davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir....
Davacının velayetin değiştirilmesi talebi reddedildiğine göre terditli talebi olan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmişir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.20.10.2015(Salı)...
Adana 11.Aile Mahkemesinin 2019/226 Esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; davacısının Bülent Yağrı olduğu davanın velayetin düzenlenmesi istemiyle 23.09.2019 tarihinde açıldığı, mahkemece sosyal inceleme raporu düzenlenmesine, çocuğu temsil etmek üzere kayyım atanması için sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmasına ve davacı tanıkları için davetiye çıkartılmasına karar verildiği duruşmanın 07.04.2020 tarihine bırakıldığı görülmüştür. Davacı kendisine verilen 1 aylık kesin sürede velayetin düzenlenmesi davası açmış ve aile mahkemesi tarafından ilk derece mahkemesine yazılan müzekkere ile durum bildirilmiş olduğundan mahkemece dava açılmamış olması sebebiyle ve ayrıca vasi atanan kişiye yönelik hiçbir araştırma yapılmaksızın karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenler ve yerleşik Yargıtay uygulamaları birlikte değerlendirildiğinde ilk derece mahkemesince velayetin düzenlenmesine dair açılan Adana 11....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - Nafakanın Azaltılması-Kişisel İlişkinin : Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba, dava dilekçesi ile velayetin değiştirilmesi olmazsa, iştirak nafakasının azaltılması ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiş olup, mahkemece; kısa kararda davanın reddine şeklinde hüküm kurulduğu, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında ise velayetin değiştirilmesi davasının reddine, nafakanın azaltılması davasının reddine karar verilmiş olup kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi ile ilgili olumlu olumsuz hüküm kurulmadığı, gerekçe bölümünde ise kişisel ilişkiye yönelik önceki düzenlemenin yeterli olduğundan yeniden düzenleme yapılmadığının belirtildiği...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayet ve Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının velayetin yeniden düzenlenmesi davasının reddi kararına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin yeniden düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....