"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE)MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tedbir nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı lehine Ankara 9. Aile Mahkemesi'nin 2013/13 esas 27/05/2014 tarihli kararı ile aylık 1500 TL nafaka ödemesine karar verildiğini, bu nafakanın fahiş miktarda olduğu, kendisini mağdur edeceğini, boşanmaya davalının sebep olduğu ve bu nafakanın davalının zenginleşmesine yol açacağını ileri sürerek, davalıya ödemekte olduğu tedbir nafakasının kaldırılması veya miktarının düşürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Diğer taraftan nafaka belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Nafaka takdir edilirken tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır. Dosyanın incelenmesinden, müşterek çocuğun 2001 doğumlu olduğu, davacı annenin ev hanım, davalı babanın ise aylık gelirinin 1.885 TL olduğu ve yeniden evlendiği anlaşılmıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, çocuğun yaşına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ve en son nafaka takdirinin yapıldığı dava tarihinden bu güne değin aradan 4 yıllık bir sürenin de geçmiş olması, bu süre zarfında müşterek çocuğun da ihtiyaçlarının artmış bulunmasına göre, takdir edilen nafaka yeterli değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Diğer taraftan nafaka belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Nafaka takdir edilirken tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların 27.11.2001 tarihli karar ile boşandıkları; 03.03.2000 doğumlu müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, çocuk için 25,00 TL nafakaya hükmedildiği; son artırım davasının 19.11.2004 günü açıldığı ve bu dava ile 25,00 TL olan nafakanın 50,00 TL artırılmak suretiyle 75,00 TL'ye çıkarıldığı, eldeki artırım davasının ise bu davadan 7 yıl sonra 28.11.2011 günü açıldığı, davacı annenin ev hanımı olduğu; davalı babanın ise kendisine ait taksi ile taksicilik yaptığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi ve Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yoksulluk nafakasına ilişkin hükmün, nafaka alacaklısının yeniden evlenmesi sebebiyle yasa gereği kendiliğinden kalktığının (TMK. md. 176/3) tespiti niteliğinde bulunduğunun anlaşılmasına ve buna bağlı olarak davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmemesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediği gibi, diğer hususlara ilişkin temyiz itirazları da yersiz olup temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan...
Nafaka takdir edilirken tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların 01.05.2001 tarihli karar ile boşandıkları; 1995 doğumlu müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, daha sonra tarafların anlaşması ile 2005 yılında nafakanın 350,00 TL'ye çıkarıldığı, eldeki artırım davasının ise 7 yıl sonra 28.08.2012 günü açıldığı, davacı annenin çalışmadığı; davalı babanın ise üniversite öğretim görevlisi olduğu anlaşılmaktadır....
Velayet sahibinin; sağlayacağı eğitim ile çocuğu istenilen ölçüde dürüst, kötü alışkanlıklardan uzak, iyi ahlâk sahibi, çalışkan ve bilgili bir insan olarak yetiştirmek hak ve yükümlülüğü bulunmaktadır. Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğurabileceği onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır....
Aile Mahkemesinin 2017/839 esas, 2017/784 karar sayılı ilamına dayanılarak boşandıktan 20 ay sonra takip başlatıldığını, davalının müvekkilinin velayetin değiştirilmesi davasına karşılık takip başlattığını, talep edilen nafaka aylarında çocukların müvekkilinin yanında kaldığını, nafaka borçlusunun yanında kalan çocuklar için nafaka ödenemeyeceğini, davalının boşandıktan sonra bile müvekkilinin yanında çocuklarla kalmaya devam ettiğini, davalının gidecek bir yeri olmadığı için çocukların iyiliğini de düşünerek müvekkilinin bunu kabul ettiğini, davalının çocukların velayetini vermediği gibi müvekkilinin evinden de çıkmadığını ve çocuklarına bakmadığını, çocuklara babaannenin baktığını beyan ederek takibin iptalini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı erkek vekili hükmün; velayeti kendisine verilmeyen çocuklar ile anne arasında şahsi ilişkinin yatılı olmayacak şekilde düzenlenmesi ve müşterek çocuk Osman Toprak'ın velayetinin davacı babaya verilerek iştirak nafakasının kaldırılması gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın vekili, davanın reddi gerektiğini belirtmek suretiyle hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişki-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. İncelenmesine gerek duyulan tarafların boşanmalarına ilişkin İngiltere Mahkemesince verilmiş boşanma kararı ve tercümesi ile boşanma ve velayetin Türkiye’de tenfizine dair tenfiz dosyasının eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2008...