gerekçesi ile; "-Davanın KABULÜ ile müşterek çocuklar SEYİDHAN ve YUSUF BARAN'ın velayetinin davalı babadan alınarak, davacı anneye verilmesine, -Müşterek çocuklar SEYİDHAN ve YUSUF BARAN ile davalı baba arasında şahsi ilişki tesisine, -Müşterek çocuklar SEYİDHAN ve YUSUF BARAN İçin ayrı ayrı aylık 750 'şer TL tedbir ve katılım nafakası takdirine, davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, -Davalının ortak velayet talebinin REDDİNE, Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; müşterek çocuklar lehine hükmolunan iştirak nafakası miktarı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek vekili hükmün; ortak velayet talebinin kabulü gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası istemine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulüne, ortak çocuk Muhammed Seyit'in velayetinin anneden alınıp babaya verilmesine, ortak çocuk için 600 TL iştirak nafakasının davalıdan alınıp velayeten davacı babaya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulünü istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti anneye bırakılan ortak çocuk Muhammed Seyit'in velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini ve iştirak nafakasına hükmedilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince; dava kabul edilmiş, karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Müşterek çocuk Muhammed Seyit 20/04/2005 doğumlu olup 20/04/2023 tarihi itibariyle reşit olmuştur....
Velayetin nihai amacı, henüz erginliğe ulaşmamış küçüğün, ileride bir yetişkin olarak gelecekteki hayata hazırlanmasını sağlamaktadır (Akyüz, Emine Çocuk Hukuku Çocuk Haklarının Korunması, 2012 s.220). 4721 sayılı Kanun'un velayet hakkına ilişkin 335 maddesinde, ergin olmayan çocuğun ana ve babasının velayeti altında olduğu, yasal sebep olmadıkça velayetin ana ve babadan alınamayacağı belirtilmek suretiyle evlilik ilişkisi süresince velayet hakkının ve bu kapsamdaki yetkilerin ortak kullanımına işaret edilmiş; 336. maddesinde evlilik devam ettiği sürece ana ve babanın velayeti birlikte kullanacağı, ortak hayata son verilmesi veya ayrılık hâlinde hâkimin velayeti eşlerden birine verebileceği, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde velayetin sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa ait olduğu hüküm altına alınmış, velayet hakkı ve içerdiği yetkilerin kullanımı noktasında da eşlerin eşitliği prensibi yansıtılmaya çalışılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Anne ve babanın deneyimsizliği , hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır bir biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir. (TMK.md.348) Toplanan delillerle ortaya çıkan durum yukarıda açıklanan şekilde nez şartlarının varlığına yeterli olmayıp velayetin değiştirilmesine yol açar (TMK.md.183,349)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davacının velayet davasının reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı ile ortak çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişkiye yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Taraflar 27.06.2010 tarihinde kesinleşen kararla anlaşmalı olarak (TMK m. 166/3) boşanmışlar, 26.11.2007 doğumlu ortak çocuk Oğuz'un velayeti anneye verilerek baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından; ortak çocuk Ayşegül'ün velayetinin değiştirilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayeti babaya verilen 17.10.2007 doğumlu ortak çocuk .... idrak çağındadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri iç hukuk tarafından yeterli idrake sahip olduğu kabul edilen çocuklara kendilerini ilgilendiren davalarda görüşlerini ifade etmeye olanak tanınmasını ve görüşlerine gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir. Çocuğun çıkarına açıkça ters düşmediği takdirde ifade edeceği görüşe önem verilmelidir....
HÜKÜM : Yukarıda gösterilen sebeplerle, 1- Davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince, ilk derece mahkeme kararının DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA, 1/1- İlk derece mahkemesince verilen velayetin değiştirilmesi buna bağlı harç,vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin hüküm fıkraları aleyhine, taraflarca istinaf yoluna başvurulmadığından bu hususlarda YENİDEN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 1/2- Davacının katılım nafakası davasının KISMEN KABULÜ ile;velayetin değiştirilmesi davasının kesinleşme tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocuklardan Arda ve Utku lehine ayrı ayrı aylık 600,00'er -TL,Efe için aylık 700,00- TL katılım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazla istemin reddine 1/3- Davacı tarafından yapılan yargılama gideri ve harca ilişkin kesinleşen velayetin değiştirilmesi davasında karar verildiğinden bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına,velayetin değiştirilmesi...
Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkının anne veya babaya verilmesinden sonra velayet kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayeti alan anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır. Velayetin değiştirilmesine ilişkin şartlar TMK’da açıkça düzenlenmiştir. TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece bozma ilamına uyularak davacı baba tarafından açılan velayetin değiştirilmesi davasının reddine karar verilmiştir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşullarının sağlanmış olmasıdır....
Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti kendisine bırakılan, bilahare davalının açtığı velayetin değiştirilmesi davası sonucu Karaman Aile Mahkemesinin 2016/1131 Esas 2017/1244 karar sayılı kararı ile velayeti annesine verilen ortak çocuk 04.09.2007 doğumlu Hilmi Tunahan'ın velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince; velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi talebinin reddi kararı verilmiş, hüküm davacı baba tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....