müvekkiline verilmesini, velayetin değiştirilerek müvekkiline verilmesini, dava giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - Nafaka - Kişisel İlişkinin Kaldırılması ve Yoksulluk Nafakasının Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı-karşı davacının velayetin değiştirilmesi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Velayetin düzenlenmesi istemine ilişkin olarak açılan davada İzmir 21. Aile ile Acıpayam 2....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından her iki dava yönünden duruşmalı olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalının velayetin yeniden düzenlenmesi davasının reddi kararına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin yeniden düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....
Sulh Hukuk Mahkemesince, Türk Medeni Kanununda velayetin düzenlenmesinin öncelikli olduğu, davacının dava dilekçesindeki talebinin açıkça çocuğun velayetinin düzenlenmesine ilişkin olduğu, velayetin düzenlenmesi konusunda Aile Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, çocuk, annesinin evlilik dışı ilişkisinden doğmuş, baba ile soybağı 07.02.2018 tarihinde tanıma (TMK m. 295) ile kurulmuştur. Annenin vefat etmiş olması nedeniyle çocuk ile babası arasındaki soybağının henüz kurulmadığı 03.02.2015 tarihinde çocuğa vasi atanmış ise de TMK m. 337'ye göre anne ve babanın evli olmaması nedeniyle velayetin anneye ait olduğu durumda, annenin vefat etmesi halinde çocuğa vasi atanacağı veya velayetin babaya verileceği düzenlemesi dikkate alındığında babanın velayet davası açma hakkı vardır. Aslolan velayet olduğundan, velayet davasına bakmakla da aile mahkemeleri görevli olduğundan davanın, Balıkesir 1....
Olmayan bir velayetin doğal olarak kaldırılması da istenemez. Ne var ki, velayet kamu düzenindendir. Dava dilekçesindeki açıklamalara ve yukarıda açıklanan hukuki duruma göre, dava, velayetin kaldırılması niteliğinde değil, çocuk üzerinde velayet hakkına tek başına sahip olan ebeveynin ölümü sebebiyle, çocuğun boşlukta kalan velayetinin yeniden düzenlenmesine ilişkindir. Davada kaldırma talep edilmiş olması, tespit edilen bu hukuki durum karşısında önemli olmayıp, dava, ortaya çıkan bu durumu hakime ihbar niteliğindedir. Bu durumda, ihbar edenin hukuki yararı olup olmadığına bakılmaz. Böyle bir durumda, aile hakiminin velayeti yeniden düzenlemesi zorunludur....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Olmadığı Takdirde Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Kaldırılması-Olmadığı Takdirde Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....
Davacı, boşanma kararı ile oğlu A... velayetinin babasına bırakıldığını, kararın 10.02.2005 tarihinde kesinleştiğini, velayet kendisine bırakılmış olan babanın 15.02.2015 tarihinde öldüğünü belirterek bu sebeple velayetin kendisinde olduğunun tespiti ile çocuğun kendisine teslimi talebi üzerine mahkemece, 10.06.2015 tarihinde verilen kararla velayetin davacı annede olduğunun tespiti ile çocuğun davacı anneye teslimine karar verilmiştir. 04.06.2015 tarihinde çocuğa vasi olarak atanan halası ...’ in başvurusu üzerine, bu defa velayetin davacı annede olduğu kararını veren mahkeme 04.08.2015 tarihli ek kararıyla 10.06.2015 tarihli kararın iptaline, velayetin askıda olduğunun tespitine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararı temyiz edilip Yargıtay'ca bozulup ortadan kaldırılmadıkça, hukuki varlığını devam ettirir. İlk derece mahkemesi dosyayı yeniden ele alarak kendi kararını ortadan kaldıramaz....
Mahkemece verilen velayetin değiştirilmesi kararı ancak kararın kesinleşmesiyle geçerlilik kazanacağından, iştirak nafakasının işlemeye başlayacağı tarih velayete ilişkin kararın kesinleşme tarihi olmalıdır. Mahkeme iştirak nafakasının başlangıcını dava tarihi olarak belirlediğine göre; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi uyarınca, hükümdeki nafakanın başlangıcı ile ilgili bölümün çıkarılarak yerine "velayetin değiştirilmesine ilişkin kararın kesinleşme tarihinden geçerli olarak" sözcüklerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilerek onanması gerektiğini düşünüyorum....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı büyükbaba; velayet sahibi annenin, çocuğa kötü davrandığını, okula göndermediğini, fiziksel şiddet uyguladığını ve çocuğun yaşam şartlarının kötü olduğunu iddia ederek, ''velayetin iptali ile kendisine verilmesini'' talep etmiş, mahkemece,'' davacının çocuğun dedesi olduğu, çocuğun anne ve babasının hayatta olup, davacının oğlu olan... ile davalının boşanmaları ile birlikte müşterek çocuğun velayetinin annesine bırakıldığı, çocuğun halen annesi ile birlikte yaşadığı, velayet hakkının kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olup anne ve baba haricinde üçüncü kişilerce kullanılabilecek haklardan olmadığı, dolayısı ile davacının velayetin kendisine verilmesi talebinin hukuken mümkün olmadığı...