Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar ...Mahkemesinin 16.10.2007 tarih ve....sayılı 22.10.2007 kesinleşme tarihli dosyası ile boşanmış olup, ...karar sayılı dosyası ile yabancı mahkeme ilamının tanınmasına karar verilmiştir. Söz konusu ... mahkemesince verilen boşanma kararında velayet yönünden bir düzenleme bulunmamaktadır... Hukukuna göre boşanmadan sonra da küçükler anne ve babanın müşterek velayeti altında bulunmakta ise de; Türk Hukukunda müşterek velayet müessesesi bulunmamaktadır. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir (HMK m.33). Davacının dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre dava velayetin düzenlenmesi istemine ilişkindir....

    İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile müşterek çocuklar Onur Ünlüsoy ve Elifnur Ünlüsoy'un velayetlerinin davalı anneden kaldırılmasına, çocukların velayetinin davacı babaya verilmesine, çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar hakkında danışmanlık tedbiri uygulanmasına, çocuklar için tedbir ve iştirak nafakası talebi bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir. Davalı kadın vekili; kabul edilen velayetin değiştirilmesi davasına ve kişisel ilişki düzenlemesine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Davalı kadın vekilinin; erkeğin kabul edilen velayetin değiştirilmesi davası ve kişisel ilişki düzenlemesine yönelik istinaf başvurularının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re'sen araştırma ilkesi geçerlidir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti anneye bırakılan ortak çocuk Hasan Mert'in velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince; velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi talebinin reddi kararı verilmiş, hüküm davacı baba tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, çocuklar bizzat dinlenilmediği gibi, aldırılan her iki uzman raporunda da, ebeveynlerden biri ile görüşülmemiş, çocuklar farklı beyanlarda bulunmuş, uzmanlar da farklı görüşler bildirmişlerdir. Raporlar arasındaki bu çelişkiler de giderilmemiştir. Velayetlerinin değiştirilmesi istenen ortak çocuklar Laçin 1999, ... ise 2002 doğumlu olup idrak çağındadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir....

      Aynı kanunun 419/son maddesinde ise kısıtlanan ergin çocuklar kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılır hükmü düzenlenmiştir. Açıklanan yasa hükümlerine göre kısıtlanıp, velayet altında bırakılmasına karar verilen çocuklar hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince Aile Mahkemesidir. Dava dilekçesinin kapsamından davanın; velayetin kaldırılması ve davacının vasi atanmasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece velayetin kaldırılması talebi yönünden davanın ayrılması ve görevsizlik kararı verilmesi, vasi atanması talebi yönünden ise velayetin kaldırılması davasının bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

        Yasal sebep olmadıkça velayet ana ve babadan alınamaz. Hakim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velayeti altında kalırlar. Aynı kanunun 419/son maddesinde ise kısıtlanan ergin çocuklar kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılır hükmü düzenlenmiştir. Açıklanan yasa hükümlerine göre kısıtlanıp, velayet altında bırakılmasına karar verilen çocuklar hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince Aile Mahkemesidir. Dava dilekçesinin kapsamından davanın; velayetin kaldırılması ve davacının vasi atanmasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece velayetin kaldırılması talebi yönünden davanın ayrılması ve görevsizlik kararı verilmesi, vasi atanması talebi yönünden ise velayetin kaldırılması davasının bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          Aynı kanunun 419/son maddesinde ise kısıtlanan ergin çocuklar kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılır hükmü düzenlenmiştir. Açıklanan yasa hükümlerine göre kısıtlanıp velayet altında bırakılmasına karar verilen çocuklar hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise 4787 Sayılı Kanunun .... maddesi gereğince aile mahkemesidir. Dava dilekçesinin kapsamından davanın; velayetin kaldırılması ve vasi atanmasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece velayetin kaldırılması talebi yönünden davanın ayrılması ve görevsizlik kararı verilmesi, vasi atanması talebi yönünden ise velayetin kaldırılması davasının bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

            Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkının anne veya babaya verilmesinden sonra velayet kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayeti alan anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır. Velayetin değiştirilmesine ilişkin şartlar TMK’da açıkça düzenlenmiştir. TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti anneye bırakılan ortak çocukların velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince; velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi talebinin reddi kararı verilmiş, hüküm davacı baba tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

            Velayetin nihai amacı, henüz erginliğe ulaşmamış küçüğün, ileride bir yetişkin olarak gelecekteki hayata hazırlanmasını sağlamaktadır (AKYÜZ, Emine Çocuk Hukuku Çocuk Haklarının Korunması, 2012 s.220). 4721 sayılı Kanun'un velayet hakkına ilişkin 335 maddesinde, ergin olmayan çocuğun ana ve babasının velayeti altında olduğu, yasal sebep olmadıkça velayetin ana ve babadan alınamayacağı belirtilmek suretiyle evlilik ilişkisi süresince velayet hakkının ve bu kapsamdaki yetkilerin ortak kullanımına işaret edilmiş; 336. maddesinde evlilik devam ettiği sürece ana ve babanın velayeti birlikte kullanacağı, ortak hayata son verilmesi veya ayrılık hâlinde hâkimin velayeti eşlerden birine verebileceği, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde velayetin sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa ait olduğu hüküm altına alınmış, velayet hakkı ve içerdiği yetkilerin kullanımı noktasında da eşlerin eşitliği prensibi yansıtılmaya çalışılmıştır....

              UYAP Entegrasyonu