WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davalı-davacı tarafça terditli dava açılarak velayetin değiştirilmesi, olmadığı takdirde ortak velayet, buda mümkün olmadığı takdirde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesini usulen dava ve talep ettiği halde, ilk derece mahkemesince, sosyal hizmet uzmanı Özben Araman tarafından rapor düzenlenirken davalı-davacı taraf ile herhangi bir görüşme yapılmaması, davalı-davacı tarafla ilgili olarak gerekirse etraflı bir şekilde ve talimatla rapor alınmaması, ortak velayet, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeni şartlara uyarlanmasının gerekip gerekmediği konularında bilirkişi görüşüne başvurulmaması, davalı-davacının 10/02/2020 tarihli SİR raporuna yönelik itirazları konusunda olumlu-olumsuz herhangi bir karar verilmemesi, gerekçeli kararda davalı-davacının ortak velayet, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi ile ilgili olumlu-olumsuz herhangi bir gerekçeye yer verilmemesi, salt karşı davanın reddine karar verilmesi ile yetinilmesi yukarıda açıklanan...

Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkının anne veya babaya verilmesinden sonra velayet kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayeti alan anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır. Velayetin değiştirilmesine ilişkin şartlar TMK’da açıkça düzenlenmiştir. TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183....

Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Anne ve babanın, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir (TMK m.348). Toplanan deliller yukarıda açıklanan şekilde bir durumun varlığına yeterli olmayıp, velayetin değiştirilmesine yol açar (TMK m. 183, 349, 351/1)....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/04/2021 NUMARASI : 2020/415 E 2021/254 K DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın incelenmesinde; tarafların 03/10/2016 tarihinde evlendikleri, müşterek evlilik birliğinden 2019 d.lu Ali Demir'in dünyaya geldiği, Adana 9....

    Dava ve birleşen dava, velayetin değiştirilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince, davacı birleşen davalının davasının kabulü ile, müşterek çocuk Çınar'ın velayet hakkının davalı birleşen davacıdan alınarak davacı babası T4'ya verilmesine, davalı anne ile müşterek çocuk arasında şahsi ilişki tesisine, davalı birleşen davalının davasının reddine karar verilmiştir. "Velayet, kamu düzenine ilişkin olup bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunludur. Nitekim Hukuk Genel Kurulunun 23.5.2001 gün ve 2001/2- 430 E., 2001/432 K sayılı kararında da velayetin düzenlenmesinin kamu düzenine ilişkin olduğu, usuli kazanılmış hak ilkesinin istisnasını oluşturduğu benimsenerek aynı ilkeye vurgu yapılmıştır....

    Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir.(4721 sayılı TMK'nun 348 vd. m.leri) 4721 sayılı TMK'nun 348. m.sine göre, ana ve babanın çocuğa yeterli ilgi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri ile velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi velayetin değiştirilmesi nedenleridir. Kuşkusuz velayet kendisinde bulunan anne ve babanın çocuk ile ilgili yapacağı her türlü iş ve işlemde çocuğun üstün yararını koruması gerektiği tartışmasızdır. Çocuğun üstün yararı, çocuğu ilgilendiren her işte göz önüne alınması zorunlu olan ve belirli bir somut olayda çocuk için en iyisinin ne olduğunu belirlemede dikkate alınan bir ölçüt bir kılavuzdur. Çocuğun üstün yararı, çocuğun haklarını garanti altına alan bir işlev de üstlenmektedir (Yücel, Özge Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt 1 Sayı 2, Aralık 2013, s. 117- 137)....

    Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir( TMK 348 vd. md.). Davalının velayetin değiştirilmesi talebinin kabulüne yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; Somut olayda, ilk derece mahkemesince delillerin yeterince toplandığı, bunların değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, hukuki nitelendirmede hata yapılmadığı, aldırılan SİR raporları, yaşı küçük çocuğun yüksek yararı ve tüm dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde, velayetin değiştirilmesi için TMK 348. m.sinde aranılan yasal şartların oluştuğu, ilk derece mahkemesince yazılı şekilde velayetin değiştirilmesi davasının kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davalının bu yönden istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun m. 353/1- b-1 uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

    Aile Mahkemesinde görülen (2008/301 Esas-2008/1191 Karar) ve 24.02.2009 tarihinde kesinleşen karar ile 05.04.2006 doğumlu ortak çocuk Fazıl Can'ın velayetinin anneye verildiği, ortak çocuk lehine 150 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, annenin ortak çocuğun baba ile görüşmesini engellemeye çalıştığı, babanın icra ile ortak çocuğu görmeye çalıştığı, ancak annenin ortak çocuğu göstermemekte direndiği, ortak çocuğun okula devam etmediği, okul yerine arkadaşları ile dışarıda vakit geçirdiği, annenin çocuk üzerinde otorite sağlayamadığı, annenin de bir dönem başka adreste yaşadığı, her ne kadar uzman raporunda velayetinin annede kalmasının uygun olacağı belirtilmiş ve ortak çocuk da ilk derece mahkemesinde vermiş olduğu ifadesinde annesinin yanında yaşamaktan memnun olduğunu ifade etmiş ise de çocuğun üstün yararına öncelik verilmesi gerektiğinden ortak çocuğun psikolojik ve sosyolojik gelişimi ile eğitim hayatı, olumsuz çevresi ve yaşam tarzı da dikkate alındığında ilk derece mahkemesince velayetin...

    Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Buna göre, velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır. Velayet, kamu düzenine ilişkin olup, bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunludur. Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun bir çok kararında da belirtildiği üzere, boşanma ile düzenlenen velayetin değiştirilebilmesi için velayet kendisine verilen tarafın ya da velayete konu çocuğun durumunda boşanma hükmünden sonra esaslı değişikliklerin olması şart olup, ayrıca esaslı değişikliğin önemli ve sürekli olması da gerekmektedir....

    Velayetin değiştirilmesi talebine ilişkin olarak da velayet sahibi annenin müşterek çocuğa karşı bakım ve gözetim sorumluluğunu ihmal ettiği,velayet hak ve görevlerini kötüye kullandığı,çocuğun babayla görüşmesi hususunda engelleyici tavır sergilediği yönünde herhangi olumsuz bir veriye rastlanmaması karşısında velayet değişikliğini gerektirir şartların iş bu davada gerçekleşmediği sonucuna varılarak ilerleyen dönemde çocuğun yaşı ,sağlık ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ve velayet değişikliğinin gelecek yıllarda da her zaman istenebileceğinden ilk derece mahkemesinin çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişki düzenlemesi ve velayet değişikliği davasının reddine ,birleşen dava red ile sonuçlandığından kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacının istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

    UYAP Entegrasyonu