Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Olmadığı Takdirde Kişisel İlişkinin :Artırılması-İştirak ve Yoksulluk Nafakalarının Kaldırılması :veya Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba kişisel ilişkinin genişletilmesi talebinin reddi ile vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Kaldırılması-Sınırlanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından anne ile ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması olmazsa sınırlandırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 218.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Boşanma kararı ile velayetleri davalıya bırakılan müşterek çocuklarla, velayetin kullanılması kendisine verilmeyen davalı arasında kişisel ilişki tesis edilmiş, karar 10.06.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Temyize konu işbu dava ise 12.01.2015 tarihinde açılmıştır....
Davacının talebi velayetin annede olduğunun tespitine ilişkindir. Velayet kaldırılması yönünden kamu tarafından yapılan bir talep olmadığı gibi davacının velayetin kaldırılmasına yönelik usulüne uygun açılmış bir davası da bulunmamaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2010/2- 356 esas 2010/389 sayılı ilamında açıkça belirtildiği üzere;Velayetin kaldırılması Tük Medeni Kanunun 346.maddesinde düzenlenen koruma önlemlerinden biri olmayıp ayrıca dava konusu yapılması gerekir.Velayetin kaldırılmasına karar verilebilmesi için ya usulüne uygun harcı yatırılarak ya da kamu tarafından ihbar üzerine açılan bir dava olmalıdır.Velayetin kaldırılması, çocukla şahsi ilişkinin engellenmesinden daha ağır ve ileriye yönelik sonuçları olan, yasada özel koşullara bağlanmış bir dava türüdür....
Raporda, müşterek çocukların annelerine çok bağlı olması ve Özlem Hanımın her anlamda müşterek çocukların yüksek yararını sağlaması adına, bakım ve gözetim yükümlülüğünü en iyi şekilde sağlayacak ebeveyn olması sebebiyle çocukların velayetinin anneye verilmesi gerektiği; İsmet Beyin kişisel ilişki günlerinde çocuklar ile görüşmemesi, bu anlamda yeterli istekle davranmaması nedeniyle velayetin babaya verilmemesi gerektiği, çocukların babaları ile birlikte bağ kurabilmesi adına kişisel ilişkinin kaldırılmaması, ancak babanın hakkı olmasına rağmen çocukları uzun süreli ve yatılı biçimde almadığı bu kişisel ilişkileri bir biçimde değerlendirmediği ya da değerlendiremediği, mahkemenin velayetin annede devamı konusunda karar vermesi durumunda kişisel ilişkinin uzun süreli olan kısmının kaldırılıp her ayın birinci ve üçüncü haftası aynen devam etmesinin babanın bu kişisel ilişkiyi değerlendirdiği durumda ise uzun süreli kişisel ilişkinin mahkemece tekrar tesis edilmesinin uygun olduğu zira geçmişte...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/06/2021 NUMARASI : 2020/104 E 2021/332 K DAVA KONUSU : Velayetin Değiştirilmesi - Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın bütün halinde tetkikinden; tarafların 18/09/2006 tarihinde evlendikleri, müşterek 2008 doğumlu Kerem ve 2013 doğumlu Melisa isminde iki çocuklarının bulunduğu, tarafların İskenderun 1....
Sonuç olarak; Davacı erkek vekilinin velayetin değiştirilmesine yönelik istinaf başvurusunun HMK 353/1- b.1 maddesi gereğince reddine, Şahsi ilişki süresinin genişletilmesine yönelik istinaf başvurusunun HMK 353/1- b.2 maddesi gereğince kabulü ile aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: 1- Davacı erkek vekilinin velayetin değiştirilmesine yönelik istinaf başvurusunun HMK 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine, Davacı erkek vekilinin şahsi ilişki süresinin genişletilmesine yönelik istinaf başvurusunun HMK 353/1- b.2 maddesi gereğince KABULÜ ile; Kayseri 9. Aile Mahkemesi'nin 2022/267 esas, 2023/418 karar sayılı ilamının TAMAMININ KALDIRILMASINA, 2- Davacının velayetin değiştirilmesine yönelik talep ve davasının REDDİNE, 3- Davacının şahsi ilişkinin genişletilmesine yönelik talep ve davasının kabulü ile velayet hakkı davalı annede bulunan tarafların müşterek çocuğu 10/04/2019 doğumlu, T.C Kimlik nolu Fatma Buğlem Bayram ile davacı baba arasında her ayın 1. ve 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: 26/11/2020 tarihli sosyal inceleme raporunda annenin velayet sorumluluğunu üstlenmeye engel bir durumunun görülmediği, velayetinin değiştirilmesini gerektirir bir durum bulunmadığının bildirildiği gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi talebinin reddine, her ne kadar açıkça kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talep edilmemiş ise de çoğun içinde azı da vardır kuralı ve velayetin kamu düzenini ilgilendirmesi ve daha önce boşanma davası sırasında kurulan kişisel ilişki süresinin Yerleşik Yargıtay içtihatlarına uygun olmadığı belirtilerek 2018/599 Esas 2018/574 Karar sayılı 24/10/2018 tarihli ilamında kurulan kişisel ilişkinin yeniden genişletilerek düzenlenmesine karar vermek gerekmiştir....
Asıl ve birleşen dava, müşterek çocuk ile kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasına karar verilmesi talebine ilişkindir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı baba tarafından çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması davası yönünden temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talep edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa 31/03/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunu'nun 30. maddesiyle ilave edilen geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesinde; çocukla kişisel ilişkinin düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtay'da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verilerek, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık...