"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından velayetin değiştirilmesi davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.03.2016 (Perş.)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/01/2020 NUMARASI : 2019/883 ESAS - 2020/39 KARAR DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Düzenlenmesi) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; çocuk Atlas Kıvanç MENGENE'nin velayetinin müvekkiline verilerek, çocuk lehine aylık 750,00 TL tedbir/iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında özetle; davacının davasının reddine, çocukla kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....
Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde gözönünde tutulur. Çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür. Kişisel ilişki düzenlemesinde çocuğun menfaatleri yanında analık ve babalık duygularının tatmini de esastır. Kişisel ilişki hakkı, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir. Müşterek çocuk idrak çağındadır ve davacı-karşı davalı baba ile arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasını istemediğini bildirmiş olup devam eden süreç kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin mahkemeden her zaman istenebileceği dikkate alındığında çocukla baba arasında mahkemece düzenlenen kişisel ilişkinin usul ve yasaya uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Gösterilen nedenlerle; davacı-karşı davalının kişisel ilişki düzenlemesine ilişkin istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiştir....
Asıl dava, velayeti davacı annede olan müşterek çocuklar için iştirak nafakası ve baba ile kişisel ilişkinin kısıtlanarak yeniden düzenlenmesi davasıdır, karşı dava ise kişisel ilişkinin artırılarak yeniden düzenlenmesi davasıdır. Taraflar Kartal 2. Aile Mahkemesinin 2006/1077- 1133 Esas -Karar sayılı dosyasında verilen ilamın 28.12.2006 tarihinde kesinleşmesi sonucu boşanmışlar, bu dosyanın incelenmesinden anlaşmalı olarak boşandıkları, çocukların velayetinin anneye verildiği, baba ile " her hafta Cumartesi Pazar günü saat 9 'dan aynı gün saat 19:00'a kadar, dini bayramların 2.günü aynı saatler arasında ve yazın Temmuz ayında bir ay süre ile baba yanında kalacak şekilde şahsi ilişkilerinin kurulmasına" şeklinde kişisel ilişki düzenlemesi yapıldığı, iştirak nafakasına ilişkin bir karar bulunmadığı görülmüştür. Velayet verilmeyen ebeveynin müşterek çocukların maddi ihtiyaçlarına destek olma yükümlülüğü çerçevesinde çocuklar için iştirak nafakası ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.10.2016 (Prş.)...
Günü sabah 09:00'dan ve 3. Günü saat 17:00 arasında, ara tatillerin ilk günü saat 10:00 ile 4.günü saat 17:00 arasında, yarı yıl tatillerinin ilk pazartesi günü saat 10:00'dan pazar günü saat 17:00'ye kadar, her yıl Temmuz ayının 1. Günü saat 10:00'dan 31. Temmuz günü saat 17:00 arasında şahsi ilişki tesisine..." karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından; Davalı hakkındaki iddiaların soyut iddia olarak kaldığı, davacının geçici olarak velayetin kendisine verilmesinden sonra çocukla annenin görüşmesinde zorluklar çıkardığını, küçük çocuğun annenin bakımına muhtaç olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talebiyle istinafa başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı baba tarafından açılmış Velayetin Düzenlenmesi davasıdır....
Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK md. 181/1- 2). Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md. 9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md. 4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kısa kararda: davacının davası kısmen kabul edilerek tedbir nafakasına hükmedilmiş, gerekçeli kararda ise tedbir nafakasının yanı sıra "geçici velayetin anneye verilmesi ve baba ile kişisel ilişki kurulması" hususlarında da hüküm kurulması suretiyle kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz....
nafakası davası açtığını bu dava devam ederken davalının da Hakkari Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/66 E.2015/260 K. sayılı dosyası ile boşanma davası açığını, tedbir nafakası dosyasında davacının ayrı yaşamakta haklı olduğu gerekçesiyle nafakaya hükmedildiğini bu nedenlerle; tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine 30.000,00- TL maddi, 30.000,00- TL manevi tazminat ve davacı için aylık 1.000,00- TL tedbir ve yoksulluk nafakası müşterek çocuk için aylık 600,00- TL tedbir ve devamında iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, Bu itibarla; Kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, Kişisel ilişkinin başlama saatine ilişkin olarak ileri sürülen istinaf sebebine göre, velayeti anneye verilene çocuk ile baba arasında kişisel ilişkiye dair yapılan düzenlemede, Tarafların ekonomik ve sosyal durumu ile kadının da boşanmaya neden olan olaylarda eşit kusurlu oluşu ve evlilik süresi de gözetildiğinde, TMK’nun 175.maddesi uyarınca hükmedilen yoksuluk nafakası ile tedbir nafakasının miktarında, Boşanma veya ayrılık vukuunda, velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK. md.182/2) amir hükmü gereğince, velayeti anneye verilen ortak çocuk için hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarında, Boşanmaya...