Davacı baba 12.11.2014 tarihinde velayetin değiştirilmesi davası açmıştır.Mahkeme tarafından davanın kabulüne karar verilmiş ise de; boşanma kararının kesinleştiği tarih ile velayetin değiştirilmesi davasının açıldığı tarih arasında geçen 12 günlük süre içerisinde gerçekleşen velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun varlığı ve annenin velayet görevini kötüye kullandığı veya savsakladığı kanıtlanamamıştır. Açıklanan sebeplerle davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.02.2016 (Çrş.)...
Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğurabileceği onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Bu kapsamda, çocuğun cinsiyeti, doğum tarihi, eğitim durumu, kimin yanında okumakta olduğu, talepte bulunanın çocuğun eğitim durumu ile ilgilenip ilgilenemeyeceği, sağlığı, sağlık durumuna göre tedavi olanaklarının kimin tarafından sağlanabileceği gibi özel durumuna ilişkin hususlarda göz önünde tutulmalıdır....
Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Buna göre, velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır. Velayet, kamu düzenine ilişkin olup, bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunludur. Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun bir çok kararında da belirtildiği üzere, boşanma ile düzenlenen velayetin değiştirilebilmesi için velayet kendisine verilen tarafın ya da velayete konu çocuğun durumunda boşanma hükmünden sonra esaslı değişikliklerin olması şart olup, ayrıca esaslı değişikliğin önemli ve sürekli olması da gerekmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Velayetin kaldırılması şartlarının oluşmadığı, davalının velayet görevini gereği gibi yerine getirdiğini, ağır biçimde savsakladığı hususunun ispatlanamadığı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davanın kabulü yerine reddine karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
Aile Mahkemesi'nin 2017/236 Esas, 2017/277 Karar sayılı kararıyla boşandığı, kararda küçüğün velayetinin anneye verildiği, davanın dede tarafından açıldığı, anne ve babanın sağ olduğu, söz konusu velayetin kaldırılması davasında anne ve babanın da davaya dahil edilmesi gerektiği, annede olan velayetin kaldırılması halinde aslolan ergin olmayan küçüğün velayet altında bulunması olduğundan babanın velayeti isteyip istemediği hususunun tespit edilmesi gerekeceği, davanın Hatay da açılıp anne ve babanın davalı olarak davaya dahil edilmeden davacı dedenin dosyanın kendi adresi olan Alanya Nöbetçi Mahkemeye gönderilmesi talebi üzerine yetkisizlik kararı verilerek dosyanın mahkemeye gönderildiği, kesin yetki kuralı bulunmadığı, davalıların davaya dahil edilmediği, davalılar tarafından usulüne uygun yetki itirazı bulunmadığı gerekçeleriyle yetkisizlik kararı verilmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu "velayetin kaldırılması, eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi ve kaldırılan velayetin...
Aile Mahkemesi'nin 2017/236 Esas, 2017/277 Karar sayılı kararıyla boşandığı, kararda küçüğün velayetinin anneye verildiği, davanın dede tarafından açıldığı, anne ve babanın sağ olduğu, söz konusu velayetin kaldırılması davasında anne ve babanın da davaya dahil edilmesi gerektiği, annede olan velayetin kaldırılması halinde aslolan ergin olmayan küçüğün velayet altında bulunması olduğundan babanın velayeti isteyip istemediği hususunun tespit edilmesi gerekeceği, davanın Hatay da açılıp anne ve babanın davalı olarak davaya dahil edilmeden davacı dedenin dosyanın kendi adresi olan Alanya Nöbetçi Mahkemeye gönderilmesi talebi üzerine yetkisizlik kararı verilerek dosyanın mahkemeye gönderildiği, kesin yetki kuralı bulunmadığı, davalıların davaya dahil edilmediği, davalılar tarafından usulüne uygun yetki itirazı bulunmadığı gerekçeleriyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu "velayetin kaldırılması, eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi ve kaldırılan velayetin...
Mahkemece, müşterek çocuğun davacı anne yanında kaldığı sabit ise de; velayetinin davalı babada bulunduğu, öncelikle velayetin değiştirilmesinin gerektiği, velayet değiştirilmeden nafakaya hükmolunmasının karışıklığa neden olabileceği, davacı tarafından velayetin değiştirilmesine ilişkin dava açılmadığı, velayetin değiştirilmesine ilişkin karar verilmediğinden nafakaya da hükmolu-namayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Boşanma sonucunda müşterek çocuğun velayetinin davalı babaya verildiği ve halen velayetin davalı babada bulunduğunda uyuşmazlık yoktur. Davalı baba yurt dışında çalışmakta olup, dört yıldır müşterek çocuk davacı annenin yanında kalmakta olup anne tarafından bakılmaktadır. Dava 2006 yılında açılmıştır. Bu konularda da taraflar arasında uyuşmazlık yoktur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Tarafların Konya 3.Aile Mahkemesinin 2018/1443 Esas 2018/1551 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, 2009 doğumlu müşterek çocuk Alihan ve 2012 doğumlu çocuk Duygugül Özdemir'in velayetinin babaya verildiği, işbu dava ile davacı annenin velayetin değiştirilmesini ve tarafına verilmesini istediği, dosyaya alınan sosyal inceleme raporuna göre, idrak çağında olan müşterek çocukların anneleriyle birlikte yaşamak istediklerini beyan etmeleri, fiilen de anne yanında yaşıyor olmaları dikkate alınarak velayetin anneye verilmesinin çocukların üstün yararına olacağının belirtildiği, buna göre açılan davanın kabulüne karar verilerek velayetin anneye verildiği, yargılama giderlerinin davalıya yüklenildiği, kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmaktadır....
Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul ettiğini, çocuğa bakabilecek durumda olmadığını, velayetin babaya verilmesini kabul ettiğini beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile velayeti annede olan müşterek çocuk Ayşe Ecrin'in velayetinin davacı babaya verilmesine anne ile şahsi ilişki tesisine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davayı davalının tehdidinden ötürü kabul ettiğini, çocuğun kendisi ile yaşamak istediğini çalışmaya başladığını belirterek velayetin değiştirilmesi yönündeki talebin reddini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir....
Davalı duruşmadaki beyanında özetle; velayetin değiştirilmesini gerektiren bir durumun söz konusu olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, tarafların Ankara 1 Aile Mahkemesi'nin 21/10/2009 tarih, 2009/971 Esas, 2009/1289 Karar sayılı kararıyla boşandıkları, müşterek çocukları 2007 doğumlu Emine Özce'nin velayetinin davalı anneye verildiği, davacının velayetin değiştirilmesi hususunda isteğinin asıl olarak davalının yeniden evlenmiş olmasına dayandığı, velâyete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesinin, velâyetin değiştirilmesi için yeterli bir sebep olmadığı gibi velayet hakkı sahibi davalı annenin velayet görevini yerine getirmediği yahut ihmal ettiğine dair dosyaya yansıyan bir delilin de bulunmadığı, alınan uzman raporunda da velayetin değiştirilmesini gerektiren bir durumun tespit edilmediği görülmekle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir....