İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde; velayetin değiştirilmesi koşullarının oluşmadığını belirerek ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, velayetin değiştirilmesi (TMK.md.183,349,351/1) istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine ve dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, davalının velayet görevini fiilen üstlenmediği, müşterek çocukların velayet konusundaki tercihleri, sosyal inceleme raporu içerikleri gözetildiğinde, velayetin değiştirilmesi koşullarının oluştuğunun ispatlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dava; velayetin değiştirilmesi, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemine ilişkindir. Dava, 30.11.2020 tarihinde Aydın 1. Aile Mahkemesinde açılmış, davalı kendisinin ve çocuğun İzmir'de ikamet ettiğini ileri sürerek yetkisizlik itirazında bulunmuş; mahkemece de, genel yetki kuralı esas alınarak "davalının ve müşterek çocuğun son yerleşim yerinin İzmir olduğu” gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Oysa dava “velayetin değiştirilmesi" isteğine ilişkin olup, çekişmesiz yargıya dahildir (HMK m. 382/2- b- 13- 15). Çekişmesiz yargı işlerinde de, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir (HMK m.384). Bu kurala göre, davacı kendi oturduğu yer mahkemesinde dava açabilir. Dava, davacının oturduğu yerde açılmış, davalı da bunun aksini iddia etmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Taraflar 2012 yılında anlaşmalı olarak boşanmışlardır. 2007 doğumlu müşterek çocuğun velayeti tarafların anlaşması doğrultusunda anneye verilmiştir. Karar kesinleşmiştir. Velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re'sen (kendiliğinden) araştırma ilkesi geçerlidir (HMK.md.385/2). Düzenlemede, ana ve babanın istek ve tercihlerinden önce, çocuğun bedeni, fikri ve ahlaki gelişimi önem ve öncelik taşır. Taraflar Manisa 2. Aile Mahkemesinin 2012/656 Esas - 2012/691 Karar sayılı ilam ile TMK 166/3 maddesi gereğince boşandıkları, velayetin anneye verildiği, 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, kararın 05/12/2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....
Dava velayetin değiştirilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince Antalya Aile Mahkemelerinin yetkili olduğu belirlenerek dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. tarafların boşandıkları, müşterek çocuk velayetinin halihazırda annede olduğu görülmüştür. Dosya kapsamına göre, tarafların 19.02.2015 tarihinde kesinleşen ilam ile boşandıkları, 24.11.2012 doğumlu Yaman Güler isimli müşterek çocuğun velayetinin annede olduğu, bu haliyle dava tarihi itibariyle çocuğun ikametgahının Antalya olduğu yine davacının ikametgah adresinin dava dilekçesi, vekaletnamedeki adresi ve sistemde kayıtlı yerleşim yeri adresinin yine Uyap sisteminde yapılan kontrolde mernis adresinin Ümraniye/İstanbul olduğu bellidir. Dava “velayetin değiştirilmesi" isteğine ilişkin olup, çekişmesiz yargıya dahildir (HMK m. 382/2- b- 13- 15)....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;yerel mahkemece, velayetin değiştirilmesine karar verilmesinin hatalı olduğunu, dava tarihinden itibaren iştirak nafakasına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, her ne kadar dava tarihinden itibaren nafakaya hükmedilmiş ise de, küçüklerin davacı anennin yanında değil, davalı babanın yanında yaşadıklarını, takdir edilen nafaka miktarının da fazla olduğunu, bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olan yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konus velayetin değiştirilmesi ve nafaka davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
ile, “Yargılama sırasında ergin olan ortak çocuk Ayşenur hakkında açılan davanın konusuz kaldığı, diğer çocuklar yönünden ise velayetin babadan kaldırılması şartlarının oluşmadığı, toplanan delillerin velayetin değiştirilmesine yol açacağı” gerekçesiyle mahkemenin ikinci kararı da bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, “1999 doğumlu Ayşenur hakkında açılan davada karar verilmesine yer olmadığına, diğer çocuklar yönünden açılan davanın ise Yargıtay bozma ilamında toplanan delillerin velayetin değiştirilmesine yeterli olmadığının belirtildiği” gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı anne tarafından temyiz edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Tarafların Ermenek Aile Mahkemesinin 2014/442 Esas 2016/82 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, müşterek çocuk Fadime'nin velayetinin davalı anneye verildiği, annenin velayetin görevini ihmal ettiği hususunun ispatlanamadığı, idrak çağındaki müşterek çocuğun anne yanında kalmak istediğini beyan ettiği, tarafların başka şehirlerde yaşaması ve aralarında anlaşmazlık bulunması sebebiyle ortak velayetin çocuğun yararına olmadığı dikkate alınarak; açılan davanın reddine yönelik İlk Derece Mahkemesi kararı yerinde görülmekle davacının istinaf talebinin esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava velayetin değiştirilmesi, iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince 08.12.2020 tarihli ara karar ile davacının tedbiren velayet talebinin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Velayetin kaldırılması veya değiştirilmesine ilişkin davaların devamı sırasında verilen geçici tedbirlerin alınmasına veya tedbir isteklerinin reddine dair kararlar, aile hukukuna özgü önlemlerden olup; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. maddesi kapsamındaki bir tedbir niteliğinde olmadığından mahkemece verilen bu ara karara karşı ancak esas hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabileceğinin anlaşılmasına göre , davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından velayetin değiştirilmesi talebinin reddi, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle müşterek çocuğun velayetinin davalıdan alınarak kendisine verilmesini, bu talebi kabul edilmediği takdirde ise müşterek çocuklar ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini istemiştir....