"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava velayetin kaldırılması isteğine ilişkindir. Hakkında velayetin kaldırılması istenen çocuk .... 29.07.1998 doğumludur. Babası, 16.06.2011 tarihinde ölmüş ve dava konusu çocukla birlikte kardeşi 27.03.2003 doğumlu ....velayeti annede kalmıştır. Davacı hala inceleme konusu davayı 30.10.2014 tarihinde açmıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından velayetin değiştirilmesi talebinin reddi yönünden, davalı tarafından ise, babanın kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabul edilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Hukuk Muhakemeleri Kanununun m.362/1-ç maddesine göre çekismesiz yargı islerinde verilen kararlar temyiz kanun yoluna başvurulamayacak olan kararlardandır. HMK'nın 382/2-b-13. maddesinde "Velayetin kaldırılması, velayetin eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi ve kaldırılan velayetin geri verilmesi” işleri çekişmesiz yargı işleri arasında sıralanmıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. (HMK m.362/1-ç). Açıklanan sebeple davacı babanın velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle davacı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi talebi yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 23.06.2022 (Prş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki “velayetin değiştirilmesi” davası ile aynı davacı tarafından bağımsız olarak açılan "iştirak nafakasının kaldırılması”na ilişkin davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Müşterek çocuk 21.03.2011 doğumlu olup, boşanma kararıyla velayeti davalıya bırakılmış, karar 08.03.2013 tarihinde kesinleşmiş, eldeki dava ise 19.06.2013 tarihinde açılmıştır. Mahkemece, “velayetinin davalıdan alınmasını gerektiren bir durumun mevcut olmadığı, davalının Mardin'de kendi yaşam ortamında ve şartlarında çocuğuyla yeterince ilgilendiği” kabul edildiği halde, “çocuktaki geniz eti sorunun giderilmesi için davalının herhangi bir girişimde bulunmadığı, ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, İlk Derece Mahkemesince davacının velayetin kaldırılması davasının reddine, davacı dede ile dava konusu torunları arasında kişisel ilişki kurulmasına, davacı lehine maktu vekalet ücreti verilmesine ve yargılama giderlerinin davalı anne üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalı anne tarafından yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik olarak istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi'nce davalının istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar davalı tarafından temyiz edilmiştir....
(Muhalif) KARŞI OY YAZISI Davacı velayetin kaldırılması davası açmış, ilk derece mahkemesi, ara kararla küçüğün anneannenin bakım ve gözetiminde bırakılmasına, hükümle ise velayetin babadan kaldırılmasına, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar vermiştir. Her iki taraf vekilin istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi, davalı tarafın istinaf talibinin tümüyle reddine, davacı tarafın istinaf talebiyle ilgili olarak ise; kişisel ilişki yönünden istinaf talebinin kabulüne karar vermiş, velayet ve kişisel ilişki düzenlenmesi konularında yeniden hüküm kurmuştur. Velayetin kaldırılması, velayetin eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi ve kaldırılan velayetin geri verilmesi çekişmesiz yargı işleri arasında [HMK m.382-(2)-b)-13)] sayılmasına karşın, kişisel ilişki düzenlenmesine ilişkin dava ve işler, çekişmesiz yargı işleri (HMK m.382) arasında sayılmamıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı baba tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince davacı-davalı babanın çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine yönelik davasının reddine, davalı-davacı annenin velayetin değiştirilmesine yönelik karşı davasının ise kabulüne dair verilen hükme karşı taraflar istinaf talebinde bulunmuş, Bölge Adliye Mahkemesi, davalı-davacı babanın istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermiş, hüküm davacı-davalı baba tarafından temyiz edilmiştir. 1-Bölge Adliye Mahkemesince verilen bir kararın temyiz yoluna başvurulabilen kararlardan olup olmadığının belirlenmesinde davanın fer'i niteliğindeki hükümler dikkate alınamaz...
Mahkemece verilen velayetin değiştirilmesi kararı da ancak kararın kesinleşmesiyle geçerlilik kazanacağından, iştirak nafakasının başlangıç tarihinin de velayetin değiştirilmesi kararının kesinleşme tarihi olması gerekmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı baba 05.07.2013 tarihinde müşterek çocuğun velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesi için dava açmış, bu davada çocuk için iştirak nafakasına da hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece velayetin değiştirilmesi davasının kabulüne karar verilerek çocuk için dava tarihinden itibaren davacı baba yararına iştirak nafakasına hükmedilmiş ise de, açıklandığı üzere velayetin değiştirilmesi davalarında kararın kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakasına hükmedilmelidir. Velayet kendisine bırakılmamış olan eşin fiilen çocuğa bakması durumunda nafakaya hükmedileceğine ilişkin bir düzenleme de mevcut olmadığına göre dava tarihinden itibaren iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi ve Nafakaların Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; velayetin kabulüne yönelik dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, yargılama sırasında, davalı kadının açmış olduğu boşanma davasında, velayetin anneye verilmesine yönelik hüküm kesinleşmiş ise de velayete ilişkin davalar kamu düzenine ilişkin olup kararın kesinleşmesinden sonra gelişen yeni olaylar itibari ile velayetin değiştirilmesi şartlarının gerçekleştiğinin anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz...
Oysa dava “Velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı olarak boşanma hükmü ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının kaldırılması" isteğine ilişkin olup, asıl davanın velayetin değiştirilmesine ilişkin olduğu, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin ise asıl davaya bağlı fer’i bir istek niteliğinde bulunduğu gözetildiğinde, çekişmesiz yargıya dahildir (HMK m. 382/2-b-13). Çekişmesiz yargı işlerinde de, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir (HMK m.384). Bu kurala göre, davacı kendi oturduğu yer mahkemesinde dava açabilir. Dava, davacının oturduğu yerde açılmış, davalı da bunun aksini iddia etmemiştir. Öyleyse yetki itirazının reddi ile velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı olarak boşanma hükmü ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının kaldırılması davasının esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi doğru bulunmamıştur....