Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava, velayetin tedbiren verilmesi, kişisel ilişki kurulması ve tedbir nafakası takdir edilmesi taleplerine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Velayet açısından: Çocuğun ayrılık döneminde anne ile yaşaması, SİR raporlarında velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında velayetin anneye verilmesinin doğru olduğu anlaşıldığından davacı-davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kişisel ilişki süresi açısından: Çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasının doğru olduğu, ancak verilen kişisel ilişki süresinin yetersiz olduğu, bu nedenle verilen kişisel ilişki süresinin yanında çocukla baba arasında sömestr tatilinin 2. Haftası pazartesi günü saat 09:00'dan onu izleyen pazar günü saat 17:00' e kadar, her yıl 1. Temmuz sabah saat 09:00'dan 31. Temmuz akşam saat 17:00'a kadar baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilerek davacı-davalı erkek vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir....

    Kişisel ilişki düzenlemesinde çocuğun menfaatleri yanında analık ve babalık duygularının tatmini de esastır. Kişisel ilişki hakkı, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir. Müşterek çocuk idrak çağındadır ve davacı-karşı davalı baba ile arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasını istemediğini bildirmiş olup devam eden süreç kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin mahkemeden her zaman istenebileceği dikkate alındığında çocukla baba arasında mahkemece düzenlenen kişisel ilişkinin usul ve yasaya uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Gösterilen nedenlerle; davacı-karşı davalının kişisel ilişki düzenlemesine ilişkin istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı-karşı davalının müşterek çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası yönünden; TMK'nun 169. maddesi ayrılık ya da boşanma davasının açılması ile ve davanın devamı süresince hakimin gerekli gördüğü geçici önlemleri re'sen alabileceğini düzenlemiştir....

    Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 04/07/2017 tarih, 2026/383 Esas, 2017/128 Karar sayılı kararıyla çocuklar için aylık 200,00'er TL iştirak nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Mahkeme kararındaki velayetin değiştirilmesi, daha önce hükmedilen nafakaların kaldırılmasına ilişkin hükümler, istinaf edilmeksizin kesinleşmiş olup, velayetlerin değiştirilmesi hükmü ile ilgili kamu düzeni yönünden yapılan incelemede çocukların üstün yararına ve usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir. 1- Yargıtay'ın ve dairemizin yerleşen uygulamalarına göre, velayetin değiştirilmesi isteği ile birlikte yapılan iştirak nafakası talebi, velayetin değiştirilmesi davasının eki niteliğinde olduğundan ayrıca nispi harca tabi değildir. Nitekim dava açılırken davacı tarafından maktu harç yatırılmış, mahkemece iştirak nafakası isteği için ayrıca harç alınması yoluna gidilmeden yargılama sonuçlandırılmıştır....

    2-Davacı velayeti davalı annede bulanan ortak çocuğun velayetinin değiştirilmesi ile birlikte yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasını dava etmiş, mahkemece davanın reddine dair verilen hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 07.02.2017 gün ve 2017/226 esas, 2017/1180 karar sayılı ilamıyla davacının velayetin değiştirilmesi talebi yönünden hükmün bozulmasına, diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir....

      Velayet açısından; Ayrılık döneminde çocuğun anneyle kalması, SİR raporunda velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında velayetin anneye verilmesinin doğru olduğu anlaşıldığından erkek istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kişisel ilişki süresi açısından; Ana ve babadan her birinin, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahip olduğu, kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzurunun tehlikeye girmediği, çocuğun şimdiki ve gelecek yaşamında velayeti kendisine verilmeyen ebeveyn ile kişisel ilişkisini sürdürmesinin onun menfaatine olması sebebiyle velayeti kendisine verilmeyen ebeveyn ile çocuk arasında tesis edilen kişisel ilişki süresinin de yerinde olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

      Buna göre; çocukla kişisel ilişki kurulmasının engellenmesi, çocuğun fiilen velayet hakkı olmayan annede ya da babada bırakılması veyahut çocuğun üçüncü kişinin yanında bırakılması, çocuğun menfaatinin gerektirdiği nedenler (örneğin sağlık, eğitim, ahlâk, güvenlik), velayeti kendisinde bulunan annenin ya da babanın yeniden evlenmesi, velayet hakkı kendisine verilen tarafın bir başka yere gitmesi, ölüm veya velayet görevinin kullanılmasının engellenmesi velayetin değiştirilmesi sebepleri olarak sayılabilir. Velayetin yukarıda sayılan sebeplerin gerçekleşmesi durumunda değişmesinin birtakım sonuçları da ortaya çıkmaktadır. Velayetin değiştirilmesi ile birlikte velayeti kendisinde bulunmayan anne veya babanın çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı bulunmakta olup, mahkemece de bu ilişkinin kurulması gerekir. Yine velayeti kendisine verilmeyen tarafın çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu da unutulmamalıdır....

      İştirak nafakası ve tedbir nafakaları mahkemece resen hükmedilebileceği gibi yargılama aşamasında her zaman istenebilir. Tedbir nafakasının sonradan istenmesi iddia ve savunmanın genişletilmesi niteliğinde değildir....

      CEVAP VE KARŞI DAVA:Davalı - davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ara kararla geçici velayetin anneye verilmesi şeklindeki kararın ivedilikle kaldırılarak tedbiren velayetin müvekkile verilmesini davacı lehine hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasını , bu taleplerinin reddi halinde ara kararla çocuk ve müvekkil arasında kişisel ilişki tayin edilmesine ve haftada en az bir kez görüşme imkanının sağlanmasına, asıl davanın reddine ve karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Asıl Davanın KABULÜ ile, Müşterek çocuk Tokat ili, Pazar ilçesi, Bağlarbaşı Mah. Cilt No:3, Hane No:27'de nüfusa kayıtlı T.C. Kimlik numaralı, 18/11/2020 doğumlu AYAZ ALİ BAHÇİVAN'nın velayetinin davacı-karşı davalı anneye verilmesine, Müşterek çocuklar ile tedbiren velayeti verilmeyen BABA arasında kişisel ilişki kurulmasına, Velayeti davacı karşı davalı anneye verilen müşterek çocuk T.C....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; davacı tarafından açılan davanın kabulü ile müşterek çocuk T3 davalı babada bulunan velayet hakkının kaldırılarak, davacı anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki tesisine, çocuk için aylık 800 TL iştirak nafakasına hükmedildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararda velayetin değiştirilmesi kararının yerinde olduğunu ancak müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakası miktarının düşük olduğunu, çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyeceğini belirterek çocuk için hükmedilen nafakanın kaldırılmasını ve aylık 1.500 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ettiği görülmüştür....

      UYAP Entegrasyonu