Mahkemece; davacı babanın velayeti annede bulunan ortak çocuk 09.09.2011 doğumlu ... ile kişisel ilişkisinin yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakasının azaltılması davasında, baba ile ortak çocuk arasında daha önce düzenlenen kişisel ilişkinin artırılmasına ve ortak çocuk yararına daha önce hükmedilen aylık 600,00 TL iştirak nafakasının "davalı annenin tarafların boşanmalarından sonra düzenli gelir getiren bir işe girdiği ve davacı baba ile denk miktarda gelir elde ettiği" gerekçesiyle aylık 400,00 TL ye indirilmesine ve belirlenen nafakaya her yıl ... oranında artırım yapılmasına karar verilmiş, davalı tarafından temyiz edilen hüküm Dairemizin 11.07.2017 gün ve E.2017/1111-K.2017/8755 sayılı ilamıyla "Tarafların anlaşmalı olarak boşandıkları, 12.07.2013 tarihinden davanın açıldığı 01.12,2015 tarihine kadar iştirak nafakasının azaltılmasını gerektirir koşulların oluşmadığı bu sebeple davacı baba tarafından açılan iştirak nafakasının azaltılması davasının reddi gerektiği" gerekçesiyle hüküm...
Mesafenin yakınlığı ve ulaşım kolaylığı nazara alındığında kişisel ilişki düzenlenirken "aynı şehir", "ayrı şehir" ayrımı yapılması gerekli bir unsur değildir. Bu bakımdan böyle bir ayrıma gidilmesi doğru olmadığı gibi, davacı ve davalının ayrı şehirlerde oturmaları halinde sene içinde kurulan (Temmuz ayının 1. günü saat 09.00'dan son günü saat 17.00'e kadar ve dini bayramların 2. günleri saat 09.00'dan saat 17.00'e kadar) kişisel ilişki tesisi de, annelik duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi çocukların zihinsel, bedensel ve ruhsal gelişimleri içinde yeterli bir süre değildir. O halde "aynı şehir", "ayrı şehir" ayrımına gidilmeksizin davacının talebi ile bağlı kalınarak davacı ile velayeti davalıda bulunan çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde yeniden düzenlenmesi gerekirken yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
Aile Mahkemesinin 2020/194 E. ve 2021/296 K. sayılı dosyası üzerinden kişisel ilişkinin düzenlenmesi davası açıldığını, açılan bu davada, boşanma ilamındaki kişisel ilişkinin kaldırıldığını ve yeniden kişisel ilişki kurularak; kurulan yeni kişisel ilişkinin devamına karar verildiğini, davalının İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğü'nün 2021/19419 Esas sayılı dosyası üzerinden kaldırılan karara dayalı olarak takip başlattığını ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesinin talep edildiği ilk derece mahkemesi tarafından şikayetin reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nun 367/2 maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez. Çocuk teslimine ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin ilamlar kesinleşmedikçe icra edilemez. (Baki Kuru-İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2013, 2.baskı, sayfa 923- 924)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Çocuk ile Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı erkek tarafından velayet davasının reddi yönünden, davalı kadın tarafından ise kişisel ilişkinin süresi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının temyiz dilekçesinin, temyiz defterine kaydı ve harcı bulunmadığından temyizin incelenmesine yer olmadığına, 2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının terditli açtığı davasında velayetin değiştirilmesine yönelik ilk talebi reddedilmiş ise de; ikinci nitelikteki kişisel ilişkiye yönelik talebi kabul edildiğine göre davacının davası sonuç itibariyle kabul edilmekle...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından, velayet talebinin reddi, kişisel ilişki süresinin kısaltılan bölümleri, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden, davalı anne tarafından ise, kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, velayeti annede bulunan ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilerek, “aynı şehirde oturmaları hali" ve “farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 176.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 27.02.2019 (Prş.)...
Mahkemece müşterek çocuk ile davalı babası arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiş, kişisel ilişki kurulurken çocuğun 14 yaşını doldurmadan öncesi ve sonrası ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı, eğitim ve sağlık durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ileriki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden müşterek çocuk ile davalı baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişki Kaldırılması-Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı anne tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacının velayetin değiştirilmesi davasının reddi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı-davalı babanın davasının kabulü ile çocukla baba arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine, davalı-davacı annenin çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması talepli davasının reddine karar verilmiştir. Karar davalı-davacı anne tarafından istinaf edilmekle İlk Derece Mahkemesince ek karar ile süresinde olmayan istinaf dilekçesinin reddine hükmedilmiştir. Ek kararın davalı-davacı anne vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;tarafların boşandığını, kararın kesinleştiğini, boşanma ilamı ile ortak çocuğun velâyetinin davalıya verildiğini,davacı açısından çocuk ile kişisel ilişki kurulması kararı verildiğini, davalının davacının çocukla kişisel ilişki kurmasını kaldırmak için mahkemeye başvurduğunu, İstanbul Anadolu 13. Aile Mahkemesinin ilamı ile çocukla kişisel ilişki kurma hakkının kaldırıldığını, kişisel ilişkinin yeniden düzenlendiğini, düzenlenen yeni kişisel ilişki davacının çalışma saatleri nedeni ile gerçekleşemediğini belirterek yeniden çocuk ile baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....