Her ne kadar davalı vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı velayetin değiştirilmesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede, yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde; velayetin değiştirilmesi davasına konu çocuk Mustafa Kemal'in, (dava tarihi itibariyle) 9 yaşında ve idrak çağında olduğu, kendisi, babasıyla yaşamak istediğini dile getirdiği, gerek duruşma esnasında saptanan beyanlar, mahkemece yaptırılan mali sosyal durum araştırma tutanaklarına yansıyan gelir durumları ve gerekse dosyaya sunulan sosyal inceleme raporları gözetildiğinde; davacı babanın, çocuğun velayet görevini taşımasına manî bir halinin bulunmadığı ve velayetin babaya verilmesinde herhangi bir sakınca olmadığı anlaşıldığı, ayrıca dosya kapsamından; çocuğun velayetinin davacı babaya tevdi edilmesinin, onun bedeni, fikri, ahlaki gelişimine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı delil bulunmadığı gibi...
GEREKÇE : Davanın konusu velayetin değiştirilmesi davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Mahkeme çocuk mahkemesi sıfatıyla küçük hakkında 5395 sayılı yasının 5/1 -c maddesi uyarınca bakım tedbiri uygulanmasına, velayetin kaldırılması talebinin reddine karar veri İmiş,hüküm davacı kurum tarafından velayetin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi yönünden temyiz edilmesi üzerine mahkemece 19.10.2015 tarihli ek kararla verilen kararın itirazı kabil kararlardan olduğu gerekçesiyle temyiz talebinin reddine karar verilmiş, ek karar davacı kurum tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece verilen karar mahkeme kararı olduğundan itiraza değil temyize tabidir....
Toplanan delillerle ortaya çıkan durum yukarıda açıklanan şekilde velayetin kaldırılması şartlarının varlığına yeterli olmayıp, velayetin değiştirilmesine yol açar (TMK m.349). O halde, olaya uygun kanun hükmünün belirlenmesinde hataya düşülerek velayetin değiştirilmesi (TMK m.349) yerine, Türk Medeni Kanunu'nun 348. maddesi sonuçlarını doğuracak biçimde ortak çocuk Cengizhan'ın velayetin kaldırılmasına (nez'e) karar verilmesi doğru değildir. Ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m.438/7). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. 2. ve 3. bentlerinin hükümden tamamen çıkarılmasına, yerine “ Davanın kabulü ile velayeti davalı anne ...’nda bulunan Muğla İli ... İlçesi, Kalem Mah. Cilt No :69, Hane No:90, BSN:26'da nüfusa kayıtlı Ertuğrul ve Gül'den olma ... 25/03/2005 doğumlu 12134822700 T.C kimlik numaralı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı dava dilekçesiyle, velayetin değiştirilmesi davası yanında iştirak nafakası talebinde bulunmuş, her iki dava yönünden de ayrı ayrı harç yatırmış, mahkemece davacının her iki talebi kabul edilerek, davacı yararına iki ayrı vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davacının iştirak nafakası yönünden talebi velayetin değiştirilmesi davasının fer'isi niteliğinde olup, ayrı harç alınması bu talebi müstakil bir dava halinde getirmez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Kocanın Soyadının Kullanılmasının Yasaklanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin velayetin değiştirilmesine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, boşanma davası sonucunda davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını da talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikte yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar....
Bu hali ile dava, Türk Medeni Kanununun 348. maddesinde düzenlenen velayetin kaldırılması ve 407. maddesi uyarınca vasi atanmasına ilişkin olup 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1. maddesine göre, velayetin kaldırılması hakkındaki davalarda görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenine ilişkin olduğundan re'sen gözetilir. Mahkemece; velayetin kaldırılması hakkındaki talep yönünden dava tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmesi, vasi atanmasına dair talep hakkında ise velayetin kaldırılması davası bekletici mesele yapılarak; velayet kaldırıldığı takdirde vasi atanması, aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulü doğru görülmemiştir....
Taraflar arasındaki velayetin değiştirilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı erkek vekili tarafından velâyetin değiştirilmesi davasının reddi ile kişisel ilişki yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince velâyetin değiştirilmesi davası yönünden yapılan istinaf itirazının esastan reddine, kişisel ilişki yönünden yapılan istinaf başvurusunun ise kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından velayetin değiştirilmesi davasının reddi yönünden temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 382 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (13) üncü alt bendi uyarınca çekişmesiz yargı işidir....
ın velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup – bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir.Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m) Bu durumda uyuşmazlığın Ümraniye 1. Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'nın 21 ve 22. (1086 sayılı HUMK.’nın 25 ve 26.) maddeleri gereğince Ümraniye 1. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi veya Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi talebi yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. (HMK m.362/1-ç)....