WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2014/442 Esas, 2015/464 Karar sayılı kararı ile müşterek çocuk Naz Su yararına hükmolunan iştirak nafakasının dava tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı babanın çocuğu zorla alıkoyarak kendi yanında kalması yönünde çocuğa manevi baskı uyguladığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, velayetin değiştirilmesi (TMK.md.183,349,351/1) istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince verilen "davanın kabulü ile velayetin davacı babaya verilmesi kararına" karşı, davalı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/12/2014 NUMARASI : 2013/898-2014/894 Taraflar arasındaki iştirak-yoksulluk nafakasının kaldırılması-artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı (k.davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı karşı davalı dava dilekçesi ile;Denizli 3. Aile Mahkemesinin 2012/18 Esas 2012/14 Karar sayılı kararı davalı İlknur lehine hükmedilen aylık 200,00-TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Gürkan lehine hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı karşı davacı vekili dilekçesi ile; nafakaların kaldırılması talebinin reddini, karşı dava ile de; yoksulluk ve iştirak nafakalarının 50'şer TL artırılarak yoksulluk nafakasının 250 TL'ye,iştirak nafakasının ise 200 TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....

    Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Başka bir anlatımla, velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır. Öte yandan, TMK'nın 335 ila 351. maddeleri arasında düzenlenen “velayet”e ilişkin hükümler kural olarak, kamu düzenine ilişkindir ve velayete ilişkin davalarda resen (kendiliğinden) araştırma ilkesi uygulandığından hâkim, tarafların isteği ile bağlı değildir. Velayet düzenlemesine yönelik istemler incelenirken ebeveynlerin istek ve tercihlerinden ziyade çocuğun üstün yararı göz önünde tutulur. Hukuk Genel Kurulunun 14.06.2017 gün ve 2017/2-1887 E., 2017/1196 K. sayılı kararında da velayetin düzenlenmesinin kamu düzenine ilişkin olduğu, usulü kazanılmış hak ilkesinin istisnasını oluşturduğu benimsenerek aynı ilkelere vurgu yapılmıştır....

      Davalı-davacı kadın vekili ise; Hükmedilen 75 TL arttırımın yetersiz olduğunu, yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddedilmesi nedeniyle erkek lehine ücreti vekalete hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılıp, yoksulluk ve iştirak nafakasının 500'er TL'ye yükseltilmesine ve hükmedilecek nafakalara talep tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde 100 TL'ye indirilmesi isteminden ibarettir. Karşı dava, 200 TL olarak belirlenen yoksulluk ve iştirak nafakasının 500 TL'ye yükseltilmesi talebine ilişkindir....

      Davalı taraf cevap ve karşı dava dilekçesinde; nafakaların kaldırılma şartlarının oluşmadığını, bununla birlikte kendisinin ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarının geçen zaman içerisinde arttığını ve boşanma davasında hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının yetersiz kaldığını belirterek; davacı-karşı davalının isteminin reddi ile yoksulluk nafakasının ayık 350 TL'den 500 TL'ye, iştirak nafakasının ise aylık 150 TL'den 250 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-İştirak ve Yoksulluk Nafakalarının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından müşterek çocuk ... velayeti ve nafakalara ilişkin karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, mahkemenin karar tarihi itibariyle müşterek çocuk ... yönünden kurulan hükümde bir isabetsizliğin olmamasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 03.02.2014 günü temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Boşanma ile velayeti annesine bırakılan müşterek çocuk ...'ın 2011 yılı Haziran ayından itibaren baba ile birlikte yaşamaya başladığı ve halende baba ile birlikte kaldığı, duruşma sırasında da babası ile birlikte yaşamak istediğini beyan ettiği anlaşılmıştır. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin ......

            DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Kaldırılması-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacının, velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava, çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 3362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....

              Yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi azaltılması istemini de kapsadığından davalının adına bulunan taşınmazlar ve banka hesabı ekonomik durumunda olumlu yönde değişiklik sayılarak yoksulluğu tamamen ortadan kalkmamış olan davalının yoksulluk nafakasının indirilmesinin düşünülmemesi isabetli bulunmamıştır. Öyle ise mahkemece; anılan ilke ve esaslar gözetilerek “çoğun içinde azda bulunur” kuralı gereğince yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması yerine davacının gelir ve malvarlığı durumu ile davalının önceki ve şimdiki gelir ve malvarlığı durumunun ayrıntılı olarak belirlenerek yoksulluk nafakasının indirilmesi şeklinde bir karar verilmesi de olanaklı iken bu kıyaslama yapılmaksızın eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir....

                Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir. Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalı-karşı davacının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alındığında nafakada hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken asıl davanın tümden kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu